Pazartesi, 13 Eki 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe Yazıları

Cumhuriyete serinkanlı bakış

İnan Özbek
Son güncelleme: 27 Ekim 2023 00:29
İnan Özbek
Paylaş
Paylaş

Son yıllarda devlet katındaki Cumhuriyet kutlamaları içerik ve coşku açılarından zayıflamış olsa da, çoğu kişinin bireysel anlamda Cumhuriyete karşı hassasiyeti artmış, onu sahiplenme bilinci eskisine oranla daha güçlenmiş, çok daha büyük bir önem atfedilmeye başlanmıştır.

Toplumumuzun, ideolojik açıdan Cumhuriyetin kendisini temsil etmediğini düşünen, onu içselleştirmemiş olan ve bu düşünceleri ifade özgürlüğünün sınırlarına ilişkin; “Diğer kişileri ve kamu otoritesini rahatsız eden ve hatta sarsan düşünceler, başkalarının haklarına ve özgürlüklerine dokunulmadığı sürece ifade özgürlüğünün kapsamı içerisindedir” şeklindeki evrensel kural çerçevesinde değerlendirilebilecekse de, birçok insanımızdaki yoğunluğu git gide artan Cumhuriyet sahiplenmesinin kökeninde ne var acaba?

Konjonktürel olarak resmi hassasiyetin azalmış olduğu düşüncesinin yarattığı sahipsizlik duygusu mudur söz konusu farklılığın sebebi? Yoksa elde edebilmek için bedelini ödemediği, kendisine altın tepside bir armağan olarak sunulan Cumhuriyeti kolay kazandığı ve aynı biçimde kolayca şekil değiştirebileceği ya da onu kaybedebileceği düşüncesi midir bu hassasiyetin nedeni?

Nedeni her ne olursa olsun, çoğu kimsede artan Cumhuriyet sevgisi ve son dönemlere kadar resmi törenlerin ağırlığını oluşturduğu Cumhuriyet kutlamalarının merkezinin sivil alana kaymış olması son derece sevindirici olmakla birlikte, tam da bu noktada sorulması gereken önemli bir soru var kanımca: Hepsi bu kadar mı?

Cumhuriyeti kutlarken evimize, iş yerimize bayrak asmamızdan yahut marşlar söylememizden geriye ne kalmaktadır, Cumhuriyeti yüceltmek ve Cumhuriyetçiliğimizin içini doldurabilmek adına yapabileceğimiz başka şeyler yok mudur?

Kuşkusuz ki vardır; gerçek bir erdem olan Cumhuriyeti sahiplenişimizde, Mustafa Kemal’e atfedilen; “Vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır” sözü bizler için çok çok önemli bir rehberdir aslında.

Yaptığı işi layıkıyla yapmayan, her daim görünmez bir canavar olarak sistemi suçlama kolaycılığına kapılan, “Böyle gelmiş böyle gider” diyen, kurallara uymayan, her durumda bencilce davranan, topluma karşı yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmeyen, mesela vergisini eksik ödeyen birinin Cumhuriyetçiliği gerçekçi olmayacak ve şekilcilikten ibaret kalacaktır.

Oysa ki; her ne iş yapıyorsa onu iyi yapan, örneğin iyi bir öğretmen ya da iyi bir memur olan, doğru bir esnaf, iyi bir öğrenci olabilen, yaptıklarına anlam katabilen, kurallara ve başkalarının haklarına saygılı davranan ayrıca; siyasi tercihini yaparken olayları tartan, ülke meselelerine kafa yoran, düşünme zahmetine katlanabilen bireyin Cumhuriyetçiliği şekilcilikten uzak, anlamlı, samimi ve saygı değer olacaktır.

Cumhuriyet coşkumuzun saman alevi misali parlayıp sönen bir ateş olmaması, sıfır toplamlı bir eğlence, adeta bir karnavaldan ibaret kalmaması, Cumhuriyete değer katan, kalıcı ve gerçekten değerli izler bırakabilmesi için, üzerimize düşeni hakkıyla yapmalıyız ki, ancak ondan sonra alnımız açık bir biçimde “Bizler cumhuriyetçiyiz” diyebilelim.

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
Yazanİnan Özbek
Takip et:
İstanbul Üniversitesi'nden mezun. Uzun yıllar bankacılık ve finans sektöründe çalıştı. Ekonomi tarihi ve teorileri alanlarında derinleşmeye çalışmakla birlikte, güncel ekonomik gelişmeler hakkında da fikir yürütme çabasında.
Önceki Makale Erdoğan’ın açıklamasının şifreleri
Sonraki Makale Meclis neden cuma açıldı?

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

EditörKöşe Yazıları

“Guggenheim Etkisi”

Emre Dilek
12 Ekim 2025
EditörKöşe Yazıları

Beyin yeniyi mi sever eskiyi mi? 

Dr. Nevin Sütlaş
12 Ekim 2025
Köşe Yazıları

Gazze’de Trump ve Erdoğan’ın “kırılgan ateşkesi…”

Aydın Sezer
11 Ekim 2025
Köşe Yazıları

Görünmeyen kafeslerimiz…

İnan Özbek
10 Ekim 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?