Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu, gazetecilere yönelik tehditlerin hukukta bulunmayan, her an bir gazeteci cinayetine yol açacak kadar tehlikeli bir özgürlük olduğu uyarısında bulundu.
TGC açıklaması şöyle:
“Siyasetçilerin gazetecileri hedef gösterme, fiziksel saldırıya uğramalarına neden olma, işten atılmalarına yol açma, medya organları izlenmesin diye kampanya yapma, fotoğraflarını yayınlayarak içinde ‘kurşun’ kelimesi kullanılan paylaşımlar yapma özgürlükleri olduğunu görüyoruz. Hukukta olmayan bu özgürlük, her an bir gazeteci cinayetine yol açacak kadar tehlikeli bir özgürlüktür. İktidar ortağı MHP yöneticileri, meslektaşlarımızın can ve iş güvenliğini hedefe koyan açıklamalarına her gün bir yenisini eklemektedir.
Gazetecilerin görevi yurttaşların haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkına hizmet etmektir. Siyasi cinayetlerin gerçek yüzünün araştırılması da bunlardan biridir. Sinan Ateş cinayeti ve davasıyla ilgili haber yapan meslektaşlarımızın MHP yöneticileri tarafından düzenli tehdit edilmesi suçtur.
Son olarak Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Burak Kılıç, Sinan Ateş davasını takip eden gazeteciler İsmail Saymaz, Timur Soykan, Barış Terkoğlu, Alican Uludağ ve Erk Acarer’i hedef alan bir açıklama yaptı. Burak Kılıç gazetecilerin fotoğrafları ve isimleri bulunan görseli paylaşarak, “Bizler AB ve ABD fonlarının doldurduğu dolma kalemler değiliz, bizler kurşun kalemleriz. Kurşun kalemlerin de bir gün galip geleceğini mutlaka göreceksiniz” dedi.
Bu paylaşımı kınıyor, yargıyı ve İçişleri Bakanlığı’nı göreve davet ediyoruz. Siyasetçilerin gazetecileri tehdit etmesi suçtur. Bu tehditlerle ilgili önlem alması gerekenlerin hiçbir şey yapmaması da suçtur. Gazetecilerin de tüm yurttaşlar gibi can ve iş güvenliklerinin korunması gerektiğini hatırlatıyor; tehdit edilen tüm meslektaşlarımızla dayanışma içinde olduğumuzu kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.”
(TGC)