Çok farklı yaşlardan ve mesleklerden kadınların katıldığı Feminist Gece Yürüyüşü bu sene de Taksim Meydanı’nda yapılamadı.
Kadınların Taksim Meydanı’na çıkmasını engellemek için Saat 14.00 itibarıyla Taksim ve Şişhane metro istasyonları kapatıldı. Ayrıca Karaköy’den Tünel Meydanı’na çıkan tramvayın seferleri de durduruldu. İstiklal Caddesi’nin farklı bölgelerine ve caddeye çıkan sokaklara polis barikatları kuruldu.
Yürüyüş saat 18.30’da Tel Sokak’ta başladı. Buradan Sıraselviler Caddesi’ne yüründü. Bu esnada “Kadınlar Birlikte Güçlü”, “Korkmuyoruz, susmuyoruz, ihanet etmiyoruz” sloganları atıldı.
Çevirmen Hülya Osmanağaoğlu, ilk yapıldığı tarihten bu yana tam 22 yıldır yürüyüşe katılan kadınlardan biri.Osmanağaoğlu, Alandaki büyük coşkuya işaret ederek şöyle dedi:
“Toplumsal psikolojinin kötü olduğu günler geçiriyoruz. Böyle bir zamanda feminist gece yürüyüşüne geldiğimizde hayatımızı değiştirebiliriz, özgürlüğümüzü kazanabiliriz diye düşünüyoruz. Bu bizi çok mutlu ediyor.”
27 yaşındaki Işıl Ergincan ise DW Türkçe mikrofonlarına Sıraselviler Caddesi’ne ulaşmak için yaklaşık iki saat yürümek zorunda kaldığını anlattı: “Yine ara sokaklarda olduğumuz için mutsuzuz aslında. Sürekli sıkıştırılıyoruz ve buraya gelene kadar çok vakit kaybediyoruz yollarda.”
Sürdürülebilirlik uzmanı olarak çalışan Ergincan’a göre 8 Mart yasakları, pek çok kadının yürüyüşe gelmesini engelliyor. Ergincan, olası polis şiddetinin caydırıcı bir etkisi olduğunu belirterek cümlelerini şöyle sürdürdü: “Bunlar üzücü yanları ama bir arada olmak da çok mutlu eden bir şey. Her sene sadece eylemde görüştüğümüz arkadaşlarım var. Onlarla burada, eylemde tanıştım. Bir arada olmak ve güç bulmak iyi geliyor.”
“Kendimi kadınlar ve LGBTI+’lar arasında çok iyi hissediyorum” diyen 24 yaşındaki Aleyna Deniz, üçüncü kez gece yürüyüşüne gelmiş. Düşüncelerini şu ifadelerle aktardı: “Bugün birleşip bir güç oluşturuyoruz. Yaşadığımız baskıları bir kenara bırakıp burada yan yana duruyoruz. Bugün burada, ayrımcılıkların ve adaletsizliklerin karşısında duruyorum.”
Yürüyüşte Gazze’li kadınlar da unutulmadı. Dayanışma mesajları verildi ve “İsrail’e boykot Filistin’e özgürlük”, “kınamak yetmez ticareti kes” sloganı atıldı.
Sıraselviler Caddesi’ndeki buluşmanın ardından Cihangir Otoparkı’na yüründü. Burada okunan basın açıklamasında, kadınların hakları için mücadeleye devam edeceği vurgulandı.
Kadınların barınma krizinden, işsizliğe kadar farklı alanlarda yaşadığı sorunların derinleştiğine dikkat çekildi. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Resmi olmayan verilere göre 2023’te de 300’ün üzerinde kadın erkekler tarafından öldürüldü. Sadece iki gün içinde 9 kadın ya evlilik içinde ya boşanmaya çalışırken ya boşandıktan sonra uzaklaştırma kararına rağmen katledildi. Biz erkek şiddetini, şiddetin engellenmeyişini, erkek egemenliğini bir toplumsal sistem olarak ele alıyoruz. Kolluğun görevini yapmadığını, 6284’ün etkin uygulanmadığını, hakimlerin cinsiyetçi yargılamalarını, devlet sığınaklarının yetersizliğini gündeme getiriyoruz. Mevcut siyaset ise kadınların güçlenmesini, eşitlenmesini ürkütücü buluyor ve aileyi güçlendirmede ortaklaşıyor. Ürksünler zaten, çünkü bize eşitlik, özgürlük yoksa onlara da huzur yok.”
Son yıllarda iktidar partisinin kadın hakları alanındaki baskılarına rağmen kadın hareketinin etkisinin ve popülerliğinin arttığı görülüyor. Bu seneki kalabalık da Türkiye’de kadın hareketinin günden güne güç kazandığını gösterir nitelikteydi.