Yazı yazmak içimden gelmiyor çünkü doğrunun, yeterliliğin, ilkeli ve dürüstlüğün değerli olmadığı, yalan ve kayırmacılığın, kalemini menfaat için oynatmanın başarı sayıldığı bir medya ve onlara layık her türlü iltimasın ve saha dışı faktörün etkili olduğu bir lig var.
Toplum öyle kötü bir durumda ki ne manipülasyon sonucu elde edilmiş başarılar ne de yalancı ve çıkarcı olduğu bilinen medya insanları rahatsız ediyor.
Tek rahatsız olan Fenerbahçe, o da 9 köyden kovuluyor ama ben bu utancı bize yaşatmadığı için bir Fenerbahçeli olarak takımımla gurur duyuyorum.
Artık yapı, medya vs. anlatmaya gerek yok, bunlar namussuz olmayı benimsemiş. Bunlar için en büyük ceza bizim onların yoluna girmeden duruşumuzu korumamız.
Çünkü bizim ahlaklı olmamız onların ahlaksızlığını gösteren tek örnek.
Bir de bu Fenerbahçeli olmak “ben öyleyim” demekle olmuyor, amiyane tabirle orası burası oynayan Fenerbahçeli olamıyor.
Var öyleleri para için takım değiştiren, para için veya bol para kaldıracağı pozisyon için yalanı ve Fenerbahçe’ye sallamayı ilke edinen, işine gelince Fenerbahçe’yi kullanan, çanak yalayarak ceplerini doldurmaya çalışan tipler.
Fenerbahçeli olmak size mi kaldı?
Bir de son söz hırsıza…
Hırsıza hırsız dediğinizde utanacağını sanıyorsanız yanılıyorsunuz, o yüzden QTM’ye kötü olduklarını anlatmaya gerek yok.
Eleştirmek için bile olsa adlarını anmayın çünkü onlar etkileşim için onurlarını satıyor. Bu pis ticaretin parçası olmayın.
Ortam pis, futbol kirli, medya satılık, tek saygın olan Fenerbahçe’nin tadını çıkarın.
***
Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:
