12.5 C
İstanbul
4 Mayıs 24, Cumartesi
spot_img

İzvestiya’da ‘Erdoğanomi’ yorumu

Rusya’nın önde gelen gazetelerinden İzvestiya, Türkiye’nin enflasyonla mücadelesindeki başarısızlığının nedeninin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın izlediği ekonomik politikalar olduğunu ileri sürdü.

Gazeteci Dmitriy Migunov tarafından kaleme alınan “Türkiye enflasyonla mücadelede neden başarısız oldu?” başlıklı makalede, yaşanan ekonomi kriz mercek altına alındı.

Enflasyonun Mart 2024’te %68,5 ile Kasım 2022’den bu yana tarihin en yüksek seviyelerinden birine ulaştığına dikkat çekilen makalede, “Türkiye’de dörtnala koşan enflasyon, Merkez Bankasının aşırı sıkı para politikası izleme çabalarına rağmen artmaya devam ediyor. Artan fiyatlar hem Merkez Bankası’nın 2 başkanını istifaya zorladı hem de iktidardaki AKP’nin yerel seçimlerdeki yenilgisinin nedenlerinden biri olarak gösterildi” denildi.

Erdoğan’ın iktidarının ilk döneminde enflasyonla mücadelede başarılı olduğunu vurgulayan Migunov, 2010’lu yılların ikinci yarısından itibaren durumun yeniden kötüleşmeye başladığını belirterek, “Enflasyon önce yüzde 10’u, ardından yüzde 15’i aştı. Türk lirası sürekli değer kaybediyor” dedi.

Migunov şunları yazdı:

“Hızlanan enflasyonun ve liradaki değer kaybının nedenlerinden biri, ‘Fisher etkisi’nden elde edilen bazı sonuçlara dayanan alışılmışın dışında para politikasının önemli bir bileşeni olan ‘Erdoğanomi’ idi. Bunun özü nedir? Normalde enflasyon hızlandığında, bir ülkenin merkez bankası borç verme faaliyetini azaltmak, ekonomide ateşi söndürmek ve dolayısıyla fiyatları istikrara kavuşturmak için yeniden finansman oranlarını artırır.” 

“Erdoğanomi’de ise bunun tersi olduğunu savunan Migunov şöyle devam etti:

“Bu görüşü savunanlar, Merkez Bankasının faiz oranını artırarak enflasyonu da artırdığına inanır. Erdoğan’ın kendisi de yüksek faiz oranını ‘tüm kötülüklerin anası’ olarak nitelendirmişti. Türkler tam tersi yönde hareket ederek faizi düşürdü ve fiyat baskısı karşısında düşük tuttu. Sonuç hayal kırıklığı yarattı. Türkiye’nin iç sorunlarının uluslararası sorunlarla (Ukrayna’ya yönelik Özel Askeri Operasyon ile ilgili olaylar ve jeopolitik gerilimdeki genel artışla ilgili) yoğunlaştığı Ekim 2022’ye gelindiğinde enflasyon %85’e yükseldi.”

Gazete, Erdoğan’ın, 2020’den bu yana Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının “hiçbiri enflasyonla ve liranın çöküşüyle baş edemeyen” toplam 5 başkanını değiştirdiğini de hatırlattı. Haziran 2023’te göreve ilk kez bir kadın başkan, Hafize Gaye Erkan’ın atandığına işaret edilen makalede, “Erdoğanomi”den para politikasına ilişkin daha geleneksel görüşlere geçişle ilgili umutlar Erkan’a bağlandı. Gerçekten de Erkan, faizleri hemen keskin şekilde artırmaya başladı… Ancak bütün bunlar önemli bir etki oluşturmadı. Hatta tam tersi sonuca yol açtı” denildi.

İzvestiya, enflasyonun sadece Mayıs 2023’te %38 seviyesine indiğini, ardından tekrar yükselmeye başlayarak Erkan’ın görev döneminin sonunda yaklaşık %65’e ulaştığını belirtti.

Merkez Bankasının yeni Başkanı Fatih Karahan’a artık enflasyonun üstesinden gelmesi veya bu girişimlerde başarısız olması çağrısında bulunulmasına rağmen durumun iyileşmediğine dikkat çeken gazete, sorunun siyasi olduğunu öne sürdü. Makalede, “Merkez Bankası seçimlerden önce faizi sert bir şekilde artırmak istemiyordu. Genelde siyasetin Merkez Bankasının faaliyetlerinde ciddi etkisi var. Faizlerin düşük tutulmasının nedenlerinden biri de Erdoğan liderliğindeki AKP’nin önemli destekçilerinden biri olan inşaat sektörünün yüksek faizlerden büyük ölçüde etkilenmesi” denildi.

Bu tür politikalardan sıradan vatandaşların çok kötü etkilendiğini kaydeden Migunov, Merkez Bankası Başkanı Karahan’ın işinin kolay olmayacağını savunarak, “Daha da sert bir tavır alırsa Türkiye ekonomisinin durumuna ilişkin bir öngörüde bulunmak zor olacak. Faizle ilgili engelleme çabası durgunluğu veya depresyonu tetikleyebilir. Ayrıca fiyat artışlarını salt para politikasıyla durdurmak mümkün olmayabilir; mali yönde de bir şeyler yapılması gerekecektir” dedi.

Migunov, “2023 yılında bütçe açığı yüzde 900 artışla 1,4 trilyon liraya yani 46,5 milyar dolara ulaştı. Böyle bir mali teşvikin kaldırılması halinde Türkiye ekonomisinin geleceğini tahmin etmek zorlaşacak” diye yazdı.

Rusya’nın Türkiye’de yaşananlardan ders alması gerektiğini de kaydeden Migunov, “Türkiye örneği diğer ülkelere iyi bir ders oluyor. Rusya’da pek çok kişi, enflasyonun Türkiye’ye göre çok daha az hızlanması nedeniyle derhal agresif bir şekilde faiz oranlarını yükseltmeye başlayan Rusya Merkez Bankasının sert politikasından memnun değil” dedi.

Fuad Safarov, Moskova

Medya Günlüğü

Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, dilediği konuda özgürce yazmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Medya Günlüğü
Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, dilediği konuda özgürce yazmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

İlginizi Çekebilir

4,757BeğenenlerBeğen
666TakipçilerTakip Et
11,281TakipçilerTakip Et

Popüler İçerikler