Son ortaya çıkan Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK) skandalının ardından temel spor hukuku kurallarını tekrarlamakta fayda var.
1-Genel hukuk kuralı olan suçların şahsiliği spor hukukunda işlemez, taraftarların davranışlarından kulüp sorumludur. Taraftarın kötü tezahüratından nasıl kulüp sorumlu ise -haberi olmasa bile- PFDK’deki taraftarlarının işlediği şike suçundan kulüpleri sorumludur.
2-Spor hukukunda delillerin kanuni yoldan elde edilmesi gerekmez, kamuoyuna yansıyan konuşma ve mesajların gerçek olması yeterlidir. Ki yalanlama gelmemiştir.
3-Spor hukukunda ispat mecburiyeti yoktur. Suçun oluştuğuna dair “kanaat” yeterlidir.
Ayrıca 6222 açısından ispat edilebilir bir suç varsa ilgililer ceza mahkemelerinde de yargılanır.
PFDK grubuna atılan mesajlardan PFDK üyelerinin taraflı olduğu ve maç sonuçlarını etkilemek için yetkilerini kötüye kullandıkları kanaati herkeste oluşmuştur.
2024-2025 kupası Fenerbahçe’ye verilmeli, şike suçu işleyen kulüp hakkında “şike soruşturması” açılmalı ve ilgili kulüp küme düşürülmelidir.
Eğer TFF bu adımları atmazsa Fenerbahçe yönetimi ve taraftarları konuyu UEFA’ya taşımalıdır.
CAS davasındaki şike cezası onaylanan dosyaların büyük çoğunluğunda deliller telefon konuşması ve mesajlardır.
Çoğu konuşma da PFDK’nin deşifre olan konuşmalarından daha masumdur, gereği yapılmalı, leke temizlenmelidir.
***
Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:
