Gazeteci Varol Ersoy’un Medyaradar sitesinde yayınlanan “Lisans olmadan korsan yayıncılık! Meltem Demirören ve Acun Ilıcalı’yı kim koruyor?” başlıklı yazısı:
“Ülke gündemi o kadar yoğun ki, başka bir ülkede yeri göğü birbirine katacak iddialar bizde gündeme bile gelmiyor.
Konu bazı televizyon kanallarının RTÜK’ten lisans almadan yayın yapması…
İddiayı gündeme getiren kişi CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu…
Ona göre muhalif kanallara her fırsatta ceza üstüne ceza yağdıran Radyo Televizyon Üst Kurulu, bazı yandaş kanalların lisanssız yayın yapmasına göz yumuyor.
Konu aylar önce de TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bütçesi görüşülürken gündeme gelmişti. Komisyon Üyesi Bakırlıoğlu, bazı televizyon kanallarının RTÜK’ten yayın lisansı almadan uzun süredir yayın yaptığını ifade ederek, bu durumun “çifte standart” ve “siyasi sansür” anlamına geldiğini vurgulamıştı.
Bakan Mehmet Nuri Ersoy ise bu iddiayı şöyle yanıtlamıştı:
“Bazı kuruluşların izinsiz yayın yaptığına ilişkin RTÜK’e gelen şikayetler üzerine, bu kuruluşlar hem şifaen hem de yazılı şekilde uyarılmıştır. Kuruluşlardan lisans başvuru talepleri alınmaya başlanmıştır. Lisanslama süreci; güvenlik soruşturması, stüdyo teknik denetimi, mali koşullar gibi işlemler nedeniyle bir yılı bulabilmektedir.”
Geçen hafta Cumhuriyet’te yer alan habere göre, Bakırlıoğlu aradan geçen zamana rağmen bazı kanallar için hâlâ işlem yapılmadığını vurguladı ve şunları söyledi:
“Euro D, TGRT EU, TV 8,5 HD ve Apple TV gibi kanalların RTÜK’ten yayın lisansı almadan yayın yaptığı iddia edilmekteydi.
Biz de bu iddiaları komisyonda Sayın Bakan’a sormuştuk ve kendisi kanalların adını sansürleyip, ‘Bazı kanallar’ diyerek yanıt vermişti. Geçen altı aya ve bakanın cevabına rağmen söz konusu Euro D, TGRT EU, TV 8,5 HD ve Apple TV kanallarından sadece TGRT EU için lisans başvuru sürecinin başlatıldığı bilgisi geldi. Anlaşılan o ki diğerleri için hiçbir işlem yapılmamıştır.
RTÜK ‘iktidara yakın kanalların’ kaçak yayınına ses çıkarmamakta ve kamu zararına yol açmaktadır. Bir yandan da eleştirel yayın yapan kanallar lisans iptali ile tehdit edilmektedir. Bunun adı açıkça çifte standart, kamu zararına yol açmaktır.”
Euro D kimin?
Tüpçü Demirörenlerin… Künyesinde sahibi olarak Meltem Demirören görünüyor,
TGRT EU, Türkiye gazetesinin ve İhlas Grubu’nun patronu Ahmet Mücahit Ören’in…
TV 8,5, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen Acun Ilıcalı’nın…
Apple TV ise, Amerikan sermayeli ve abonelik yöntemiyle yayın yapan bir dijital medya kuruluşu…
Ayrıca bunların yanı sıra yerelde yayın yapan onlarca kanal da lisanssız olarak faaliyete devam ediyor.
Oysa 6112 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkındaki Kanun’un 33. Maddesi’nin 1’inci bendi çok açık:
“Üst Kuruldan yayın lisansı almadan veya yayınları Üst Kurul tarafından geçici olarak durdurulmasına ya da yayın lisansı iptal edilmesine rağmen yayın yapan gerçek kişiler ile tüzel kişilerin yönetim kurulu üyeleri ve genel müdürü, bir yıldan iki yıla kadar hapis ve bin günden beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.”
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’e sormak istiyorum:
Bu kuruluşların faaliyetlerine nasıl izin veriyorsunuz?
Kuruluş yasanızın gereğini neden yerine getirmiyorsunuz?
Yıllardır korsan yayıncılık yapan bu kuruluşları kim koruyor?
Sahipleri iktidara yakın olmasaydı bugün hâlâ faaliyette olabilirler miydi?“
***
Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:
