Cuma, 4 Tem 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Serbest Kürsü

Brezilya’da kimler yaşıyor?

Metin Gülbay
Son güncelleme: 4 Ağustos 2024 00:01
Metin Gülbay
Paylaş
Paylaş

Joao di Barush, Vicente do Salvador ve Peru di Magallais Gandavou gibi tarihçiler “Brezilya” adının kökenini Brezilya ağacına bağlar. Ancak Brezilya ağacının adının kökeninin izini sürmek o kadar kolay değildir, bu yüzden çağdaş Brezilyalı filologlar sözcüğü Keltlerin ve hatta Fenikelilerin dilinde bile arar.

Brezilya, 15. yüzyılın son yılı olan 1500 yılında (22 Ekim) Portekiz adına kaşif Pedro Alvares Cabral tarafından keşfedildi. 1493 yılında yani kıtanın 1492 yılında beyazlar tarafından keşfinden bir yıl sonra Amerika kıtası Portekiz ve İspanya arasında bölündü.

Toprakların gerçek sahipleri konusunda pek şüphe bulunmuyor, tabii ki yerliler. İlk insan yerleşiminin ise en az 8 bin yıl öncesine ki bu tarihi 11 bin yıl önceye kadar götürenler de var, dayandığı kabul ediliyor. Bununla birlikte, Brezilya’ya ilk kimlerin geldiği sorusu hâlâ bir tartışma konusu. Arkeologlar genellikle ilk yerleşimcilerin göç yoluyla Asya’dan gelen avcılar olduğunu düşünüyor. Bering Boğazı yoluyla ilk önce Alaska’ya sonra Kuzey Amerika’ya ve ardından da güneydeki Brezilya’ya geldikleri ileri sürülüyor. Ancak diğer kimi arkeologlar, Brezilya’nın ilk sakinlerinin Avustralya yerlileri ve Afrikalılar olduklarını öne sürmekte. Konu henüz üzerinde uzlaşmaya varılacak kadar bulguya sahip değil anlaşılan.

Portekizlilerin 16. yüzyılda gelişinden önce iki binden fazla yerli kabilenin nehir ve deniz kıyısında yaşadıkları biliniyor. O dönemde bu yerlilerin sayısının 3 ile 5 milyon arasında olduğu kabul ediliyor. Avrupalılar süreç içinde bu kabilelerin çoğunu yok etmiş aynen Kuzey Amerika yerlilerine yaptıkları gibi. Kuzeyiyle güneyiyle Amerika kıtası yerlilerine Avrupalılarca uygulanan soykırım tarihte pek örneğine rastlanmayan muazzam bir katliamdır.

Avrupalılar işgal ettikleri topraklardaki yerlileri derhal Hristiyanlaştırmaya da başladı. Bu arada Afrika’dan milyonlarca siyah, köle olarak Brezilya topraklarına taşındı. Öyle ki bugün dünyada Afrika kıtası dışında en çok siyah ve siyah/beyaz melezi Brezilya’da bulunur. Afrikalılar çoğunlukla Angola, Nijerya, Benin, Togo, Gana, Fildişi Sahili ve São Tomé ve Príncipe’ten köleleştirilerek getirildi.

Bir Camacan reisinin ailesi ziyafete hazırlanıyor, Jean-Baptiste Debret tarafından yapılan boyama.

Brezilya’da 2010’da yapılan nüfus sayımının sonuçlarına göre ilk kez beyaz olmayanlar çoğunluğa geçti. Sayımda 191 milyon Brezilyalıdan 91 milyonu kendilerini beyaz, 82 milyonu melez, 15 milyonu da siyah olarak tanımladı.1 Siyah ve melezlerin sayısı 97 milyondu yani.

Aynı sayımda iki milyon Brezilyalı Asya kökenli, 817 bin kişi ise yerli olduğunu söyledi. Brezilya’nın 2024 nüfusu tahminen 217,7 milyon kişi.

Portekizlilerin Brezilya’ya ilk gelen Avrupalılar olduğunu söylemeye gerek yok. Zaten ülkenin ana dili bugün de Portekizce. Portekizliler kültürlerini de ülkeye getirmiş ve yaygınlaştırmış. 1532’den sonra ilk Portekiz yerleşimleri oluşmuş.

19. yüzyılın başında, Brezilya hükûmeti Avrupalıları Brezilya’ya göç etmeye teşvik etmiş. Brezilya’ya yerleşen ilk Portekizli olmayan göçmenler 1824’te Almanlar olmuş. 1869’da ilk Polonyalılar Brezilya’ya gelmiş. Bununla birlikte, Avrupalıların ülkeye en güçlü göçü, ancak İtalya, Portekiz ve İspanya’dan gelen göçmenlerin keskin bir şekilde arttığı 1875’ten sonra başlamış. Brezilya’ya göç eden Avrupalılar arasında Ukraynalılar, Ruslar, Ermeniler, Finler, Fransızlar, Yunanlar, Romenler, İngilizler ve İrlandalılar da bulunuyor. Bunların sayıları çok daha az tabii. Bir de Yahudi topluluğu var ki çoğunluğu Aşkenaz. Aşkenazlar bilindiği gibi Romalılarla savaşın kaybedilmesinden sonra İberya ve Anadolu yoluyla Avrupa’ya sürülen Yahudiler.

Brezilya’ya göçe Asyalılar da katılmış ki başı Japonlar çekmiş. Japonlardan başka Koreliler, Çinliler, Tayvanlılar da Brezilya’ya göç edenler arasında. Ayrıca ülkede hatırı sayılır bir Lübnan göçmeni bulunuyor.

Irk ayrımcılığı Anayasal suç

Siyasi birliğini ancak 1914 yılında sağlayabilen Brezilya’nın 1988 Anayasası’nda, ırk ayrımcılığı hapis cezası gerektiren ciddi bir suç. Keşke dünyanın tüm anayasalarında ırk ayrımı suç olsa…

Portekizce’nin Brezilya’nın resmi dili olduğunu biraz önce belirttim. Tüm nüfus bu dili konuşuyor ve okullarda, medyada, iş dünyasında ve tüm yönetim kademelerinde kullanılan tek dil bu. Peki Portekiz’de konuşulan dille bir farkı var mı diye soracak olursanız, Brezilya Portekizcesi, Avrupa yerel dilinden bağımsız olarak gelişmiş ve 16. yüzyılda var olan ve genellikle “Camões” dili olarak anılan orijinal Portekizceden daha az fonetik değişikliğe uğramış, bugün Portekiz’de konuşulan dilden ziyade, şu anda güney Brezilya’nın Portekizce diline benziyor.

Brezilya Portekizcesi, Amerikan yerli dilleri ve Afrika dilleri üzerinde büyük bir etkiye sahip. Genel olarak herhangi bir varyantın konuşmacıları diğerini anlayabiliyor, ancak Portekiz lehçeleri, ton, kelime hazinesi ve yazım açısından birçok büyük farklılıklara sahip.

İngilizce, lisansüstü okullarda eğitimin bir parçası. Portekizce konuşanların çoğu, aynı Latin ailesinin iki dili arasındaki benzerlikler nedeniyle İspanyolcayı bir dereceye kadar anlayabiliyor.

Yerli dilleri ne olmuş peki diyeceksiniz!

Birçok yerli dil, başta kuzey Brezilya olmak üzere yerli topluluklar tarafından günlük dilde kullanılıyor. Bu toplulukların birçoğunun Portekizce ile düzenli teması olmasına rağmen, artık ana dillerin öğretimi de teşvik ediliyor. Güney Brezilya’nın çiftçi topluluklarında, genellikle iki dilli olan göçmenlerin torunları tarafından başka birkaç dil de konuşulmakta. En çok konuşulan diğer diller ise Almanca ve İtalyanca.

Brezilya’da baskın din Roma Katoliklisizmi. Ülke aynı zamanda dünyanın en büyük Katolik topluluğuna da ev sahipliği yapıyor. Ayrıca Protestanlar da var. İslamiyet ilk olarak siyah köleler tarafından benimsenmiş olsa da, bugün Brezilya’daki en büyük Müslüman topluluk Brezilyalı Araplar. Brezilya, denizaşırı Japon topluluklarının yoğun yoğunluğu nedeniyle Latin Amerika’daki en büyük Budist topluluğa da ev sahipliği yapıyor. Ayrıca Brezilya’da Afrika kökenli siyahların geleneksel dinleri vardır. Brezilyalıların dini yapısı aşağıdaki gibidir:

Nüfusun %51’i Katolik, %32’si Protestan, %11’i kendilerini agnostik veya ateist olarak görüyor, %3’ü spiritüel, %1’i diğer dinlere mensup. Bu dinlerden bazıları Mormon, Yehova’nın Şahitleri, Budizm, Yahudilik ve İslam. Yüzde 2’si ise geleneksel Afrika dinlerini takip ediyor.

Herkesin ana dilini konuştuğu Brezilya’da halk asla bölünme korkusu yaşamıyor.

Ana dilini konuşmak insanların en doğal hakkı sayılıyor.

Birçok ekonomik ve siyasi sorununa, yolsuzluk, rüşvet, uyuşturucu sorunlarını da dahil edin, Brezilya toplumu birbirini aşağılamıyor, birbiriyle etnisite veya inanç savaşı yapmıyor.

Herkese keyifli günler dilerim.

 

Manşet fotoğrafı: Askeri diktatörlük sırasında Başkan Médici hükûmetinin sloganı “Brezilya: ya sev ya terk et”

KAYNAKLAR

https://tr.wikipedia.org/wiki/Brezilya_tarihi

https://evrenatlasi.com/brezilya-hakkinda-bilgiler/

https://tr.wikipedia.org/wiki/Brezilya#Demografi

1 https://www.bbc.com/turkce/haberler/2011/11/111117_brasil_census

EtiketlendiSeçilen
Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanMetin Gülbay
Takip et:
İlk haberi 1982'de staj yaptığı Nokta İnsanlar dergisinde yayınlandı. Özgür Gündem, Evrensel, Radikal gazeteleriyle, CNN Türk ve Skytürk televizyonlarının kuruluş ekibinde yer aldı. Kırk yılda birçok yayında çalıştı. Gazeteci meslektaşlarıyla birlikte hazırladıkları üç kitap çalışması bulunuyor, dördüncüyü kendi başına yaptı. 2003 sonu ile 2012 başı arasında Dünya Yayın Grubu'nda Ajans Dünya'nın genel yönetmenliğini yürüttü. 2014'te meslektaşı Adnan Genç ile ortakhaber.com haber sitesinin yayınına başladı. 2,5 yıl süren yayını açılan davalar nedeniyle bitirmek zorunda kaldılar. Çeşitli internet sitelerine tarih ve bilim yazıları yazarak emeklilik hayatını sürdürüyor.
Önceki Makale Mülkiyet düşüncesinin ruhuna fatiha
Sonraki Makale Camus’nün ‘absürd’ dünyası

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

ManşetSerbest Kürsü

Süreç uzun ince bir yol

Gürsel Demirok
3 Temmuz 2025
ManşetSerbest Kürsü

Özgürlüğün pozitifi negatifi

Medya Günlüğü
3 Temmuz 2025
ManşetSerbest Kürsü

ABD’lilerin İran’dan kaçışı

Alper Eliçin
3 Temmuz 2025
EditörSerbest Kürsü

Gelişen ekonomilerin altın ilgisi

Metin Duyar
3 Temmuz 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?