Güce tapan Amerikan siyasetinde portakal saçlı ve fondötenli taçsız kral Donald Trump ikinci dönemine başladı ve Washington’daki Big Mac satışları ikiye katlandı.
Kaybeden Demokratları terkedip Trump’ın kucağına oturanların arasında teknoloji dünyası ve onun milyarder kahramanları hepimizin hayatını etkilediği için ön plana çıkıyor.
Bunun en belirgin örneklerinden biri geçenlerde Meta‘nın, yani Facebook‘un ve Instagram‘ın patronu Mark Zuckerberg’in içerik gerçekliğini denetlemeye son vereceğini, sansür miktarını önemli ölçüde azaltacağını ve tüm platformlarında daha fazla siyasi içerik olacağını açıklaması oldu. Bu da Trump’ın ve aşırı sağcı trollarının Meta platformlarını her gün kullanan 3,3 milyar kişiye doğrulukları kanıtlanmamış kendi gerçeklerini pompalamaları ve beyin yıkamaları demektir. Özellikle güney yarımkürede Facebook internettir.
İster çevrimiçi ister çevrimdışı Meta nereye doğru giderse dünya da oraya doğru gider. Meta‘nın direksiyonu sert bir şekilde sağa doğru kırdığı kesindir. Bunun platformdaki yalan, öfke, korku ve nefreti herkese sınırsız bir biçimde bulaştırma potansiyelinin olduğu ve gerçeklerin olmadığı bir dünyaya yol açacağı da öngörülebilir.
Zuckerberg’in MAGA (Amerika’yı tekrar büyük yap) şapkasını takması Trump’a duyulan korku ya da saygıdan değil, küresel problemleri şirketlerin çözebileceğine inanan ve bu yüzden oligarkları hazmeden küreselleşen Amerikan kültüründen gelmektedir.
Sekiz yıl Kaliforniya valiliği, sekiz yıl da ABD başkanlığı altında yaşadığım ve bu yüzden iyi tanıdığım ispiyoncu kötü artist Ronald Reagan”Devlet çözüm değil problemdir” derdi. Rüzgarlar şimdi şirketleri çözüm merkezine koyan yönden esiyor. Modern oligarşi çağına hoş geldiniz. Sosyal devletiniz yoksa altta kalanın canı çıksın.
Broligark deyimi “bro” (kanka, dost) ve “oligark” (ekonomik gücüyle politik ve sosyal alanları etkileyen kişi) kelimelerinin birleşiminden türetilmiş. Geleneksel oligark modelinin ötesine geçen bu yeni güç figürleri yalnızca ekonomik varlıklarıyla değil, sosyal medya üzerindeki etkileri, teknolojiye olan hakimiyetleri ve popüler kültürdeki varlıklarıyla da tanımlanıyor. Bunlar teknoloji, ekonomi ve siyaset dünyasını gittikçe daha fazla şekillendiriyorlar.
Broligarklar genellikle teknoloji ve medya alanında büyük başarılara imza atmış, aynı zamanda yakın bir iletişim tarzıyla halkın sempatisini kazanmış bireylerdir. Broligark’lar yalnızca güç sahibi değil, aynı zamanda ulaşılabilir ve halkla başarılı etkileşim kurabilen figürlerdir.
Elon Musk, Mark Zuckerberg ve Jeff Bezos gibi isimler teknolojiye yön vererek ekonomik ve sosyal dönüşümlere öncülük ederler. Kendi sosyal medya platformları aracılığıyla halkla doğrudan iletişim kurabilirler. Bu onlara geleneksel medyayı atlayarak kendi hikayelerini anlatma gücünü verir.
Halkın gözünde birer dost ya da arkadaş gibi görünmeyi başarırlar. Komik paylaşımlar, anekdotlar, sıradan insanlarla iletişim ve popüler kültüre dair referanslar bu algıyı pekiştirir.
Sadece yerel değil, küresel düzeyde etkileri vardır. Ürünleri, hizmetleri ve fikirleri dünyanın dört bir yanında yankı bulur.
(Prof. Dr. Mehmet Ali Çiçekdağ, tasam.org)
Makalenin devamını okumak için tıklayın
Görsel: elnuevodario.com
İlgili yazı: