Galatasaray geçen hafta kazandığı Kasımpaşa maçından sonra seriye devam ederek rakipleriyle puan farkını iyice açmış durumda kafası rahat bir şekilde Konya’ya gidiyordu. Takımın tek hedefi ise seriye devam etmekti.
Konyaspor’un çalkantılı performansı beni maç konusunda düşündürüyordu. Zor bir maç olacağını tahmin edebiliyordum. Maç başlamadan önce her iki takımın kadrosuna baktığımda iki farklı oyun şablonu görmek mümkündü.
İlk çeyrekte Konyaspor’un oyunu soğutma çabalarını doğru karşılıyorum. Yeşil-Beyazlılar Berkan-Oliviera ikilisini çok iyi kilitledi diyebilirim. Tutuk bir oyun izledik. Galatasaray’ın bu sezon en çok fark yarattığı yer bek performansıydı. Konyaspor kenarları iyi kapattı ve ikinci bölgede çok adamla bekleyince, Galatasaray çaresiz kaldı diyebiliriz.
Geçiş oyununda derinliği sağlayamayan Sarı-Kırmızılılar, set oyununa döndüğü zamanlarda birkaç tehlike yarattı ve üçüncü bölge organizasyonlarında fark yarattı. Konyaspor ise uzun topla çıkmaya çalışarak etkili olmaya çalışsa da, Buruk’un öğrencileri rakibi birinci bölgede ön tarafta karşılayınca üretken bir takım göremedik.
Yarı bitmeden gelen gol, hazırlanış açısından kusursuzdu. Takımda hakkı pek fazla verilmeyen isimlerden olan Milot Rashica, bambaşka bir seviyede oynuyor. Her şeyden öte, verdiği savunma katkısı muazzam. Uzun yıllar sonra “box to box” oynayan bir kanat performansı izliyoruz. İlk yarıda es geçilen bir penaltı ve kırmızı kart pozisyonu var. Ahmet Oğuz’un müdahalesi çok net. Galatasaray devre arasına skor ve adam üstünlüğü ile girse, başka bir senaryo yazabilirdik.
İkinci yarı için oyunun büyük bir bölümünün aynı şekilde gideceğini tahmin etmek zor değildi. Okan Hocanın yerinde olsam, yapacağım ilk değişiklik Zaniolo-İcardi olurdu. Arjantinli yıldız, birçok pozisyonda bekleneni veremedi. Rashica-Kerem ile beraber, en uçta Zaniolo ile oyunun iki yönünü de kontrol ederdim.
Galatasaray maçı Rashica’nın oyundan çıkışıyla verdi diye düşünüyorum. Gelen değişikliklerle çok savruk bir takım izlediğimizi düşünüyorum. Mertens’in eksikliği ise açık bir şekilde belli oluyor. Bir orkestra şefi gibi takımı yönlendiren yıldız oyuncunun dönüşü, Sarı-Kırmızılılar’ın hücum gücünü baştan yaratacaktır.
Galatasaray, beş aylık bir zaman diliminin sonunda kaybetmeyi hak ettiği bir maç oynadı. Kaybedilen herhangi bir şey olduğunu düşünmüyorum. Galatasaray’ın üzerinden 14 maçlık yükün kalkmış olması yeni bir galibiyet serisinin habercisi olacaktır.
Peki sizce Galatasaray ligde neler yapacak?