Pazartesi, 19 May 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Günlük

‘Önüme bir çanta para koydular’

Metin Gülbay
Son güncelleme: 15 Mayıs 2024 00:55
Metin Gülbay
Paylaş
Paylaş

Sözcü TV’de İpek Özbey’in öldürülen Ülkü Ocakları eski başkanlarından Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş ile yaptığı söyleşiden minik bir bölümü dikkatlerinize sunmak için yazıya geçirdim.

Ayşe Ateş’in MHP ve Ülkü Ocakları ile ilgili söylediklerinin aslında kamuoyunun en azından bir bölümü tarafından bilindiğini ancak Ülkü Ocakları içinden bir kişinin bunları söylemesinin yani doğrulamasının çok önemli olduğunu düşünüyorum. İçinden biri derken Ayşe Hanım’ın da ocakta asenalar yapılanması içinde olduğunu söylediğini ekleyeyim. Yorumlama işini size bırakıyorum.

-Sinan Ateş MHP’de FETÖ Komisyonunun başında mıydı 15 Temmuz’dan sonra?

-Sinan FETÖ Komisyonunun başında değildi, FETÖ Komisyonunun başında o zaman Sinan’ın danışmanlığını yaptığı İsmet Büyükataman’a bu görev verilmişti, Sinan da danışmanı olduğu için bütün işleri Sinan yapıyordu. İsimler geliyordu, yaklaşık on bin kişilik isim listesi neredeyse, totalde söylüyorum yani, bunlar ülkücü olduğunu söyleyen, bizim Fetö ile irtibatımız yok, bizim bir suçumuz yok diye gelen insanların bilgilerini, belgelerini topluyordu. Arıyordu birilerini, bulundukları yerlerde, onlardan referanslar alıyordu, tabii kesin olmadığına kanaat getirdiklerini de, yalnız şöyle bir şey var, Sinan bunu cezaevinden çıkardı, bu Fetöcü bu Fetöcü değil diye bir şey yapmıyordu, sadece bir liste hazırlıyordu genel kanaata göre, o listeyi de darbe komisyonuna götürüyordu, o zaman da onun başında Abdülhamit Gül vardı, kendisine iletiyordu. Onlar da kendi araştırmalarına göre son kararı onlar verip Fetöcü veya değil, işte artık cezaevindeyse çıkacak ya da göreve iade edilecek, son kararı da onlar veriyordu.

Burada önemli bir şeyin altını çizmek istiyorum. Sinan bu darbe komisyonunda çalışırken, orada bu işlere bakarken danışmanı olduğu İsmet Büyükataman’dan defalarca resmi bir belge istedi. Yani bu işi yaptığına dair, görevlendirme belgesi diye ifade edebiliriz bunu, İsmet Büyükataman nedendir bilmiyorum, Sinan’a bu belgeyi vermedi. Sinan ile de arasında abi kardeş de değil, baba oğul, evladım derdi Sinan’a çünkü böyle hitap ederdi, ilişkisi olduğu için, Sinan da çok üstelemedi, en sonunda vazgeçti. Vardır bir bildiği dedi, hani bu ilişkiler de böyle oluyor genelde, çok önemsemedi, çok güvendiği için. Sonra güvendiğimiz dağlara çok karlar yağdı maalesef. Bunu bahane ediyorlar. Sinan hiç kimseye bu Fetöcü bu değil diye karar vermedi, o makamda değildi zaten.

-Sinan Ateş niçin öldürüldü?

-Sinan çok yüksek bir IQ’ya sahip, zaten bu zekasını da yanına oturduğunuz zaman bir beş dakika içerisinde anlardınız, çok kültürlüydü, cana yakındı, sempatikti, bence çok yakışıklıydı, karizmatikti, kitleleri arkasında sürükleyebiliyordu, insanları birbirinden ayırmıyordu, hem sosyal hem siyasi çevresi çok genişti, neredeyse herkese hitap ediyordu, bu millete hizmet aşkıyla doluydu. Çalışmayı çok severdi. Çok az uyurdu, çok okurdu, bu birilerine fazla geldi. Bu sorunun cevabını bir hatıramla açıklayacağım size.

Bir gün eve geldi, dedi ki “Ayşe bugün birileri geldi yanıma, önüme bir çanta para koydular, dediler ki Sinan al bu parayı, devamı da var, siyaseti bırak. Bu işleri bırak, hayatına bak, keyfine bak, yoluna bak, eğlencene bak, nasıl istiyorsan öyle yaşa.Ama bu işleri bırak kardeşim, çekil kenara, zevkinde, keyfinde yaşa, dünyanın neresinde istiyorsan, hayatının sonuna kadar para sıkıntısı çekmeyeceğin sana garanti ediyoruz, tek bir şartımız var bu işleri bırak.”

-Bu işleri dediği hangi işler? Ülkü Ocaklarını mı bırak dediler?

-Hayır bırakmıştı o zaman. Siyasete girme diyorlar. Okuluna git gel, hocalığını yap, keyfine bak, hayatını yaşa, istediğin gibi bir hayat yaşa, biz seni finanse edeceğiz hiç bunu düşünme ama siyasetle uğraşma.

-Kim diyor bunları Ayşe Hanım?

-Kim olduğunu söylemedi bana.

-İş insanı mı, siyasetçi mi, kim bu kişi?

-İnanın bilmiyorum, bana söylemedi, bilsem söylerdim. Ben de ona dedim ki, “paraları da onların olsun, siyasetleri de onların olsun, istersen bu ülkeden de gidelim, istersen gidelim dağın başına, köyde de yaşarız hiç sorun değil, yeter ki sen yanımda ol, birlikte olalım, huzurlu yaşayalım, tek istediğim budur, başka bir şey değil. Bırak bu işleri, onların olsun her şey”.

-Sinan Ateş için birçok şey söylediniz ama Sinan Ateş dünyadaki tek akıllı, tek zeki, kitleleri de peşinden koşturacak tek kişi olmadığına göre orada başka bir şey var, yani bir koltuğa oturacaktı, bir koltuğa gidecekti de oradan mı ayrılmasını istediler?

-Daha açık ifade etmemi istiyorsanız, Sinan’ın evet gönlünde yatan aslan siyaset yapmaktı. Bu ileride bir milletvekilliği olur, bir bakanlık olur, belki başbakanlık olur artık zaman, şartlar neyi getirirse. Bu ülkeyi yönetmek istiyordu ileride. Bu millete faydalı olmak istiyordu.

Herkese keyifli günler diliyorum.

EtiketlendiSeçilen
Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanMetin Gülbay
Takip et:
İlk haberi 1982'de staj yaptığı Nokta İnsanlar dergisinde yayınlandı. Özgür Gündem, Evrensel, Radikal gazeteleriyle, CNN Türk ve Skytürk televizyonlarının kuruluş ekibinde yer aldı. Kırk yılda birçok yayında çalıştı. Gazeteci meslektaşlarıyla birlikte hazırladıkları üç kitap çalışması bulunuyor, dördüncüyü kendi başına yaptı. 2003 sonu ile 2012 başı arasında Dünya Yayın Grubu'nda Ajans Dünya'nın genel yönetmenliğini yürüttü. 2014'te meslektaşı Adnan Genç ile ortakhaber.com haber sitesinin yayınına başladı. 2,5 yıl süren yayını açılan davalar nedeniyle bitirmek zorunda kaldılar. Çeşitli internet sitelerine tarih ve bilim yazıları yazarak emeklilik hayatını sürdürüyor.
Önceki Makale İlk dış gezi Çin’e
Sonraki Makale ‘Şahıslara bağlı değiliz’

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

EditörGünlük

Gazeteci Birgül Taşdemir hayatını kaybetti

Medya Günlüğü
19 Mayıs 2025
GünlükManşet

Bugünkü köşe yazıları

Medya Günlüğü
19 Mayıs 2025
GünlükManşet

Atatürk’ün Cumhuriyet sözleri

Medya Günlüğü
19 Mayıs 2025
EditörGünlük

Dünyayı gezen vapur

Medya Günlüğü
19 Mayıs 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?