Yüz binlerce Çeçen’le İnguş’un Kafkasya’dan Orta Asya’ya sürülmesinin üzerinden 80 yıl geçti.
Dönemin NKVD (gizli servis) Başkanı Lavrentiy Berya tarafından hazırlanan ve Sovyet lideri Josef Stalin tarafından onaylanan planla, Çeçen-İnguş Özerk Cumhuriyeti çatısı altında yaşayan Müslümanlar 23 Şubat 1944 tarihinde trenlere doldurularak Kazakistan ve Kırgızistan gibi Orta Asya cumhuriyetlerine gönderildi. 120 bin güvenlik görevlisinin nezaret ettiği sürgüne “Mercimek Operasyonu” adı verildi. (Rusçada mercimek-çeçevitsa ve Çeçenler-Çeçentsı kelimelerinin benzemesine dayanarak operasyona bu adın verildiği sanılıyor.)
Sovyet arşivleri sürgün edilen Çeçenlerle İnguşların sayısını 496 bin olarak veriyor. Operasyonun başında çıkan olaylarda ve zorlu kış koşullarında yaşanan sürgün sırasında ölenlerin sayısının 200 bini bulmuş olabileceği düşünülüyor. Çeçen kaynakları ise, sürgüne gönderilenlerin sayısının daha yüksek olduğunu ve 400 bin kişinin hayatını kaybettiğini savunuyor.
Sovyet yönetimine göre zorunlu sürgünün gerekçesi, Çeçenlerle İnguşların 2. Dünya Savaşı sırasında Nazilerle iş birliği yapmasıydı. Sovyetler Birliği’ni yöneten Politbüro’da konuyla ilgili görüş ayrılıkları çıksa da sonunda zorunlu sürgün kararı alındı. Çeçen kaynakları ise, Nazilere destek verenlerin sayısının birkaç yüzü geçmediğini ve asıl amacın Kafkasya’yı Ruslaştırmak olduğunu söylüyor. Çeçenlerle İnguşlar, 1944 sürgününü “soykırım” olarak niteliyor. Avrupa Parlamentosu da 2004 yılında bu yönde bir karar aldı.
Bağımsız Çeçenistan’ın lideri Cahar Dudayev, sürgünün 50. yılında yaptığı konuşmada Rusya’yı kastederek, “Düşman bizim hep yas içinde olmamızı istiyor. Çeçenler yaşadıkları inanılmaz teröre rağmen yıkılmadı. Bugünden itibaren 23 Şubat Çeçen halkının ayağa kalktığı gün olacak” demişti.
Çeçenistan’ın şimdiki lideri Ramazan Kadirov, sürgünün yıl dönümünde düzenlenen anma törenlerine 2020 yılında katılmaya başladı.