Pazar, 26 Eki 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
*MG Özel

Lübnan: Taksiyle çöken ülke…

Özer Arslanpay
Son güncelleme: 26 Ekim 2025 16:37
Özer Arslanpay
Paylaş
Paylaş

Lübnan siyasi literatürde sıkça tartışılan mezhepsel fay hatları ve uzun süren yönetim zaafları nedeniyle tam anlamıyla bir ulus devlet olmayı başaramamış bir ülke.

Bugün yaşadığı derin ekonomik kriz de bu yapısal çatlağın doğrudan sonucu. Krizin kendisini en açık ve acımasız biçimde gösterdiği alanlardan biri ise, günlük hayatın tam ortasındaki şehir içi ulaşım. 

Lübnan’da taksi paylaşım hizmeti olarak bilinen “Servis” sistemi, artık bir kamu hizmeti değil, merkezi denetimin tamamen çöktüğü, herkesin kendi kuralını koyduğu bir fiyat anarşisi meydanına dönmüş durumda. Bu kargaşa, ülkenin yönetim krizinin günlük hayata yansıyan en çarpıcı örneği de aynı zamanda.

Servis sistemindeki kaos, sadece pahalılıktan ibaret değil, ardında devletin gücünü kaybetmiş olmasının bedeli yatıyor.

Devletin denetim gücünü kaybetmesinin en somut kanıtı, trafikteki sahte ve yasa dışı plakalı araçların gerçek plakalılardan fazla olması. Bu, sadece bir vergi kaybı değil, aynı zamanda sürücülerin cezasızlık zırhına bürünmesi demek. Kuralsızlık, adeta bu sektörün yazılı olmayan kuralı haline gelmiş durumda.

Resmi Servis tarifelerinin (150.000–200.000 Lübnan lirası- 70-94 TL) bir anlamı kalmadı. Fiyat artık yasayla değil, sürücünün vicdanıyla, yolcunun yabancı olup olmamasıyla ve talebin yoğunluğuyla belirleniyor. Bir vatandaşın veya turistin, adil ve standart bir hizmet alma beklentisi tamamen yok olmuş durumda. Bu durum, anayasal bir devlette eşit yurttaşlık hakkının ulaşımdaki yansımasını da ortadan kaldırıyor.

Ekonomisi için can suyu arayan Lübnan için turizm hayati önem taşırken, Servis sistemi turistleri bir tuzak gibi karşılıyor. Ulaşımdaki bu başıboşluk, ülkenin uluslararası imajını telafisi zor biçimde zedeliyor.

Yabancı ziyaretçiler, ekonomik krizin ortasında sürücülerin keyfi yüksek fiyatlarıyla karşılaşıyor. Her yolculuk öncesi zorunlu hale gelen pazarlık ve sürekli değişen fiyatlar, turistlerde sürekli bir “kandırılma” veya “soyulma” hissi yaratıyor. Bu durum, Lübnan’ı “güvensiz ve kaotik” bir destinasyon olarak işaretliyor, uluslararası ağızdan ağıza yayılan tavsiyeleri de olumsuz etkiliyor.

Bir turist için, taksiye biner binmez başlayan bu fiyat kavgası, Lübnan’ın sadece ekonomik olarak değil, yönetimsel olarak da felç olduğunun günlük hayattaki en net kanıtı. Güvenilir ve öngörülebilir bir kamu hizmeti sunamayan bir ülkenin uluslararası alanda saygınlık kazanması da çok zor görünüyor.

Peki ne olacak? 

Lübnan’ın bu dünyanın başka yerinde karşılaşmayacağımız servis krizini aşması, yalnızca mali bir düzeltme değil, merkezi devlet iradesinin yeniden gösterilmesi sağlanacaktır. Bu bağlamda:

  1. Öncelikle sahte plakalar derhal trafikten çekilmeli ve kanun dışı çalışanlara karşı sıfır tolerans politikası uygulanmalı.
  2. Ayrıca fiyatları şeffaflaştıracak, takip edilebilir hale getirecek mobil uygulamalar zorunlu hale getirilmeli veya sıkı denetime tabi tutulmuş tek tip bir taksi sistemi kurulmalı.
  3. Yine turiste veya vatandaşa farklı fiyat uygulamalarının önüne geçilerek, devletin temel eşitlik ilkesi ulaşım sektöründe somutlaştırılmalı.

Servis krizi ya da bizim bildiğimiz adıyla taksi krizi Lübnan’ın ulus kurma macerasındaki başarısızlığın acı bir faturası. Zira ülke, basit ama temel ulaştırma kaosunu çözmeden ne uluslararası güveni tam olarak geri kazanabilir ne de vatandaşına hak ettiği hizmeti sunabilir. 

Lübnan’ı anlama rehberi

Lübnan’daki taksi anarşisinden tutun da, daha önce incelediğimiz altın rezervi krizine kadar her şey, ülkenin temel yapısındaki zaaflardan kaynaklanıyor. Lübnan’daki bu acayip çelişkili durumu anlamak için, modern bir devlette olması gereken ancak Lübnan’da eksik olan temel sütunlara bakmak gerekir:

1-Zimmet ve cezasızlık kültürü

Geçen haftaki yazımız için Lübnan altınları komplo teorisi mi gerçek mi diye çok soran oldu. Gerçektir. Olay da şu: Lübnan Merkez Bankası’nın (BDL) 289 ton altını, güncel değeri (37 milyar dolar) yerine 1970’ler fiyatıyla bilançoya kaydedildiğinden 36 milyar dolar gizleniyor. 1991 yasası, Parlamento onayı olmadan altın satışını yasaklıyor. Eski BDL Başkanı Riad Salameh, kardeşi Raja’nın paravan şirketi Forry Associates üzerinden 300 milyon doların üzerinde fonu zimmetine geçirmek ve bu parayı Avrupa’daki varlıklara aktararak aklamakla suçlanıyor. Fransa, fonların aklanma güzergahında olduğu gerekçesiyle 100 milyon doların üzerinde varlığa el koyup Salameh hakkında uluslararası tutuklama emri çıkardı. (Altınlar 1975’te İsviçre’de emanet tutulmuştu.) Bu yolsuzluğu yapan Salameh de kısa süre önce kefaretle serbest kaldı. Lübnan işte böyle de çelişkili acayip bir yer.

2-Medeni kanunsuzluk ve vatandaşlık eşitsizliği

Lübnan’ı modern bir ulus devlet olmaktan alıkoyan en büyük hukuki boşluklardan biri, medeni kanunun olmayı. Bu durum, mezhepsel ayrışmaları besler ve vatandaşlıkta cinsiyet eşitsizliğini kurumsallaştırıyor. Lübnanlı kadınlar yabancı erkekle evlendiğinde çocuklarına vatandaşlık hakkı kazandıramazken, erkekler yabancı eşlerine ve çocuklarına bu hakkı verebiliyor. Medeni kanunun çıkarılması, mezhepsel ayrışmaları sonlandırmak adına da kritik bir eşik olacaktır aslında.

3-Hukuki anarşi ve Osmanlı yasası

Lübnan’da sadece medeni kanun değil, vakıflar veya dernekler kanunu bile yok. Geçen günlerde, Lübnan hükümeti, ülkenin simgelerinden olan “Güvercinlik Kayalıkları”na izinsiz Hizbullah liderlerinin resimlerini yansıtan bir derneği kapatmak için 1909 yılında Osmanlı Devleti’nin çıkardığı Vakıflar Yasası’nı kullanmak zorunda kaldı. Bir asrı aşkın süre önceki bir imparatorluk yasasına sığınmak, Lübnan Cumhuriyeti’nin kurumsal temelinin ne kadar zayıf olduğunu gözler önüne seriyor.

4-Yurt dışı seçmen krizi

Modern bir devlette yurt dışında yaşayan vatandaşların oy kullanması standart bir uygulamayken, Lübnan’da bu hâlâ şiddetli bir tartışma konusu. 90 yaşındaki Meclis Başkanı Nebih Berri gibi figürler, yurt dışındaki seçmenlerin oy vermek için Lübnan’a gelmesini şart koşarak ulusun coğrafi sınırlarla kısıtlanması fikrinde ısrarcı. Yani demokrasiyi böyle de sakatlamak için koşanlar var ülkede. Bununla birlikte Dışişleri Bakanı’nın yeni çağrısı ve kısa sürede 12.000 gurbetçi seçmenin kayıt olması, Lübnan’ın ulus olma fikrinin yolunu yavaş da olsa aramayı sürdürdüğünü gösteriyor.

5-Hukuki keyfilik ve adaletin iflası

Tüm bu yapısal boşluklar, adaletin de keyfi işlemesine neden oluyor. Tıpkı taksi problemini şikâyet edecek merci bulamamak gibi, büyük davalarda da hukuk işlevsiz. Örneğin, Musa Sadr’ın Libya’da kaybolması gerekçesiyle 2015’te tutuklanan Hannibal Kaddafi’nin, yıllarca mahkeme yüzü görmeden hapiste tutulması ve kısa süre önce kefaletle serbest kalması, bu keyfiliğin tipik bir örneği durumunda. Suçu yoksa bunca yıl neden yargılanmadı? Cevap, ülkede her şeyin böyle siyasi pazarlıklar ve keyfilikle ilerlemesinde gizli.

Lübnan’ın Servis kaosu gibi günlük hayatı felç eden sorunları, sadece bir ulaşım krizi değil, ulus devlet inşasını tamamlayamamış bir siyasi yapının kaçınılmaz sonucu. Ülkenin toparlanması, ne altın rezervinin gerçek değerini bilmekle ne de yeni taksi tarifeleri çıkarmakla mümkün. Bu, hukukun üstünlüğünü, eşitliği ve merkezi otoriteyi tesis etme iradesinden geçer. Lübnan, bu yedi temel zafiyeti aşmadan, içinde bulunduğu çelişkiler ve çöküş sarmalından kurtulamayacaktır.

Not: Manşet görseli yapay zekâyla oluşturulmuştur.

İlgili yazı:

Lübnan’ın “unutulan” altınları…

***

Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:

X

Bluesky

Facebook

Instagram

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanÖzer Arslanpay
Takip et:
18 yıldır gazetecilik mesleğini sürdürüyor. "Dış Politika Sorunları Bağlamında Azerbaycan Kamu Diplomasisinin Değerlendirilmesi" başlıklı yüksek lisans teziyle uluslararası ilişkiler alanında akademik uzmanlık kazanmıştır. Akademik çalışmaları çerçevesinde yayımlanan ilk bilimsel makalesi “Azerbaycan-Hindistan İlişkileri”, bu alanda yapılan öncü nitelikteki çalışmalardan biridir. Gazetecilik kariyeri boyunca çok sayıda gazete yazısına imza atan Arslanpay, hem akademik hem de medya alanındaki üretimlerine devam etmekte, ulusal ve uluslararası düzeyde kamu diplomasisi, dış politika ve Türk dünyası üzerine içerikler üretmektedir. Özer Arslanpay bekardır. İngilizce, Rusça bilmektedir.
Önceki Makale Bütçe rakamlarındaki acı gerçek
Sonraki Makale Dedolarizasyon: İmparatorluğun para üzerinden çözülüşü

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

MG Özel

“Her yerde Türkiye var!”

Fuad Safarov
24 Ekim 2025
MG Özel

Rusya’dan övgü ve eleştiri

Fuad Safarov
23 Ekim 2025
MG Özel

Türkiye Ukrayna’da arabulucu olabilir mi?

Fuad Safarov
22 Ekim 2025
MG Özel

“Erdoğan’ın halefi İbrahim Kalın olabilir”

Fuad Safarov
20 Ekim 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?