İran geçmişten günümüze güçlü devlet statüsüne sahip olan devletlerden biridir
Şii teokrasisinin uygulandığı tek devlet olarak Orta Doğu’da farklı perspektifle bakılır. Hızlı bir değişim yaşayan İran, hem geleneksel yapısını korumuş hem de kendini geliştirmek ve dönüştürmek için birçok devleti karşısına almış ve ağırlığını korumuştur. Avrupa’da, Amerika’da ve dünyanın birçok yerinde yönetim sistemi olarak kullanılan demokrasinin İran’da olmamasıyla ve Avrupa standartlarına uymayan yönetim sistemi ile İran kendine has bir yapıya sahiptir.
İran’ın jeopolitik önemi rezerv yataklarına ve yeraltı kaynaklarına sahip olmasından kaynaklanır. Orta Doğu’nun Batılı devletler için önemi ve hegemonyaya sahip olma arzusu da bu nedendendir. İran’ın Orta Doğu’da, Hazar Havzası’nda ve Avrasya’da bulunması rezervler ve petrol açısından bir altın tepsi olarak görülür. Özellikle Avrupa ve Amerika’nın kıt kaynakları onları Orta Doğu’ya yönlendirir.
Enerjinin dünya için önemi sayılı sayıda ve kıt kaynaklara sahip olmasından gelir. Günümüzde kaynakların kullanımının değişmesi ile enerji üretim yollarına olan bakış açısı değişmiş güneş, rüzgar ve nükleer enerjinin önemi artmıştır. Güneş ve rüzgar yoluyla elde edilen enerji gelişmiş devletler tarafından kullanılmaktadır. Fakat bu petrolün ve yeraltı kaynaklarının artık kullanılmadığı veya önemsiz olduğu anlamına gelmez.
Devletler kıt kaynaklar sebebiyle yeni enerji stratejileri ve programları bulma yoluna gitmiştir. Enerjide dışa bağımlı olmak sadece ülkenin ekonomisini etkilemez aynı zamanda ülkenin güvenliğini ve siyasi olarak bağımsız olma tanımını da değiştirir. Dışa bağımlı enerji kullanımında devletin dış politika olarak uyguladığı programlar, politikalar hatta yapacağı antlaşmalar bile bağımsız kategorisinden çıkmasına sebebiyet verir. Değişen ve gelişen enerji yöntemleriyle nükleer enerji İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra önemini kanıtlayarak devam etmiştir.
İran’ın diğer OPEC ülkelerinin aksine nükleer enerji programına verdiği değer sadece ekonomik değil, diğer dominant ve liberal ülkelere karşı açtığı rekabetin bir göstergesidir. Bu analizde İran ve Batı ülkelerinin ilişkisini, nükleer programının tarihini, ne gibi farklı sonuçlara yol açabileceğini ve İran’ın Nükleer Programı’nın nasıl içsel nedenleri olduğunu değerlendireceğiz.
Değerlendirmenin ana konusu ise İran’ın Nükleer Programı sayesinde oluşan uluslararası tepkiler ve dış ilişkiler hakkındaki analizler olacak. Nükleer enerjinin önemini geçmişte atılmış bombalar ve gelecekteki enerji için önemine tarihsel boyutla neden sonuç ilişkileriyle değerlendireceğiz.
(Neriman Naz Taşkıran, tasam.org)
Makalenin devamını okumak için tıklayın
Görsel: setav.org