Yaklaşık dokuz yıl önce kurulan Gazete Duvar, hem Google’ın algoritma değişiklikleri hem de ekonomik sıkıntılar nedeniyle yayın hayatını sonlandırma kararı aldı.
Gazete Duvar’ın sahibi Vedat Zencir kararı okuyucularına şöyle duyurdu:
“Google’ın algoritma değişikleri ile birlikte birbirini tetikleyen ve devamının da geleceğini düşündüğümüz çok ciddi gelir kayıplarına uğramaya başladık. Bunun yanısıra Türkiye’deki enflasyonist ekonomik politikalar ve krizler gazete maliyetlerini son yıllarda neredeyse ikiye katladı. Mevcut koşullarda yönetim olarak zaten yeteri kadar zor ve riskli olan bu mesleği yapan arkadaşlarımızdan daha fazlasını istemek zorunda kalacağımız fedakarlıkların vicdani yükünü taşıyamayabilirdik.
Gazete Duvar, yolculuğuna 8 Ağustos 2016 tarihinde siyasi konjonktürün oldukça ağır seyrettiği bir dönemde başladı. O günden bugüne ne yazık ki ülkemizdeki siyasal ve toplumsal atmosfer giderek ağırlaştı. Böylesine bir zaman diliminde ve zorlu koşullarda bağımsız, tarafsız ve özgür gazetecilik anlayışı doğrultusunda neyi tarif ettiysek, hangi ilke ve kararları önümüze koyup deklare ettiysek onu yaptık. Kuşkusuz ki hatalarımız, eksiklerimiz olmuştur. Ancak şunu söyleyebiliriz: Yaptığımız için utandığımız ya da yapamadığımız için kendimizi, cesaretimizi ve vicdanımızı sorguladığımız hiçbir haber olmadı.
Resmi ideolojiye, siyasi angajmana, ticari ve siyasi emellere aracı olmayan, konjonktüre teslim olmayan gazeteciliğin başarılı olabileceğine inandık ve her kesimden okurun güvenini, ilgisini kazanan etkili bir gazete olmayı başardık.
Geçen yaklaşık dokuz yıllık zor ve meşakkatli süreçte her gün, nerdeyse her dakika hakikatin sesi olmayı başarma çabamızın asıl müsebbibi gazeteci arkadaşlarımızdır. Biz yönetim olarak onlara sadece çalışma barışı içinde işlerini hakkıyla yapabilecekleri ortamı sağladık. Onlar da uygun ortam sağlandığında neler yapılabileceğini bize fazlasıyla gösterdi. Hepsine tek tek müteşekkiriz.
Sözü uzatmadan veda nedenlerimize gelecek olursak: Gazete Duvar hem anlayış hem de geniş bir kadro olarak belirli iddialarla ortaya çıktı. Başlangıçta önümüze beş yılda kendi ayakları üzerine durabilen bir gazeteye ulaşma hedefi koyduk. Tabii bunun ne kadar zor olduğunu biz de hızla değişen şartlar içinde tecrübe ettik. Bütün zorluklara rağmen de bu ufkumuzu hiç kaybetmedik.
Fakat son dönemlerde küresel çapta başlayan ve bizi de etkileyen bir medya çölleşmesinin ortasında bulduk kendimizi. Google’ın algoritma değişikleri ile birlikte birbirini tetikleyen ve devamının da geleceğini düşündüğümüz çok ciddi gelir kayıplarına uğramaya başladık. Yaptıkları için hesap da vermeyen küresel bir teknoloji devinin insafına kalmak gazetecilik açısından giderek alevlenen ayrı ve güncel bir tartışma konusu.
Bunun yanı sıra Türkiye’deki enflasyonist ekonomik politikalar ve krizler gazete maliyetlerini son yıllarda neredeyse ikiye katladı. Buna mukabil medya çalışanlarının yaşam koşulları aynı oranda yoksullaşma noktasına gerilemeye başladı. Dolayısıyla mevcut koşullarda yönetim olarak zaten yeteri kadar zor ve riskli olan bu mesleği yapan arkadaşlarımızdan daha fazlasını istemek zorunda kalacağımız fedakarlıkların vicdani yükünü taşıyamayabilirdik. Eğer bu kararı bugün almazsak çok kısa zamanda çalışma barışımızı da etkileyecek koşullarla karşı karşıya kalabilirdik.
Şimdilik hoşça kal Gazete Duvar…”
“Serüveni tamamlama zamanı”
Gazete Duvar’ın Genel Yayın Yönetmeni Barış Avşar’ın yazısı da şöyle:
“Gazete Duvar’ın yayın hayatı bugünden itibaren sona eriyor. Hızlı bir giriş olmuş gibi görünebilir bu ilk cümle. Ancak internetin gazetecilik mesleğine getirdiği en önemli değişiklik buydu: Hız! Neredeyse ‘anlık’ haber! Teknolojideki ilerlemenin kendi başına ‘iyi’ ya da ‘kötü’ olamayacağını biliyoruz. Aslolan ilerlemenin nasıl kullanıldığıdır. Burada da ‘mesele’ o hızın hakikati ararken nasıl kullanıldığıydı.
Gazete Duvar, yayın hayatı boyunca internet haberciliğinde işte bunu iyi yapmaya çalıştı. Hem söz konusu ‘hız’ın gereklerine uygun ama hem de ‘iyi’ habercilik yapılabilir mi? Bu soruya, olumlu yanıtlar vermeye çalıştı.
Elbette ‘iyi’nin tarifi de türlü türlüdür. Bizim ‘iyi’ler listesi; teyit edilmiş, düzgün yazılmış, farklı ayrıntılarla beslenmiş, kimseyi yaftalamayan, ‘yandaşlık’ değirmenine su taşımayan, mazlumu ve hakkı yeneni kollayan, ötekileştirmeyen…
Diye uzayıp gidiyordu…
Gazete Duvar’dan önce de bu hedeflerle yayın yapan gazeteler vardı, sonrasında da olacak. Ancak her gazetenin olduğu gibi Gazete Duvar’ın yayın hayatına denk düşen tarih aralığında da bu çabayı öne çıkaran önemli anlar var. Yapılan her haberin inanılmaz yankılar yaratarak yayıldığı, büyük bir okur güveni ve desteği gördüğü anlar…
15 Temmuz darbe girişimi sonrasında başlayan yayın hayatımız boyunca, geçen 9 yıla dönüp baktığımızda bu süreye nasıl sığabildiğine şaşırdığımız böyle çok fazla ‘an’a tanıklık ettik. Barış Akademisyenleri’nin üniversiteden tasfiyesi, HDP’li seçilmiş siyasetçilerin dokunulmazlıklarının kaldırılarak cezaevine konulması, sınır ötesi askeri harekatlar, siyaset düzenini değiştiren 2017 referandumu, değişen o düzende üst üste yapılan seçimler emekleme dönemindeki yayıncılığı ile Gazete Duvar’ın kimliğini de şekillendirdi. Ancak bu ‘iç meseleler’e sonraki yıllarda hem içerde hem dışarıda başka inanılması güç gelişmeler eklendi.
Korona salgını sırasında bütün dünyaya hakim olan yeni durum…
Suriye iç savaşından Filistin-Lübnan-İran eksenine, Ortadoğu’da yaşanan suikastlar, saldırılar, çatışmalar, cepheleşmeler…
Ukrayna-Rusya savaşı…
6 Şubat depremlerinin yarattığı yıkım…
Cumhur İttifakı iktidarında şekillenen yeni siyaset…
Gazze…
ABD’de dünyayı şimdiden sarsmaya başlayan yeni Trump iktidarı…
Nihayet 9 yıllık yayınımız boyunca sürekli peşine düştüğümüz, sorduğumuz, konuştuğumuz Kürt sorununda bir ‘çözüm’ ihtimalinin ortaya çıkışı…
Ve tüm bunlarla birlikte ekonomiden spora, kültürden sanata, arkeolojiden kitap dünyasına, bilimden teknolojiye kadar çok farklı alanlarda hem bir haber kaynağı hem de tüm bu alanlarda insanlığın ortak birikimini yansıtan bir ayna olmaya gayret ettik.
Ancak Gazete Duvar’ın da aralarında bulunduğu internet medyasını geçen yıldan bu yana açıkça sabote eden, yayına devam edebilmesini ve dolayısıyla halkın haber alma hakkını engelleyen Google’ın algoritmasındaki yeni uygulamaları bu kararın alınmasına neden oldu. Geçen yılın son günlerinde bu konuyu tartışmış ve gazeteler için ne kadar tehlikeli olabileceğini belirterek, ‘İnternetten haber almaya devam edebilecek miyiz?’ diye sormuştuk.
Maalesef Gazete Duvar için bu sorunun yanıtı olumsuz oldu. Artan maliyetler, enflasyonist ekonomi ve hayat pahalılığı ile birlikte internet medyasının geleceği üzerinde kara bulutların toplanmasına neden olan bu yeni durum sadece Google için değil diğer küresel teknoloji şirketlerinin de uygulamalarını şekillendiriyor. Umarız yakın dönemde hem ülkemizde hem de global kanallarda yapılacak düzenlemelerle bir çözüm üretilebilir.
Teknolojinin olanaklarını hakikat arayışında ne kadar iyi kullanabildiğimize, ‘hız’ın ve ‘iyi’nin hakkını ne kadar verebildiğimize dönecek olursak… Bu elbette okurlarımızın takdirindedir. Zaten çabamızın bunca zaman sürebilmesini sağlayan temel faktör onların ilgisi oldu. Bu yüzden en büyük teşekkürü okurlarımız hak ediyor.
Elbette gazetemizin kuruluşundan itibaren arkasında durarak, yayına devam etmemizi sağlayan destekçilerimiz de öyle…
Mesleğe daha yeni başlayanlardan (ki Gazete Duvar, çok sayıda genç gazetecinin ilk adresi oldu, yıllar içerisinde onların gelişimlerine ve ilerlemelerine ev sahipliği yaptı) yıllarca farklı medya kuruluşlarında çalıştıktan sonra mesleğe burada veda edenlere kadar bütün çalışanlarımız büyük emekler verdi. Hepsinin eline, aklına sağlık…
Bir teşekkür de Gazete Duvar’ın sanal sayfalarında düzenli ya da zaman zaman yazılarıyla yerlerini alan, ülkemizin her alandaki yetişmiş, deneyimli ve bilgili aydınlarına, akademisyenlerine… Onların katılımı Gazete Duvar’ın aktardığı gelişmelerin ne anlama geldiğini ve nelere yol açabileceğini değerlendirebilmek için vazgeçilmezdi…
Şimdi gazetecilikteki bir serüveni tamamlama ve vedalaşma zamanı. Ancak biliyoruz ki hakikati arama çabası hep devam edecek. Gazete Duvar da o çaba içerisinde bıraktıkları ile her zaman hatırlanacak…
Hoşça kalın…”
“Yenilmedik aslında”
“Gazete Duvar emekçileri” adına yapılan açıklama ise şöyle:
“Gazete Duvar, o çok bilindik gazetelerin, televizyonların birer birer çöktüğü bir devrin yeni medya düşüydü. Tıpkı Hemingway’in Kübalı yaşlı balıkçısı gibiyiz şimdi. Okyanusta fırtınaya yakalanmışız, köpek balıkları saldırmış, teknemiz alabora olmuş, kıyıya vurmuşuz ama… Yenildik mi? Yenilmedik aslında. Sadece biraz ileri gittik galiba…
İleri gittik çünkü bizler Gazete Duvar’ın kapısından girdiğimiz andan bugüne heyecanın, kamuoyuna karşı sorumluluk duygusunun, ilkeli habercilik inadının hiç kesintiye uğramadığını gördük. Editoryal bağımsızlığıyla beraber Duvar, haberin çeşitli filtrelerden geçtikten sonra okuyucunun karşısına çıkması için muazzam bir emek sarf etti. Her başlık, her bir sözcük seçimi dahi özenle yapıldı.
Haberin artık sosyal medya postlarına sığdırıldığı, ‘son dakika’ ve ‘flash’ haberlerin havada uçuştuğu dönemde gazetecilik yaptık biz. Murat Uyurkulak’ın ‘Tol’ romanının o ilk cümlesine atıfla… Gazete Duvar vaktiyle bir ihtimaldi ve çok güzeldi!
Toplumsal sorunlara duyarlı ve dikkatli gazetecilik ile bir umut dalgası yarattı Duvar. Haber kaynaklarımızdan, okuyucularımızdan duyduğumuz “İşin doğrusunu sizden okuyoruz”, “Duvar yazdıysa doğrudur” gibi cümleler mesleğimize olan bağımızı, inancımızı güçlendirdi. Bağımsız gazetecilikteki ısrarımız bizi her zaman güçlü ve farklı kıldı.
Ve ekip olabilmek… Çok paranız olabilir, çok iyi materyalleriniz olabilir ama bir yer ekip olamazsa oradan başarı çıkmaz. Gazete Duvar bu anlamda başarıya ulaşmış bir kurum oldu. Van’dan Trabzon’a, İzmir’den Ankara’ya, Antalya’dan İstanbul’a ve Diyarbakır’a Türkiye’nin her bölgesinde iyi gazetecilik için emek veren kocaman bir ekip olduk.
Gelin görün ki Türkiye’de gazetecilik, önünde sonunda biraz duvara çarpma işi. Kovulmalara, kapanmalara hatta daha fazlasına her zaman çok açık bir meslek. Hele de bağımsız gazetecilikte ısrar edenler, siyasetle ve sermayeyle arasına mesafe koyanlar için.
Ne yazıktır ki bağımsız gazetecilikteki ısrarımız, Google’ın ambargosuyla sürdürülemez hale geldi. Çok üzgün olmakla birlikte, Türkiye basın tarihine bırakılmış bu deneyimin içinde olmaktan onur duyuyoruz. Ne yazık ki Gazete Duvar çalışanları olarak niteliğin maddiyata yenik düşmesini bu ‘veda’ ile yaşamak durumunda kaldık. Her şeye rağmen gazeteciliğe devam etmek ümidiyle… Şimdi bize düşen bu kazadan sonra da hızlıca toparlanıp yola devam etmek.
“Her veda elveda değildir” şairin sözü olarak kalmayacak hissiyatı önemli. Bir kez Duvar’ın kapısından giren bütün arkadaşlar, buradan edindiği deneyim ve muhabbeti, başka mecralarda da olsa sürdüreceklerdir.
Gazete Duvar’ı Türkiye’ye kazandıran, Türkiye’nin çok zor dönemlerinde bağımsız gazeteciliğe alan açan herkese sonsuz teşekkürlerimizle. İyi gazetecilik ısrarımızdan vazgeçmeyeceğiz.”