Herkes mali durumdan bahsediyor ve GS’nin FB’yi nasıl geride bıraktığını anlatıyor…
Ben de rahmetli Uğur Mumcu’yu hatırlıyorum; bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmanın bu kadar yaygınlaşması toplum adına insanı üzüyor.
Mali durumu incelemek için önce sponsor kalitesine bakmak lazım. GS’nin Chobani ve Adidas kalitesinde sponsoru yok. Çok önemli çünkü bu tür sponsorlar marka bilinilirliğini ve piyasa değerini artırıyor.
KAP’ta rakamlar var, üç aşağı beş yukarı aynı ama tek fark FB 10 yıldır şampiyon olmazken, GS son üç yılın resmi şampiyonu. Yani bu mali tablolar Fenerbahçe’nin çok “başarısız”, GS’nin çok “başarılı” olduğu döneme ait.
Yine özellikle GS’li taraftarların ve medyanın dediğine göre FB amatör branşlara 100 milyon euro harcıyor ki bu tutar neredeyse GS’nin futbola harcadığı paraya eşit. Ekonomik gücü FB ile eşit hatta güçlü olan her alanda rakibini geçmek ister, yani burada bir çaresizlik var.
Başka bir mesele salon konusu: Yıllardır yapmak istediklerini söylüyorlar ama yapamıyorlar.
GS son 15 yılda FB’den sekiz kere fazla Şampiyonlar Ligi’ne gitti, aşağı yukarı 400 milyon euro yapar ama buna rağmen Riva ve Florya’yı satmak zorunda kaldı.
Oysa FB tek gayrimenkul satmadı. Ataşehir, Kolej Arazisi, Kayışdağı hepsi duruyor.
Çünkü mali olarak GS taraftarı başarıya odaklı, FB taraftarı ise başarıdan bağımsız istikrarlı destek sağlıyor.
Salonu olmayan, amatör branşlara yatırım yapamayan, stadını yapamamış, son 15 yılda FB ile yarışmak için tüm gayrimenkullerini satmış bir organizasyonun FB’den daha çok gelir elde ettiğini söylemek ciddiye alınacak bir iddia değildir.
***
Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:
