Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Kadın Gazeteciler Komisyonu, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle kadın gazetecilerin mesleki çalışma şartlarını ortaya koymak ve karşılaştıkları zorluklara mercek tutmak amacıyla bir anket gerçekleştirdi.
Anket sonuçlarına göre kadın gazetecilerin yüzde 75’i “kazandığı ücretin yetersiz olduğunu”, yüzde 56’sı kazandıkları ücretin asgari yaşam şartlarını karşılamaya yetmediğini söyledi. Kadınların yarıya yakını meslekte taciz ya da mobbinge maruz kaldıklarını, yüzde 50’si stres veya depresyonla seyreden meslek hastalıklarına yakalandıklarını, erkeklerden daha az ücret aldıklarını ifade etti.
Anket sonuçlarına göre her alanda olduğu gibi medyada da var olma mücadelesi veren kadınların mevcut şartlarının giderek ağırlaştığı belirlendi. Aktif çalışan 100 kadın gazetecinin katıldığı ankette kadınlara meslekte yaşadıkları sorunlar, işyerlerinde karşılaştıkları engeller, ekonomik durumları, geleceğe yönelik kaygıları, kariyer, ücret, mobing, cinsel taciz ve medyadaki cinsiyetçi dil konusunda sorular yöneltildi.
Kadın gazetecilerin en az bir lisans diploması ve üstü derecelere sahip olmasına rağmen, ekonomik anlamda son derece adaletsiz ve zor koşullarda çalıştığı görüldü. Çoğunluğu 20 yıllık mesleki deneyime sahip, eğitimli kadın gazetecilerin önemli bir bölümünün asgari ücretle geçinmek zorunda olduğu ortaya çıktı.
Çalışmaya yüzde 17’si 25-35, yüzde 18’i 36-45, yüzde 35’i 46-54, yüzde 29’u ise 55 yaş ve üstü yaş aralığında olan kadınlar katıldı. Katılımcıların yüzde 63’ü bir basın kuruluşunda tam zamanlı olarak çalışırken, yüzde 9’u emekli, yüzde 8’i ise serbest gazeteci unvanı ile mesleki kariyerine devam ediyor. Kadın gazetecilerin yüzde 75’i İstanbul’da, yüzde 10’u Ankara’da, kalan bölümü ise Anadolu’nun çeşitli şehirlerinde görev yapıyor. Kadın gazetecilerin çalıştığı medya kuruluşları incelendiğinde yazılı basının halen öncü mecralar arasında başta geldiği görüldü. Yüzde 50’si yazılı basında, yüzde 21’i dijital alanda gazetecilik yaparken, görüntülü medya organlarında görev yapan kadın gazetecilerin oranı ise yüzde 29.
Kadın gazetecilerin yüzde 75’i “kazandığı ücretin yetersiz olduğunu” dile getirdi. Yüzde 56’sı kazandıkları ücretin asgari yaşam şartlarını karşılamaya yetmediğini söyledi. Kadın gazetecilerin yüzde 20’si asgari ücret civarında ya da asgari ücretin altında maaş aldığını belirtti. Yüzde 32’si 30 bin TL ve üzeri gelir elde ederken, 20-30 bin TL arası kazanan gazetecilerin oranı yüzde 35’te kaldı. Bu fark mesleki kıdem ve eğitim düzeyi ortalamalarıyla çelişirken, kadın gazetecilerin kıdemleri ne kadar artarsa artsın kazançlarının en fazla asgari ücretin yarısı ya da iki katı oranlar arasında kaldığını ortaya çıkarıyor. Gazetecilerin yüzde 77’si mesai ücretlerinin ödenmediğini ifade etti. Kadın gazetecilerin yüzde 61’i erkeklere oranla daha az ücret aldığını söyledi.
Kadın gazetecilerin yüzde 87’si, mesleğin geleceği ile ilgili ciddi kaygılara sahip. Tüm bu olumsuz şartlara rağmen “Gazetecilik mesleğini icra etmekten memnun olduğunu” belirten kadınların oranı yüksek. Katılımcıların yüzde 72’si gazeteci olmaktan mutlu. Gazetecilik mesleğinin çok değerli olduğunu söyleyen kadınların yüzde 78’i “kadın gazeteci olmak” zor diyor. Kadınlar aynı zamanda mesleki dayanışmanın olmamasından da şikayetçi. “Dayanışma yetersiz” diyenlerin oranı yüzde 62 olarak belirlendi.
Snkete katılan kadın gazetecilerin yarısı sözlü ve fiziki tacize uğradıklarını açıkladı. Kadın gazetecilerin, meslek hayatlarında karşılaştığı en büyük sorunlar arasında cinsiyet ayrımcılığı ve mobbing geliyor. Kadın gazetecilerin tamamına yakını erkek bir gazeteciye göre kadınların, meslekte tutunabilmek için daha fazla çaba sarf ettiği fikrinde birleşiyor. Ankette mevcut yasaların kadınları yeteri kadar korumadığını net bir şekilde ifade edilmesi de dikkat çekici. (yüzde 93)
“Cam tavan”lar nedeniyle, kadın gazetecilerin yüzde 62’si yükselme ve kariyer basamaklarında ilerleme açısından erkeklerle aynı haklara sahip olmadıklarını belirtiyor. Kadın gazetecilerin çok büyük bölümü (yüzde 70) erkekler tarafından “gazeteci” değil, “kadın gazeteci” olarak algılandıklarını ve dışlandıklarını ifade ediyor.
Erkek meslektaşlarının kadınlara yönelik cinsiyetçi bir tutum içerisinde olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 35, işyerlerinde “kadın-erkek ayrımcılığı yapılıyor” diyenlerin oranı da yüzde 51 çıktı. Medya sektöründe “erkeklerin daha çok istihdam edildiğini” düşünen kadın gazeteci oranı yüzde 80. Yüzde 70’i de erkeklerle rekabete aynı şartlar altında başlamadığını düşünüyor. Kadınlar dış görünüşleri nedeniyle de ayrımcılığa uğradıklarını düşünüyor. Kadınların yüzde 93’ü mesleğe girişte fiziki görünümlerine göre karar verildiğini söyledi.
Anket sonuçlarında evlilik, çocuk gibi nedenlerden dolayı mesleği bırakan kadın gazetecilerin varlığına da dikkat çekiliyor. (Yüzde 83) Kadınların çok büyük bir bölümü “anne olmanın mesleki kariyerlerinde olumsuzluk yarattığını” vurguluyor. Çocuk sahibi kadınların yüzde 82’nin de çocuklarını bırakabileceği bir kreş imkânı bulunmuyor. Kadınlar işyerlerinde regl gibi temel ihtiyaç konularında bile görmezden gelindiklerinden şikâyetçi. Bu şartlara rağmen sadece yüzde 10’u “işyerlerinde tedirginlik hissettiğini” belirtti.
Haftalık çalışma saatleri göz önüne alındığında kadın gazetecilerin yoğun mesaisi dikkat çekici oranlarda. Yarıya yakını (yüzde 46) haftada en az 40-50 saat arasında çalıştığını söylerken, 50 saat ve üzerinde çalıştığını söyleyen kadınların oranı yüzde 22. İş yerinde 20-40 saat arasında mesaiye kaldığını söyleyen kadınların oranı ise sadece yüzde 21. Meslek hastalığı yaşayan kadın gazetecilerin oranı rekor düzeyde gerçekleşti. Kadınların yarıya yakını (yüzde 42’si) stres, depresyon, mobbing yaşadıklarını, hatta altta yatan bu nedenler yüzünden ciddi hastalıklara yakalandıklarını belirtti.
TGC Yönetim Kurulu’nun kararıyla 2013-2016 döneminde oluşturulan Kadın Gazeteciler Komisyonu, kadın gazetecilerin yaşadığı sorunları ortaya koymak ve medyada kullanılan eril dilin değişimine katkıda bulunmak için kuruldu. Komisyon ilk olarak Kadın ve Medya /Toplumsal Cinsiyet Eşitlikçi Haber Kılavuzu’nu hazırladı. Hazırlanan kılavuz 2 bin adet bastırılarak medya kuruluşlarına ve TGC üyelerine ulaştırıldı. Kadın Gazeteciler Komisyonu, Dünya Kadınlar Günü’nde her yıl TGC üyeleriyle toplantılar yaptı, Kadınlar Günü yürüyüşlerine katıldı. Medya kuruluşlarında ve İletişim Fakültelerinde gazeteci adaylarına yönelik medyada cinsiyet eşitlikçi dil eğitimleri verdi.
Kadın Gazetecilerin sorunlarını ortaya koyan anket çalışması yaptı. Kadın Gazeteciler Komisyonu’nun hazırladığı “Kadın ve Medya-Toplumsal Cinsiyet Eşitlikçi Haber Kılavuzu”na www.tgc.org.tr adresinden ulaşılabiliyor.
(TGC)