Adana deyince aklınıza ne geliyor? Kebap mı? Hadi biraz hayal gücünüzü görelim. Sıcak iklim mi? Fena değil, başka? Şalgam? Bunların dışında söyleyecek başka bir şey bulamıyorsanız sınıfta kaldınız. O zaman bu yazıyı mutlaka okuyunuz!
Turunçgiller
Adana’da ikliminden dolayı portakal, limon yetiştiğini bilirdim de bu kadar büyük üretim yapıldığını Adana’ya götürdüğümüz misafirimiz “limon nereden alabilirim?” diye sorunca öğrendim. Arabayı kullanan Adanalı arkadaşımız “eşimin narenciye bahçesi var. İsterseniz götüreyim kendiniz toplayın.” dedi. 7-8 kişilik bir gruptuk. Hepimiz 10-15 tane limon alsak bahçe talan olur diye endişeyle “Eşinizin bahçesi ne kadar acaba? Ayıp olmasın ona?” diye sordum.
Cevap “1200 dönüm” diye gelince yediğim kebaplar boğazıma takıldı! Ne diyor bu yahu? 1200 dönüm ne demek? İyi ki nereden limon alabilirim diye sormuş biri. Bahçe denilen yerin kapısına gelince nefesimiz kesildi. Adeta Dallas’tayız. Karşımda J.R. Ewing’in çiftliği! Ben diyeyim 3 metre, siz deyin 10 metre yükseklikteki demir kapılar tıkır tıkır açılıyor biz içeri girelim diye. Arazinin ortasından resmen bir ırmak geçiyor. Yüzlerce işçi aklınıza gelen her türlü C vitamini içeren meyvayı topluyor. Biz görmemişler olarak saldırdık tabii ağaçlara, çalılara vb. İşçilerden biri usulca bizim Adanalı arkadaşa sordu, “Abi bunlar hiç mi görmemiş limon, portakal? Yok mudur İstanbul’da böyle şeyler?” Karizmayı çizdirdik ama çuvalımızı doldurduk envai çeşit narenciye ile. Nerdeyse uçak biletimizi yakıp, kamp yapacaktık bu bahçecikte. Türkiye’deki turunçgillerin %24’ü Adana’da yetişiyormuş meğer. Öğrendik bu sayede…
Kebap
Adana deyince tabii ki de kıyma kebap akla geliyor hemen. Kuzuyu, danayı unutun bir kere. Adana usulü kıyma kebap koyun eti ve kuyruk yağından yapılıyor. Kebabın raconu şişe takınca parçalanmayacak ama piştikten sonra çatalı batırdığınızda dağılacak kıvamda olması. Birçok kebapçıda çatalı batırdın mı adeta plastikmiş gibi eğilip bükülür kebap, bir türlü dağılmaz. Adana’daki kebapçıların salaşlık seviyesi de önemli. Genelde en salaş, en lezzetli olur mantığı Adana’da da aynı işliyor. Geçen yıla kadar benim favori kebapçım “Yeşil Kapı ya da namı diğer Uludağ Kebap” idi. Bildiğiniz gecekondu. Yerlerde kırık seramikler, tavan dökülmüş, pencereyi açmak isteyince elinizde kalıyor. Ve tabii ki de masa örtüsü filan yok. Yemekler ortaya geliyor herkes aynı tabaktan yiyor. Ama yağlı pidesi, kıymalı, etli kebabı hatta tavuğu bile çıldırtacak derecede lezzetli. Yıllarca başka kebapçıya gitmeyi reddettim Yeşil Kapı yüzünden. Hele bir de kömür ateşinde pişirdikleri bir soğan var ki… üzerine biber ve yağ da sürüyorlar… parmaklarınızı yedirtir size.
Bu kırık dökük gecekondu o kadar popüler oldu ki, mekan dar geldi, daha geniş daha medeni bir yere taşındı. Sipariş sayısı da artınca eski tadı biraz kaçtı ama yine de gidip görün derim ben. O soğandan başka yerde yok çünkü. Yeni favorim yine yağlı pidesiyle ünlü “Recep usta”. Kıyma kebabı çatal değdi mi dağılıveriyor. Kuşbaşı kebabı ise lokum. Kesinlikle çok başarılı. Salaşlık seviyesi orta. Masa örtüsü var bir kere. Daha ne ister insan? “Alkol ister” derseniz o zaman Kebap 52’ye buyurun. Adını sahibinin 52 kg’de boks şampiyonu olmasından alan Kebap 52’de hem leziz kebabınızı yer hem de rakınızı içebilirsiniz. Kebapçı hem çok şık olsun hem de çok lezzetli olsun derseniz ben öyle bir yer bilmiyorum. Bilen varsa parmak kaldırsın!
Tahin
Tahinin burada ne işi var dediğinizi duyar gibiyim. Yazıyorum buraya, böylesini yemediniz! Tahin için bakırcılar ya da ayakkabıcılar çarşısına gitmeniz gerekiyor. Bu işi yapan birçok güzel yer var ama ben size Yeni Uğur’u tavsiye edeceğim. Yeni Uğur’un sadece tahini değil, madonna lokumu, cezeryesi de çok lezzetli. Tahinin yapılışını da seyredebilirsiniz satın alırken. O kadar taze, o kadar sıcak ki eliniz yanıyor tahin dolu şişeleri tuttuğunuzda. Pekmezi de çok başarılı. Ben ekmeksiz kaşık kaşık götürüyorum tahin pekmezi. Her Adana dönüşü başım derde giriyor kilolarla.
Muzlu süt
Hadi canım! demeyin, bana kulak verin. Kazım büfenin muzlu sütü efsanedir Adana halkı arasında. Krema kıvamında enfes bir şey. Bildiğiniz muz, yeterince şeker ve buz gibi süt blenderda karıştırılıyor. Sıradan gibi mi geldi size? Çok yanılıyorsunuz. Gidip bi için sonra konuşalım.
Ciğer
Adana’da da Antep ve Urfa’daki gibi kahvaltıda ciğer yeniyor. Sabahın köründe ciğer yapan ocakbaşılar çok popüler. Şişte pişirilen ciğer, yanında sumaklı soğan salatası, bir de lavaş . Buyurun size ayrılmaz üçlü! Sabah sabah soğan yenir mi demeyin, valla yiyin. Ciğerleri şişten çatalla değil lavaşla çıkarın. Bu işin fiyakası böyle imiş. Peki ama nerede yiyeceksiniz ciğeri? Bi dünya ciğerci var Adana’da aynı kebapçı gibi. Ben Birbiçer kebapta yedim. 10 numaraydı. Ciğerci Mahmut da tavsiye edilen ciğercilerin arasında. Ben oraya gitmedim ama metnini duydum.
Güzel Adanam yukarıda yazdıklarımın dışında şalgamı, böreği, bıcı bıcısı ve şırdanı ile de Türkiye’nin lezzet durakları arasında ilk 5’e girer. Yemek meraklısı iseniz bi hafta sonu atlayıp gidin derim.
Sevgiyle kalın,