Cuma, 4 Tem 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Günlük

Filistin adı nereden geliyor?

Medya Günlüğü
Son güncelleme: 14 Haziran 2025 00:34
Medya Günlüğü
Paylaş
Paylaş

Mısır hiyerogliflerinde P-r-s-t olarak geçen Peleset isminin, Mısır’ın yirminci hanedanlığında M.Ö. 1150’lerdeki belgelerde komşu halk ve topraklar için kullanıldığı görülür.

İlk olarak Medinet Habu Tapınağı’ndaki metinlerde beliren Peleset ismi, kendisini III. Ramses iktidarlığındaki Mısır’ı işgal eden bir deniz kavmi olarak gösterir. M.Ö. 8. yüzyılda III. Adad-nirari’den bir asır sonra II. Sargon’a kadar Asur kayıtlarında bu bölge için Palaştu veya Pilistu ismi kullanıldığı görülür. Hem Mısır hem Asur kaynakları, bu ismin kullanıldığı toprakların sınırlarından bahsetmemektedir.

Bugünkü anlamıyla Filistin terimi ilk olarak M.Ö. 5. yüzyılda Antik Yunanistan’da kullanılmış. Herodot, Tarihler kitabında “Suriye’nin bölgesi Palaistine” yazmıştır; bu kitap, Yehuda Dağları’nı ve Ürdün Vadisi’ni içinde barındıran Filistin topraklarını açıkça tanımlayan ilk tarihi çalışmadır. Yaklaşık bir asır sonra Aristoteles, Meteoroloji isimli eserinde benzer bir tanımlama yapıp “Filistin’de bir göl vardır, öyle ki eğer bir insan veya canavar içine atılırsa su üstünde süzülür, batmaz, bu söylenen doğrudur. Dediklerine göre bu göl o kadar acı ve tuzludur ki içinde balık yaşamaz ve giysilerinizi suya batırıp silkelerseniz temizlenir” demektedir; uzmanlara göre Aristoteles Ölü Deniz’den bahsetmektedir.

Polemon ve Pausanias gibi sonraki yazarlar da aynı bölge için bu ismi kullanmış. Sonraki dönemlerde Ovidius, Tibullus, Pomponius Mela, İhtiyar Plinius, Dio Chrysostom, Statius ve Plutarkhos gibi Romalı yazarların yanı sıra, Philon ve Josephus gibi Romalı Yahudi yazarlar da aynı ismi kullanmaya devam etmiş. Eserlerini Yunanca yayınlayan Romalı yazar Strabo gibi bazı diğer yazarlar ise bu bölge için Koele-Suriye adını daha uygun bulmuş. Resmi vilayet adı olarak ilk defa 135 yılında Roma yetkilileri tarafından, Bar Kohba İsyanı bastırıldıktan sonra Yahudiye, Celile ve Aşkelon gibi komşu şehirleri içine alan bölgeye Suriye Filistini adı verildi; uzmanlara göre bunun sebebi topraklarla Yahudilerin duygusal bağını kesmekti.

İbranice peleşet ismi Sami dillerinde p-l-ş kökünden gelip “bölmek, içinden geçmek, yığınla gelmek, kapsamak veya işgal etmek” anlamlarına gelir ve bir ihtimal içinde “göçmen” veya “işgalci” anlamı barındırır.

Türkçeye Filistin olarak tercüme edilen bu kelime Tanah’ta “Filist” adıyla 250’den fazla kez kullanıldı. Tevrat’ta ise 10 kere kullanılan bu bölge isminin sınırları tanımlanmıyor. Tanah’ın tarihsel kitaplarında 200’den fazla kullanılan bu bölgenin ismi en çok Hakimler kitabı ve Samuel kitaplarında geçiyor ve güneydeki sahiller olan Yehuda Krallığı’nın batısını ifade ediyor.

Bizans İmparatorluğu döneminde, bölgenin tamamına (Suriye Filistini, Samarya ve Celile) Palaestina denmekteydi ve bu alan Palaestina I ve Palaestina II olmak üzere iki alt bölgeden oluşmaktaydı. Bizanslılar, Negev, Sina ve Arap Yarımadası’nın batısını kapsayan bölgeye Palaestina Salutaris veya bazen Palaestina III demekteydi.

Arapçada Filistin kelimesi için Filistin, Filastin veya Falastin denir. Moşe Şaron’un yazısına göre, Araplar Büyük Suriye’yi 7. yüzyılda ellerine geçirdiği zaman, Bizanslıların koydukları isimleri kullanmaya devam etti. Dolayısıyla Filastin kelimesinin kökeni Roma ve Semitik İbraniceden geliyor. Jacob Lassner ve Selwyn Ilan Troen, Jund Filastin isimli çalışmasında olaya daha farklı yaklaşır.

Avrupa’da bu bölgeye “Filistin” denmesinin kabul edilmesi Avrupa Rönesansı’na denk gelmektedir. Osmanlı İmparatorluğu’nun çökmesinin ardından İngilizler bu bölge için Filistin adını tekrar canlandırmıştır ve burada Filistin Mandası kurulmuştur.

Kaynak: Wikipedia

Not: Bu yazı Medya Günlüğü’nde daha önce yayınlanmıştır.

İlgili yazı:

Cenevre Sözleşmesi paramparça

***

Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:

X

Bluesky

Facebook

Instagram

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
Önceki Makale 10 soruda Los Angeles olayları
Sonraki Makale Medyanın çöküş dönemi

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

GünlükManşet

10 Soruda matruşka

Medya Günlüğü
4 Temmuz 2025
GünlükManşet

Bir mühendislik harikası

Medya Günlüğü
4 Temmuz 2025
EditörGünlük

Nihat Genç hayatını kaybetti

Medya Günlüğü
4 Temmuz 2025
EditörGünlük

TGC’den RTÜK açıklaması

Medya Günlüğü
4 Temmuz 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?