Ukrayna Güvenlik ve İş Birliği Merkezi Yürütme Direktörü ve askeri uzman Dmytro Zhmailo’nun Moscow Times gazetesinde yayımlanan yazısının çevirisi:
Ukrayna 6 Ağustos’ta Rusya’nın Kursk bölgesine askeri bir saldırı düzenledi. İlk analizler Rusya’nın gelecekteki saldırıları planlarında düzenlemeler yapmak zorunda kalacağını gösteriyor. Ukrayna’nın Kurk operasyonunun bazı önemli hedefleri başardığı söylenebilir.
Birincisi ve en önemlisi, Rusya’nın insan gücünü ve kaynaklarını tüketmeye yönelik yıpratma savaşına karşı Ukrayna asimetrik bir karşılık vermiş oldu. Rusya’nın askeri açıdan her alanda üstün olduğu düşünüldüğünde, Ukrayna’nın güçlü rakibine karşı doğrusal olmayan bir savaş yürütmek dışında seçeneği yoktu.
Kursk operasyonu, şimdiki Genelkurmay Başkanı Oleksandr Sırski’nin 2022 yılında Rusları gafil avlayan Harkiv operasyonuna benziyor.
Çatışmaları Rus topraklarına taşımanın en azından operasyonel ve taktik açıdan başarıya ulaştığını şimdiden söyleyebiliriz. Özellikle Ukrayna’nın Sumı, Harkiv ve Çernihiv şehirlerine yönelik bir Rus kara harekatı tehlikesi ortadan kaldırıldı. Kursk operasyonunun temel hedeflerinden biri buydu, böylece Rusya’nın Ukrayna’nın Sumı bölgesini işgal etme planı engellenmiş oldu.
Ek olarak, Ukrayna birlikleri demir yolları ve ana kara yolunu ele geçirdiği için bütün kuzey sınırı boyunca Rusya’nın lojistiği bozuldu. Bu da, Sudja’ya cephane yığmanın şu anda olanakız olması ve sınırdaki diğer lojistik merkezlerinin işlevini yitirmesi anlamına geliyor.
Ukrayna operasyonunun sürpriz niteliği, Rus yetkililer için hassas bir konu olan savaş esirleri konusunda da başarıya ulaşılmasını sağladı ve 600’den fazla asker tutsak alındı. Bu da, savaşın başından beri Rusya’nın esir değişimi konusunda ilk kez istekli davranmasına yol açtı. Kursk operasyonunun başlamasından bu yana dört kez esir değişimi yapıldı ve 362 Ukraynalı asker eve döndü. Rusya’ya dönen esirler ise, Rusya’da tartışmalara konu olan seferberlikle askere yeni alınmış gençlerdi.
Operasyonunun belki de en önemli başarısı Kiev’in koşullarını Rusya’ya dayatması oldu. Böylece Moskova istemediği şartlara tepki vermek ve yeni birlikleri konuşlandırmak zorunda kaldı.
Rusya operasyona, Harkiv’den Sumı’ya kadar olan bölgeyle Çernihiv’i kontrol eden Kuzey Grubu ile karşı koymaya çalıştı. Ancak sonradan takviye birlikler getirmek zorunda kaldılar. Genelkurmay Başkanı Sırski’ye göre, Rus Komutanlığı Harkiv, Çasiv Yar, Herson ve hatta Kalininrad’dan aralarında saldırı tugaylarının da bulunduğu 50 bin asker yerleştirmek zorunda kaldı. Ukrayna birliklerinin yüksek haraket kabiliyeti ve iyi planlanmış taktikleri karşısında 10 kat daha güçlü olan Rus takviyesi sadece mütevazi kazançlar elde edebildi.
Kursk operasyonu Rusya’nın savunmasındaki zaafları da gözler önüne serdi. Moskova’nın avantajına olduğu düşünülen Rusya’nın geniş topraklarının aslında zaafiyeti olduğu ortaya çıktı.
11 Eylül’de Ukraynalıları Kursk’tan atmak için başlatılan karşı saldırı başarılı olamadı. Bunun üzerine Ruslar geleneksel olduğu üzere hava üstünlüğüne başvurdu. Sadece 17 Ekim’de Rus savaş uçakları Kursk’ta 31 hava saldırısı düzenledi.
Rus ordusunun sınırlarını korumak için kaynaklarını bir araya getirme yeteneği bulunmadığını kanıtlayan Kursk operasyonu bir anlamda Kremlin için “alarm zilleri” çaldı. Moskova şimdi bütün Rusya-Ukrayna sınırına dikkatini daha fazla vermek zorunda.
Kursk operasyonu aynı zamanda Rusya’nın yenilmez olduğunu düşünen Ukrayna’nın müttefiklerine de güçlü bir sinyal göndermiş oldu. Ukrayna askerlerinin Kursk’ta bulunduğu her gün Kremlin’in kırmızı çizgileriyle ilgili açıklamalarının anlamsız olduğunu kanıtlıyor.
Fotoğraf: Ukrayna Devlet Başkanlığı