Ekonomistler, Amerikan dolarının Türk lirası karşısında bir günde yüzde yedi değer kazanmasını, “sorunların halının altına süpürülmesine” bağlıyor.
Ekonomist Mahfi Eğilmez, “Ne oldu da dolar kuru uçtu” başlıklı yazısında şu değerlendirmede bulundu:
“5 Mayıs tarihli yazımda şöyle yazmıştım: “Siyasal iktidar, çeşitli hamlelerle bu feci enkazı seçime kadar gizlemeyi başardı. Pek çok kişi durumun iyi olduğunu sanıyor. Eğer iktidar el değiştirirse yeni gelenler bu feci tabloyu devralacak. Ve eğer bu durumu halka anlatmayı başaramazlarsa enkazı onların yarattığı sanılacak. Eğer iktidar değişmezse, tarihimizde ilk kez bir siyasal iktidar kendi kendisine büyük bir enkaz devretmiş olacak.
Aslında bugün gelinen aşamada, zembereğin boşalmasıyla birlikte, dolar kuru, normal düzeyine geldi. Buradaki kritik mesele bugün gelinen aşamanın gelinmesi gereken aşama olup olmadığı meselesi. Eğer ekonomi politikası ne pahasına olursa olsun seçim kazanmak amacıyla bu şekilde popülist yaklaşımlarla yürütülmeseydi ne enflasyon ne de kur böyle bir oynaklık içinde olmayacaktı. Bu yanlış ama popülist olduğu için oy getirici siyasetle seçim kazanıldı ama tarihte belki de ilk kez bir iktidar kendi kendine enkaz devretmiş oldu. Yeni kitabım Fon’un kapak yazısında bir Çin atasözü var: ‘Kara gömülen ceset yazın ortaya çıkar.’ Yaz geldi…”
Ekonomist Oğuz Oyan’ın DW Türkçe‘de yer alan değerlendirmesi şöyle:
“Normalde eğer bu iktidar enflasyonu azdırmamış olsaydı ne kur bu kadar yükselirdi ne enflasyon. Yüzde 30’un altında bir enflasyonla 12 13 lirayı aşmayan bir kur olurdu. Ama bütün bunlar, bu yanlışlıklar yapıldıktan sonra şimdi hala yüzde 40 düzeyinde bir enflasyonumuz var. Dolayısıyla şimdi bu telafi mekanizması çalışıyor. Yani 25-26 liraya kadar bu enflasyona uyum süreci devam edecektir. 26 liradan sonrası reel olarak TL’nin aşındığı bir evre olur.”
Prof. Dr. Sinan Alçın’a göre de üç aylık bir perspektifte dolar kurunun 26-27 liralara kadar yaklaşabileceğini söylemek mümkün. Ancak bugünkü güçlü hareketi bundan sonraki bir iki ay boyunca her gün aynı biçimde beklememek gerektiğini ifade eden Alçın, bunun özellikle bireysel yatırımcı açısından dikkatli olunması gereken bir süreç olduğunu vurguladı.
BBC Türkçe‘de yer alan habere göre ise, İngiltere’deki InTouch Capital Markets veri şirketinin kıdemli döviz analisti olan Piotr Matys, TL’de görülen keskin değer kaybının kurun daha serbest hareket etmesine izin verileceğinin sinyali olduğunu söyledi.
Reuters’a konuşan Matys, kurun yüksek enflasyon ve düşük faiz politikasına uyum sağladığını aktardı.
Commerzbank’ın kur araştırma masasının başında bulunan Ulrich Leuchtmann ise yine Reuters’a yaptığı açıklamada oluşan tablonun “TL krizinin başlangıcına benzediği” tanımını yaptı.
Leuchtmann, “Eğer herhangi bir kalıcı değişiklik görmezsek Türkiye devalüasyon ve yükselen enflasyon sarmalında kalabilir, bunun da nerede biteceğini görmek güç olur” diyerek TL’nin gerçek değerini hesaplamanın zor olduğunu aktardı.