Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Üyesi, Sürekli Basın Kartı sahibi Gül Sökmen 28 Ağustos 2025 Perşembe günü vefat etti.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Gül Sökmen’in vefatının ardından bir başsağlığı mesajı yayınladı.
TGC’nin mesajı şöyle:
“Üyemiz Gül Sökmen’in vefatını üzüntüyle öğrendik. Gazetecilik mesleğine uzun yıllar başarıyla hizmet eden Gül Sökmen’in ailesinin, yakınlarının ve basın topluluğumuzun acısını paylaşıyor, başsağlığı ve sabır diliyoruz.”
“Futbolcular bana saygılıydı”
Sökmen, meslekte karşılaştığı zorlukları socratesdergi.com‘a 2019 yılında şöyle anlatmıştı:
“Bana ‘Türkiye’nin ilk kadın spor muhabiri’ diyorlar ama benden önce çok var. Ben sahaya inen ilk kadın futbol muhabiriyim. Greve katıldığım için Dünya’dan kovulduktan sonra Türk Spor, Olay Spor gibi dergilerdeydim. 1982’de Milliyet’e geçtim. 1987’de Mehmet Barlas -ki adamın kafasına yanlışlıkla yemek tepsisi geçirmiştim- beni kendi ekibiyle birlikte Güneş‘e götürdü. 1991’de sendikal faaliyetlerden yine kovuldum.
Milliyet geri çağırdı. İki sene sonra Interpress‘e geçtim; Hey ve Hello ergilerinde de yazdım. Sonra Show’un basın grubuna geçtim ve orada da emekli oldum.
Zorluk çektim mi, evet çektim. Beşiktaş muhabiriyken herkes haber atlatıyordu bana çünkü soyunma odasına giremiyordum. Şeref Stadı’nda az sürünmedim… Felaketti; donarak, titreyerek sağa sola yalvarırdım haber almak için. Hatta rahmetli Onur Belge’ye yine bir gün haber olup olmadığını sorduğumda “Sıkıysa girsene içeri” demişti. Nasıl gireyim?
Bir gün Erdoğan (Arıca) bana söylemişti, soyunma odasında bir kavga olmuş. Yazdım haberi, ertesi gün Hürriyet’in spor servisi birbirine girmiş “Bacak kadar kız size haber atlatıyor” diye. Futbolcular bana karşı saygılıydı, gazeteci arkadaşlarım arasında bazen böyle kıskançlıklar olabiliyordu.
Trabzonspor-Galatasaray kupa maçı vardı İnönü Stadı’nda. Elektrikler gitti, o sırada yakın arkadaşım, gazeteci Ümit Aktan soyunma odasına gideceğini söyledi. Ben de gitmeye karar verdim koridora kadar. Büyük Mehmet’le (Oğuz) konuşurum diye düşünüyorum, kadro dışıydı o ara. Işıkların yarısı yanmıyor, Trabzonsporlular nasıl fark ettilerse beni o arada “Abla buraya, yumruk havaya!” diye inlemeye başladı stat! “Hayatta” dedim “ben o yoldan yürümem bir daha.”
Kimdir?
1949 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsü’nden mezun oldu. Mesleğe 1974 yılında Dünya gazetesinde başladı. Türk Spor Ajansı, Milliyet gazetesi ( Tele Magazin ve Hey dergileri),Güneş Gazetesi, İnterpress Hello Dergisi, Show Basın Grubu, Telestar Dergisi ve Gazete Kadıköy’de görev yaptı. Almanca biliyordu. Sürekli Basın Kartı taşıyordu.
***
Medya Günlüğü sosyal medya hesapları: