Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması sonrasında başlayan protesto gösterilerinin Sözcü TV ekranlarında canlı yayınlanmasını gerekçe göstererek 27 Mart’ta kanala 10 günlük yayın durdurma cezası verdi. Karar bu hafta Sözcü TV’ye tebliğ edildi. RTÜK, cezanın 1 Haziran Pazar günü itibarıyla uygulanmasını talep etti.
Sözcü TV, mahkemeden yürütmeyi durdurma kararı çıkmaması hâlinde 1 Haziran’dan itibaren 10 gün boyunca yayın yapamayacak. Bu süre içinde kanalda yalnızca siyah zemin üzerine RTÜK’ün karar metni yer alacak.
RTÜK’ün verdiği bu ceza, lisans iptalinden önceki en ağır yaptırım olarak değerlendiriliyor. Aynı maddeden bir kez daha ceza alınması hâlinde kanalın yayın lisansının iptal edilmesi gündeme gelecek.
DW Türkçe’ye konuşan RTÜK üyesi İlhan Taşçı, kararın yalnızca Sözcü TV’nin ekranını değil, halkın haber alma hakkını hedef aldığını söylüyor. “Bu karar, görüntüde belki Sözcü TV’nin ekranını karartıyor gibi olabilir ama aslında halkın haber alma hakkının üzerine bir karartma” diyen Taşçı, 10 günlük yayının durdurulmasının sadece bir program durdurma değil, “tam anlamıyla bir ekran karartması” olduğunu vurguluyor.
Taşçı, cezanın basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü ve halkın bilgiye erişim hakkı dahil olmak üzere Anayasa’da güvence altına alınan tüm özgürlüklerin üzerine “kara bir bulut gibi çöktüğünü” ifade ediyor. Kararın, Türkiye’de son dönemde artan baskı ortamının bir yansıması olduğunu belirten Taşçı, “Bu karar Türkiye demokrasisi üzerinde bir kara leke olarak düşmüştür” diyor.
DW Türkçe’ye konuşan Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi ve bianet medya özgürlüğü raportörü Erol Önderoğlu da cezanın toplumsal kutuplaşmayı körükleyen bir siyasi iklimin ürünü olduğunu söylüyor.
“Ulusal eleştirel bir televizyon kanalının 10 gün süreyle susturulması, toplumsal ve medya kutuplaşmasından medet umanların eseridir” diyen Önderoğlu, bu düzeyde ağır bir cezayı hayata geçirenlerin, gerektiğinde “medyada çok sesliliğe kıymaktan da geri durmadığını” ifade ediyor.
RTÜK, Ekrem İmamoğlu protestolarına ilişkin yayınlar nedeniyle 27 Mart tarihinde Sözcü TV ile birlikte dört televizyon kanalına toplam yedi ceza verdi. Halk TV ve TELE 1’e idari para ve beşer program durdurma cezası uygulanırken, Now TV’ye idari para cezası kesildi.
Sözcü TV’ye ise İstanbul, Ankara ve İzmir’den yapılan canlı yayınlarda yapılan yorumların “halkı kin ve düşmanlığa teşvik ettiği” gerekçesiyle 10 gün yayın durdurma cezası verildi.
DW Türkçe’ye konuşan Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Sekreteri Banu Tuna, verilen kararı “boğma, susturma ve yok etme operasyonu” olarak nitelendiriyor. Tuna, “10 gün ekran karartma ancak ve sadece dikta rejimlerinde görülür” diyor.
***
Medya Günlüğü sosyal medya hesapları: