Galatasaray ligde ve Avrupa’da dolu dizgin devam ederken Molde galibiyeti ile ikinci maç öncesi avantajlı konuma gelerek biraz da olsa rahatlamıştı. Takımın zorlanmadan kazanacağını düşünsem de, Molde’nin fiziksel olarak daha diri oluşu maçı tam tersi bir noktaya çevirdi.
Başlama düdüğünden önce Galatasaray adına yapmış olduğum analizlerde kadronun bir iki isim dışında doğru olduğunu söyleyebilirim. Kadro bir yana, Okan Buruk bu sezon elinin de genişlemesiyle başka şeyler ortaya çıkarıyor. Kayseri maçından bu yana 3+2 sistemini hemen hemen her maç deneniyor.
“Build up”ta yani oyun kurulumunda Galatasaray’ın her iki stoperi de açıılyor, araya merkezden bir oyuncu atıyordu. Kayseri’de bu isim Oliviera olurken, bu maçta ise Kerem Demirbay’dı. Bu kurguda bekler iyice kanada açılıyor, kanattan ise Lucas’ın yanına bir destek geliyor. O destek Kerem Aktürkoğlu’ndan. Tete ise alışık olduğu rolde kanat forvet olarak Mauro’yu ikileyecek, arkalarında da Dries Mertens olacaktı. Galatasaray’ın “gegenpress”i (karşı pres) bu kadar net oynamasının sebebi bu formasyon.
Molde dersine iyi çalışmış olacak ki, takımın gol haricinde ilk yarı özelinde organize bir atağına şahit olamadım. Bunun temel sebebi ise, bu maç adına Kerem Aktürkoğlu’nun merkezde Lucas’ı yalnız bırakması. Hal böyleyken Molde oyunu çok çabuk ele alarak sistemini oturttu. Savunmasına ve skora güvenen Galatasaray ise rakibi üstüne çekerek atak bekledi.
İkinci yarıya başlarken amaç taktiksel değişikliklerle biraz daha baskın olarak oyunu çift forvete döndürmekti. Bu olmasa bile, ilk anlatılan kısım ikinci yarının ilk çeyreğinde daha net hissedildi. Okan Buruk’un aklının Ziyech ve Zaha ile oluşacak taktikte olduğunu düşünüyorum. Zira ikinci devrede İcardi’ye top gitti mi, inanın hatırlamıyorum. Okan Buruk’un en büyük özelliği garantici olması.
Galatasaray Molde’ye karşı açık oynamayı tercih etse skoru çok rahat alırdı. Okan Hoca’nın takımın lig temposu ve yorgunluğunu da gözeterek başka bir şey çıkardığını düşünüyorum. Kerem Aktürkoğlu kaçırdığı pozisyonda köşeye değil de kaleye gitse, maç 2-0 olacak ve bambaşka bir senaryo izleyecektik.
Topu alıp dikine gidebileceği yerde o kadar köşeye sıkıştır… Oyunu değerlendirmekten ziyade, bu takıma Avrupa için bir stoper, bir de 8 numara için tekliflerin acilen bitmesi gerekiyor. Transferlerin kadroya gelişinden sonra oyun çok iyi oturacak. Bu noktada önemli olan ülkemiz için kazanmamız. Umuyorum ki, diğer temsilcilerimiz de haftayı puanla kapatırlar. Peki sizce, neler olacak?..