Perşembe, 12 Haz 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
MG Özel

Millî marşlar ve ilginç bilgiler

Medya Günlüğü
Son güncelleme: 7 Temmuz 2024 00:01
Medya Günlüğü
Paylaş
Paylaş

Almanya’da devam eden Avrupa Şampiyonası’nda tribünleri dolduran taraftarların ülkelerinin ulusal (millî) marşlarını nasıl büyük bir çoşku ve gururla söylediği ekranlara yansıyor.

Büyük küçük, güçlü güçsüz fark etmiyor, her ülke için ulusal marşlar kutsal, özel anlam taşıyan, manevi değeri çok yüksek marşlar.

İstiklâl Marşı’nın güftesi Mehmet Âkif Ersoy tarafından kaleme alındı. Şiir, 12 Mart 1921’de Meclis tarafından İstiklâl Marşı olarak kabul edildi. Beste Osman Zeki Üngör’e ait.

Bu yazının konusu ise yabancı ulusal marşlarla ilgili az bilinenler…

Örneğin, hiç merak ettiniz mi, dünyanın en eski ulusal marşı hangisi?

Hollanda’nın “Wilhelmus van Nassouwe” ya da kısaca “Wilhelmus” olarak bilinen ulusal marşı 1574 yılına kadar gidiyor. Aslı Protestan karşıtı bir Fransız şarkısı olan “Wilhelmus” 17. yüzyıla kadar gayriresmî ulusal marş olarak söylenmiş, 1932’de ise resmen kabul edilmiş.

Peki, dünyanın en kısa ulusal marşı kimin acaba?

Japonya, Ürdün ve San Marino’nun ulusal marşları sadece dört satırdan oluşuyor.

O zaman haklı olarak “dünyanın en uzun ulusal marşı hangi ülkenin” sorusu akla geliyor.

Dionysios Solomos’un bir şiirine dayanan ve tam 158 dörtlükten oluşan Yunanistan ulusal marşı dünyanın bu alandaki en uzunu. Aslında, Yunanistan sonradan marşın kısaltmış versiyonunu kabul ettiği için bu alanda rekor Uruguay marşında. Uruguay ulusal marşının bütün sözlerini söylemek yaklaşık altı dakika sürüyor. Ancak Uruguay da son zamanlarda marşın kısaltılmış şeklini kullanıyor.

Peki ya, resmen iki ulusal marşı olan ülkeler olduğunu biliyor muydunuz?

Dünyada sadece Yeni Zelanda ile Danimarka’nın ikişer ulusal marşı var.

“Birden fazla dilde söylenen ulusal marş olmaz herhalde” diye düşünüyorsanız yanılıyorsunuz.

1997 yılında kabul edilen Güney Afrika ulusal marşında ülkede resmi olarak konuşulan 11 dilden beşi kullanılmış. “Tanrı Afrika’yı Korusun” adındaki marş Xhosa dilinde başlıyor, Zulu, Sesotho, Afrikaan dilleriyle devam ediyor, İngilizce ile son buluyor.

Sözleri olmayan ulusal marş var mıdır acaba?

Neden olmasın!

İspanya, Bosna-Hersek, Kosova ve San Marino’nun ulusal marşlarının sözleri yok, sadece melodisi var. Aslında İspanyol marşı için değişik sözler yazılmış ama hiçbiri resmen kabul edilmemiş.

Ya, ulusal marşı olmayan ülkeler?

KKTC ile Kıbrıs Rum Kesimi, Türkiye ve Yunanistan’ın marşlarını ulusal marş olarak kabul ediyor.

“En ilginç marş yazarı kim?” diye bir soru soracak olursanız yanıtı da gerçekten ilginç.

Bu unvan herhalde, Güney Atlas Okyanusu ülkesi minik Saint Helena’nın ulusal marşını yazan Dave Mitchel’a ait. Çünkü Mitchel marşını yazdığını ülkeyi hiç görmemiş, 1000 kilometre uzaklıktaki Ascension Ada’sında yaşarken kartpostallara bakarak esinlenmiş.

“Film müziğini ulusal marş olarak kabul eden ülke var mı?” sorusu garip gelebilir ama var.

Çin’in ulusal marşı aslında 1935 yapımı “Zor Zamanların Çocukları” filminin müziği. Halk tarafından çok sevilen şarkı 1949 yılında ulusal marş kabul edilmiş, 1968 yılında yerini bir başka marşa bırakmış, 1978 yılında sözleri değiştirilerek yeniden ulusal marş olmuş, 1982’de ise bugünkü halini almış.

“Panik halde kabul edilmiş bir marş var mı” sorusu herhalde kimsenin aklına bile gelmez.

Ama o da var.

Perak Sultanı 1888 yılında Kraliçe Victoria’nın davetlisi olarak Londra’yı ziyaret edecektir. İngiliz yetkililer, ziyaret öncesi hazırlık için Londra’ya gelen Sultan’ın yardımcılarına karşılaşma töreninde çalınacak müziği sorar. “Bizim ulusal marşımız yok” demeye utanan yardımcılar panik halde bir çözüm arar ve Seyşeller’de çok sevilen bir melodide karar verir. Sultan’a da, “şarkı çalınca saygı duruşunda bulunmasını” tembihlerler. Böylece şarkı Perak’ın ulusal marşı olur. Bu durum uzun süre devam eder, Malezya 1957’de bağımsızlığını kazanınca aynı melodi sözleri değiştirilerek ulusal marş kabul edilir.

Görmediği ülke için marş yazan olduğunu yukarıda öğrenmiştik. Peki, zorla ulusal marş yazılır mı?

Neden olmasın!

1853 yılında Meksika ulusal marşın sözlerini belirlemek için yarışma düzenler. Şair Francicso González Bocanegra’nın kız arkadaşı Guadalupe del Pino onu yarışmaya katılmaya ikna etmeye çalışır ama başarılı olamaz. Bunun üzerine öfkeli kız arkadaş şairi Meksika tarihinden resimlerin bulunduğu bir odaya kilitler ve “Bir şeyler yazmadan çıkma!” der.

Sonuç mu?

Kağıda yazdığı 10 kıtalık şiiri kapının altından atan Bocanegra özgürlüğüne, Meksika da marşının sözlerine kavuşur. Meksika tarihine geçen kız arkadaş da eşi olur.

Çekoslovakya’nın “Soğuk Savaş”ın ardından kavgasız gürültüsüz ikiye bölünmesi çok konuşulmuştu. Peki, ulusal marşı nasıl kardeş payı yaptılar dersiniz?

Çekoslovakya 1918’de kurulduğunda marşın ilk bölümü olarak bir Çek operası, ikinci bölümü olaraksa Slovak halk şarkısı birleştirilmişti. İki ülke 1993 yılında dostça ayrılmaya karar verince marşın ilk bölümü Çeklerin, ikincisi ise Slovakların oldu.

Ulusal marşların öznesi hep “biz”dir, Andorra hariç. Onların marşında “ben” diye birinci tekil şahıs kullanılmış.

Marşlar doğal olarak ulusların zaferlerini ve kahramanlıklarını öne çıkarır ama Fransa’nın “La Marseillaise”inde durum biraz farklı. Marşın özellikle uzun versiyonunda kana bulanmış bayraklardan, boğaz kesen askerlerden ve düşman kanıyla sulanan tarlalardan söz ediliyor.

“En güzel ulusal marş hangisi” sorusuna doğal olarak her ulus kendi marşıyla yanıt verir.

Ancak İtalyan marşının kulağa çok melodik geldiğini düşünenlerin sayısı az değil.

Not: Bu yazıda değişik internet kaynaklarından yararlanılmıştır.

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
Önceki Makale ‘Alçak ülke’ Hollanda…
Sonraki Makale Bir şairin felsefi portresi

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

MG Özel

“Türkiye güvenilir ortak”

Fuad Safarov
11 Haziran 2025
MG Özel

“Türkiye’ye gitmeyin” uyarısı

Fuad Safarov
6 Haziran 2025
MG Özel

SİHA saldırganı Türkiye’de mi?

Fuad Safarov
3 Haziran 2025
MG Özel

Mayıs ayında çok okunanlar

Medya Günlüğü
1 Haziran 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?