Galatasaray, Milli aradan önce aldığı Gazişehir galibiyetiyle birlikte araya moralli girmişti.
Takımın araya eksiksiz girmesi, yeni transferlerin adaptasyonu ve son dakikada gelen Ndombele transferi ile farklı bir oyun şablonunun olacağından emindim. Bu sezonun kadrosu büyük oranda Avrupa arenasında başarı için kurulmuş, bana soracak olursanız iddialı bir kadro yapılanmasına şahit olduğumuzu söyleyebilirim.
Şampiyonlar Ligi başka bir arena. Organizasyonun başlangıcından, sahaya çıkana kadar bambaşka şeyler düşünüyor ve hissediyorsunuz. Galatasaray’ın genlerinde de, bu durumun taraftarından, yöneticisine, yöneticisinden, futbolcusuna kadar herkeste aynı psikolojik etkiyi yaptığını söyleyebilirim. Maç öncesinde yapmış olduğum analizlerde, Okan Buruk, doğru kadroyu oluşturursa zorlanacağımızı düşünmüyordum. Maç öncesi kadroları gördüğüm zaman sahaya yansıyacak oyun şablonunu merak etmiştim çünkü Kopenhag bizim ligimize ters gelen bir takım. Sabırla bekleyen, topu rakibe bırakıp sadece hata kovalayan bir yapıdalar.
Maçın başlama düdüğünden sonra oyun ilk yarım saatte tam beklediğim şekilde ilerledi. Oyunu önde oynayan, rakibini alan baskısı ile çıkarmayan, ikinci bölgede rakibini karşılayan bir Galatasaray izledik. Futbol şansı Galatasaray’ın yanında olsaydı ilk yarı sonunda Buruk’un öğrencileri 3-0 önde olacaktı. Galatasaray, sezonun en iyi oyununu ortaya koydu diye düşünüyorum.
Analizimin başında da belirttiğim gibi, bu arena “kurtlar sofrası” gibidir. Bulduğunu atacaksın. Devre arasında yapmış olduğum analizlerle oturdum yeni bir formasyon ve 11 yarattım. Merkezde Kerem Demirbay-Sergio yaparak ikinci bölgeyi daha sağlam bir şekilde değiştirdim. 10 numaraya Ziyech’i aldım, Mertens-Tete değişikliği ile ikinci hamlemi de tamamladım. Sol tarafta da Kerem Aktürkoğlu-Zaha değişikliği yaptım. Bu oyuncular tam da bu arena için alındı.
Avrupa kulvarında “daha güçlü” oyuncularla oynamak zorundasınız. Burası duygusallık kaldırmaz. Okan Buruk’un 65 dakika Kerem’i neden sahada tuttuğunu merak ediyorum. Oyuna erken müdahale etse, maç 65. dakikada 2-2 olabilirdi. Gelen değişikliklerle oyunun bütün yönü Kopenhag’ın ceza sahasına döndü.
Bu dönüş Galatasaray’a çok şey katacak. Bayern Münih hariç grubu gerçekten denk görüyorum. Kopenhag, Türkiye’de hiçbir takıma denk olarak rakip değil. United ise eski United değil. Akılcı ve daha sakin, planlı oyun şablonu ve doğru oyuncu seçimleri, zamanında yapılacak değişikliklerle Galatasaray bu gruptan çıkar diye düşünüyorum.
Her şeye rağmen puanla başlamak avantaj. Takımın ön hattı Zaha-Ziyech-Tete-İcardi olmak zorunda. Rotasyonda ise, Kerem, Mertens, Kerem Demirbay ve Ndombele, gibi isimler beklemeli. Yapılacak tek değişiklik, maç kondisyonu aldığı zaman, Ndombele-Sergio değişikliği olabilir.
Ek olarak bu maç bana, savunma kurgusu 3’lü de olsa, 4’lü de olsa Davidson Sachez diye adeta bağırdı. Nellson, mental olarak düşük görünüyor. Biraz dinlenmeli diye düşünüyorum.
Sonuca rağmen geri dönüşten memnunum. Bu grupta çok farklı şeyler olacaktır. Peki sizce, Galatasaray neler yapacak?..