Pazartesi, 13 Eki 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe Yazıları

Kıtlık ve küresel açlık

Hasan Sevilir Aşan
Son güncelleme: 2 Mart 2024 00:10
Hasan Sevilir Aşan
Paylaş
Paylaş

Bir milyar insan açlık sınırında, 45 milyon açlıktan ölümün eşiğinde, her gün en az 15 bin olmak üzere yılda altı milyon çocuk gıdasızlıktan ölmekte.

Pandemi dönemindeki artışla yatağa aç karnına  giden nüfus 850 milyonu geçti.

Dönem dönem insanlığın geleceğini tehdit eder boyuta ulaşan kıtlık ve açlık dalgası yeni kitlesel dramlara mı gebe?

Cevabı hemen verilemeyen zor bir soru..

Knut Hamsun

Geçen yüzyılın edebi hayatına damgasını vuran başyapıtlardan, Nobel ödüllü Norveçli yazar Knut Hamsun’ın, bir dönemi derinden etkileyen sosyo psikolojik romanı ‘’Açlık’’,  açlık ve sefaletin korkunç çaresizliğini anlatmıştı.

“… Sokaklarda zihin bulanıklığı içinde hayaller görerek dolaşır, yerde bulduğu portakal kabuğunu veya olmayan köpekleri için kasaptan istediği kemikleri kemirerek yaşamaya çalışır. Açlık duygusunu bastırmak için dilinin altına çakıl taşı yerleştirir, parmağını ısırıp kanını emer..”

Roman, bir kentin arka sokaklarında yaşanan bireysel açlık duygusunu tüm çıplaklığıyla işlemişti.

Günümüzde, söz konusu bireysel çaresizlik kitleleri açlık ölümlerine sürükleyebilecek boyuta ulaşmış durumdadır.

Oysa küresel açlık eğrisi, uluslararası toplumun hassasiyeti ve insani yardım kuruluşlarının olağanüstü gayretiyle yavaş yavaş azalmaya yüz tutmuştu. Eğrinin  2014 yılından itibaren yeniden tırmanışa geçtiği ve pandeminin bu tabloyu daha vahim hale getirdiği görüldü.

Pandemi koşullarının açlık eğrisine 150 milyonluk bir nüfus ilave ettiği tahmin edilmekte.

Buna göre, dünyada açlıktan her 15 saniyede bir çocuk ölmektedir. Günde 15 bin çocuk.

Bir milyara yakın insan açlık çekmekte. Bunlardan 45 milyonu açlık ölümü sınırında.

850 milyon insan yatağa aç gitmekte.

Yaklaşık üç milyar insan, yoksulluk koşullarında sağlıklı beslenme olanağına sahip değil. Bunun uzun vadede yaratacağı gizli maliyetin tahminlerden kat kat fazla olduğu tartışılmakta.

Gıda krizi

Savaşlar, iç çatışmalar, ekonomik kriz ve beceriksiz yönetimlerin yanı sıra doğa felaketleri ve kitlesel göçler, küresel üretim-tüketim zincirini zayıflatırken pandemi daralmaları gidişata tuz biber ekerek, gıda krizini had safhaya ulaştırmıştır.

Birleşmiş Milletler, açlıkla mücadeleye ivme kazandırmak yönünde, en geç 2030’a kadar yeryüzünde açlığın sonlandırılmasını öngören acil tedbirler demeti önermiş olsa da son yılların ilave olumsuzlukları bu hedefi daha ileri bir tarihe ötelemiştir.

Küresel gıda sistemlerinin kapasitesi daralırken, ziraat, gıda üretim, dağıtım ve tüketim süreçlerinin sekteye uğradığı görüldü.

Esasen pandeminin başta ekonomi olmak üzere sağlık, eğitim ve kitlesel ruh sağlığı gibi birçok alanda boyutu kestirilemeyen zincirleme sonuçlara yol açabileceği beklenmekteydi.

Nitekim Birleşmiş Milletler projeksiyonları dünyada her geçen gün daha fazla sayıda insanın açlığın pençesine düştüğü yönündedir.

BM Dünya Gıda Programı, açlık sınırındaki yaklaşık 100 milyon insana acil gıda yardımında bulunmakta.

Açlık sınırı

Afrika, gıda tedariki açısından dünyanın en istikrarsız bölgesi. Buna en büyük neden olarak iktidarların açlıkla savaşta görevini yapmaması ve siyasi irade eksikliği gösteriliyor.

Geçen yıllarda Birleşmiş Milletler Güney Sudan, Nijerya, Somali ve Yemen’de kıtlık ilan etmiş ayrıca 12 ülkenin kıtlık sınırında olduğunu kaydetmişti.

Tespitlere göre 43 ülke açlık ve kıtlıkla yüz yüzedir. Orta Afrika ve “Afrika Boynuzu” coğrafyaları açlıktan en çok etkilenen bölgelerdir.

Sadece “Afrika Boynuzu”nda 5 yaş altında 8 milyon çocuğun yetersiz beslenmeyle, açlık sınırında olduğuna dikkat çekilmekte.

Knut Hamsun’un geçen yüzyıl milyonlar üzerinde derin izler bırakan bireysel açlığı, günümüzde yüz milyonların muzdarip olduğu bir insanlık sorunu.

Uzmanlar, esasen her yıl dünya nüfusunun tamamını doyuracak kadar gıda üretildiğine işaretle, ciddi üretim-tüketim planlamaları ve israfın önlenmesiyle insanlığın geleceği açısından korkutan rakamlara ulaşan kıtlık ve açlığın üstesinden gelinebileceğini öngörmekte.

Dünyada her yıl üretilen gıdanın üçte biri israf edilmekte. Bir karşılaştırmaya göre, sadece ABD’de israf edilen gıda, açlık çeken Afrika ülkelerinin üretebildiği toplam gıdaya eşit.

Bu bağlamda, zengin fakir demeden tüm ülkelerin bu sonucu kestirilemeyecek küresel mesele karşısında dayanışma içinde, ellerini taşın altına koyması beklenmeli.

Unutmamalı ki, açlık ve kıtlık, sadece bir gıda sorunu değil, aynı zamanda insan hakları, adalet ve dayanışma sorunu olarak kabul görmektedir.

Görsel: Kevin Carter’a 1994 yılında Pulitzer Ödülü kazandıran fotoğraf.

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanHasan Sevilir Aşan
Takip et:
Emekli Büyükelçi. Adana doğumlu, Karadeniz Ereğli ve Ankara’da eğitimini tamamladı. Ankara Üniversitesi BYYO geçişli SBF Uluslararası ilişkilerden mezun. Dışişleri Bakanlığındaki 40 yıllık hizmetinde, Merkezde, personel, İktisat ve siyasi dairelerde görev aldı. Hariciye kariyerini Hindistan, Libya, Çekoslovakya ve İngiltere’yi takiben Tebriz ve Melbourne’da Başkonsolos, Arnavutluk ve Güney Sudan’da Büyükelçi olarak tamamladı. Çanakkale Savaşları Anma Törenleri Koordinatör Büyükelçisi ve G20 Türkiye Başkanlığında, Görev Gücü Başkanlığını yürüttü. İlgi alanları Balkanlar, Avustralya, Afrika, İran ve G20 ile Çanakkale 1915, Anzaklar, mülteci ve insani yardım meseleleri. 2019 yılından itibaren, Türkiye’nin en eski yerel gazetesi Yeni Adana’da, Defter başlıklı köşesinde diplomasi ve uluslararası ilişkiler üzerine düzenli yazıları yayınlandı.
Önceki Makale Manevi vatan Türkçe
Sonraki Makale Osmanlı’yı bir de Menavino’dan dinleyin

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

EditörKöşe Yazıları

“Guggenheim Etkisi”

Emre Dilek
12 Ekim 2025
EditörKöşe Yazıları

Beyin yeniyi mi sever eskiyi mi? 

Dr. Nevin Sütlaş
12 Ekim 2025
Köşe Yazıları

Gazze’de Trump ve Erdoğan’ın “kırılgan ateşkesi…”

Aydın Sezer
11 Ekim 2025
Köşe Yazıları

Görünmeyen kafeslerimiz…

İnan Özbek
10 Ekim 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?