Yeni yaşımın içinden geçerken fiziksel, ruhsal ve zihinsel değişimlerime uyum sağlamaya çalışıyorum.
Deli dolu bakış açısı yerini farklı bir olgunluğa bırakırken duygularımda “hüzün” tadında bir kekremsilik hissediyorum. Açıkçası biraz zorlanıyorum.
Kendimi sıkça oğlum büyüyüp gidince onun doldurduğu boşluğa nasıl uyumlanacağımı düşünürken yakalıyorum.
Bu haller arasında bu aralar üzerinde çokça düşündüğüm 3 soruyu buradan sizlere de sormak istiyorum:
• Başaramama ihtimalin olmadığını bilseydin en cesur halinle bugün ne yapıyor olurdun?
• En son kendin için ne zaman yeni bir şey denedin?
• Hayatının amacı nedir?
Psikolojide “olumsuzluk ön yargısı” diye bir tanım var. Zihnimizdeki olumlu düşünceler yapışmaz tavadan kayar gibi, onlara tutunamıyoruz. Olumsuz düşünceler ise yapışıp kalıyor.
Olumsuz düşüncelerin daha baskın olduğu bu dönemimde kendime “unutursam hatırlat” listesi yapıp buzdolabı kapağına astım. Her sabah gözden geçiriyorum. Yani pratik yapıyorum.
Buradan bu listemi paylaşmak istiyorum:
• Tüm duygu ve düşüncelerim hava durumu gibi geçicidir.
• Kısa süreli var olduğum bu maddi boyutta yaşamım toksik insanlarla vakit geçirmek için çok kısadır.
• Çevremdeki insanların duygu ve davranışları büyük oranda benimle ilgili değil, kendi iç çatışmaları ile ilgilidir.
• Arkadan ittirildiğim büyük adımlara ihtiyacım yok. Küçük niyetlerim, minik tercihlerimle birleştiği zaman zaten büyük değişimlere dönüşüyor.
• Kelimelerim düşüncelerime, düşüncelerim davranışlarıma, davranışım alışkanlıklarıma, alışkanlıklarım ise yaşamıma evriliyor. Dikkatimin niteliğini iyi kelimeler kullanmakta tutuyorum.
• Değiştirebileceğim tek insan benim, kişileri ve olayları kontrol edemem.
Zor,-kolay, iyi-kötü, kaygılı-mutlu. Tüm duygularımız gün içerisinde türlü deneyimlerimizle buluşuyor. Hepsi yaşamımızda bir durum yaratıyor.
Bazı şeyler bizim tercihlerimize kalmasa da tüm durum ve deneyimler aslında tek bir şeye hizmet ediyor. Kendimizi daha üst bir versiyona taşımaya yani bilincimizi yükseltmeye.
Kendime, kafamdaki olumsuz düşünceleri bırakmayı ve sadece bir dönüşüm içerisinde olduğumu hatırlatıyorum.
Bir yere yapışıp kalmadan, yaşadığımız günü bir gün evvelinden daha iyi yaşamak niyetiyle…
Namaste
