Pazar, 5 Eki 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
EditörSerbest Kürsü

Bitki kokulu bir yazı

Yasemin Özben
Son güncelleme: 4 Ekim 2025 17:36
Yasemin Özben
Paylaş
Paylaş

Doğduğum, ömrümü geçirdiğim, dünyanın en güzel şehirlerinden biri olan canım İstanbul’dan ayrılalı bir buçuk yıl oldu.

Peki, neden veda etmek istedim her şeyim olan bu kente? Hatta bu soruyu bana ilk olarak Medya Günlüğü yazarı değerli öğretmen İlhan İlmenöz sormuştu. Ardından da, “Yazsanız, merak ediyorum” diye de eklemişti.

Biliyorum hayat güllük gülistanlık değil, daha çok acı ve araya karışık sevinçlerle dolu… Yaşam az çok birbirine benzer hikâyelerle seyir halinde…

Dünyayı sarsan korona zamanlarında hepimiz evlere kapanmışken… Kendime bir zeytin ağacı hediye etmiştim. Hoş bir saksıya aktararak başköşeye yerleştirmiştim. Evin içinde nereye gidersem mesela, balkonda kahve içeceğim yanıma alıyordum. Salonda kitap okuyacağım yine yanımda. Ortalığı toplayacaksam görebileceğim yüksek bir dolap üzerinde… Ta ki, oğlum kucağında zeytin ağacını dolaştıran annesine “yerini sürekli değiştirirsen küsecek sana” diye hatırlatınca evin içerisinde gezdirmeyi bıraktım. 

Çiçekleri, ağaçları, doğayı tanıma isteğim her zaman ağır bastığından geçtiğimiz günlerde Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Çiftçi Eğitim Merkezi’nin (BAÇEM) açtığı teorik ve uygulamalı bahçıvanlık kursuna katıldım. Anadolu florasında 12.000’e yakın bitki çeşitliliği varmış. Flora, Roma mitolojisinde çiçek ve bahar tanrıçasının adı. Türkiye’de belediyelerin ilk kurduğu tıbbi bitkiler bahçesi İstanbul Zeytinburnu’nda… Daha sonra Kütahya’da açılmış ve 2018 yılında yapımı tamamlanıp açılan Balıkesir Burhaniye üçüncü sırada. Farklı iklim ve coğrafi bölgelerden alınan örnek bitkilerin özenle yetiştirilip, bakıldığı, sergilendiği yerler botanik bahçeleri… 

İstanbul’da yıllar önce özel olarak açılan Nezahat Gökyiğit Botanik Parkını gezmiştim. Ve tabii ki Orman Fakültesine bağlı büyüleyici ağaç ve bitki çeşitliliğe ev sahipliği yapan Atatürk Arberatoryumu’nu. Özellikle sonbaharda ruhunuza, yüreğinize muhteşem bir sanat gösterisi sunuyor huzurlu bahçeler!

Aslında dersleri dinlerken öncelikle şunu fark ettim, sevdiğim çiçeklere, ağaçlara zarar verdiğim olmuş. Hani rahmetli Tuncel Kurtiz’in o etkileyici sesiyle okuduğu şiir geldi aklıma;

“Oysa herkes öldürür sevdiğini,

Kimi yeterince sevmez

Kimi fazla sever

Kimi satar

Kimi de satın alır

Kimi gözyaşı döker öldürürken

Kimi kılı kıpırdamadan

Çünkü herkes öldürür sevdiğini

Ama herkes öldürdü diye ölmez”

Evet, sadece sevmek yeterli değil, bitkilerin dilinden anlamak, seslerini duyabilmek önemliymiş. Bu şiire göre beni satır aralığına ekleyecek olsam, “Kimi çok su verip, boğar sevdiğini “ doğru mısra olacak. Sulama konusunda suyu çok seven biri olarak elime hortumu alıp tüm bahçeyi baştan aşağı saatlerce suladığımdan hatta gün batımına doğru ağaçlara tuttuğum su ile gökkuşağı bile oluşturmuş biri olarak ne kadar yanlış sulama yaptığımı anladım.

Oysa zeytin ağaçları sulanmazmış. Kökleriyle topraktan aldıkları suyu kullanırlarmış. Site bahçelerinde sulandıkları için zeytin ağaçlarının dalları kansere yakalanıyormuş. Sulama yapılırken bitki ve ağaçların yapraklarına su değmemeliymiş mantar hastalığına neden oluyormuş. Mesela 06.00 ile 08.00 arası en ideal sulama zamanlarıymış. Akşamları sulanan bitki gece suya ihtiyaç duymadığı için köklerinde biriktiğinden zamanla kökleri çürürmüş. Damlama sulama sistemi öneriliyor ve susuzluğa doğru ilerleyen dünyamızda bölgenin iklim ve toprak yapısına göre çok su istemeyen bitki ve ağaç dikimi uzun vadede avantaj sağlayacak görünüyor.

Ve yeri gelmişken en çok sevdiğim güzelim begonvillerden, mandalina ağacımdan özür diliyorum. Sırf sevgim yüzünden onları gözümün önünde tutmak uğruna poyraza karşı büyütmeye zorlamama ne demeli?

BAÇEM Şube Müdürü öğretmenimiz Nazım Tanrıkulu ders esnasında yurt dışında getirdiği minik bir aleti, cep telefonu büyüklüğünde, iki kablo çıkışlı ve uçlarında bulunan elektrotları bir bitkinin yapraklarına bağladı. Bilgisayardan seçtiği bir program sayesinde bitkinin sesini duymamıza olanak sağladı. Çok etkilendim. Hani rüzgârda özellikle çınar ağacının yapraklarının sesini dinlemeye bayılırım. Bir bitkinin yaşam nefesini duyabilmek ise olağanüstüydü.  Mesela orman yangınlarında yanan ağaçlara bağlanıldığında hiç ses vermiyormuş maalesef. Bazıları ise ses verince hâlâ hayatta oldukları anlaşıldığından o ağaçlar kesilmiyor, kendilerini toparlamaları için zaman veriliyormuş.

Orman yangınları dedim de geçen aylarda hayatımda ilk defa arka arkaya iki orman yangınını yakından gördüm. Birincisi çıkar uğruna ateşe verildiği resmen belli olan yangında zeytin ağaçları, bölgede yaşayan canlılar içim yanarak söylüyorum küle döndü. İkinci yangında ise şehirden yazlığına gelen bir kişinin birkaç komşusunu da toplayıp villasının bahçesinde yaktığı kazan ateşinin rüzgârla bir anda sıçraması sonucu kaynaklanan orman yangınıydı. Ne uğruna yandı üzerinde meyveleri olan zeytin ağaçları ve canlılar diye sorarsanız? Salça! Domates salçası.

Bitkilere bakışıma farklı yeni bir pencere açan BAÇEM’de Ar-Ge ve Ür-Ge tıbbi ve aromatik bitki çalışmaları yapılıyor. İnsanlarla bitkilerin dünyası arasında bir köprü oluşturularak iletişim kurulması sağlanıyor. Doğada şifalı bitkiler hakkında bilgiler sunuluyor. Çiftçilere fidan ve fide yetiştiriciliğinde, gübre, sulama, budama, damıtma konularında destekler, teknik bilgiler veriliyor.

Türkiye’deki organik topraklar yüzde 1 ile 2 arasında değer ile değişiyormuş, oysa ideal yüzde 5 olmalıymış. Son 50 yılda ticari gübreler ile topraklarımızın gücü aslında düşmüş. Gübre bitkiyi büyütüyor, daha çok ürün alınmasını sağlıyor görünse de bütün bunlar uzun vadede yanılsama…

Kiraz ağacının erkek ve dişisi olduğunu biliyor muydunuz? Beyaz kiraz erkek kiraz ağacıymış. Ihlamur ağacının da aynı şekilde erkek ve dişisi varmış. Hamile kadınların ıhlamur çayını günde iki bardaktan çok tüketmeleri düşük yapmalarına neden olabiliyormuş.  

Bitkilerin onları seven böcek dostları, şifacıları varmış. Ölmez çiçek üzerinde mutlaka güzel sev beni kelebeği görülürmüş. Hatmi çiçeği ile arkadaşlık eden böcek dünyanın her yerinde hatmi böceğiymiş. Uğur böceği bitkiye zarar veren haşereleri yiyerek beslendiğinden şifacıymış. 

“Bir bitki olsaydınız ne olurdunuz” diye bir soru sordu öğretmenimiz…  Ben de hemen anlık olarak nergis dedim. Kokulu çiçeklerde en çok sevdiğimdir nergisler ve frezyalar… Bu arada zeytin ağaçları arasında nergis, kekik gibi bitkiler yetişirse zeytinin aroması daha nefis olabilirmiş. Sonra yine düşündüm bu soruyu ve cevabım iğde ağacı olurdum. İğde ağaçları rüzgâra, fırtınaya dayanıyor, her türlü verimsiz topraklara rağmen yetişiyor, tüm mevsimler yeşil kalıyor ve her yıl mis gibi kokan çiçeklerini iğdelere dönüştürüyor. Aslında bilgi bombardımanı yaşadığım eğitim günlerinden sizlere aktaracak o kadar çok konu var ki… 

Sevgi ile diyerek, “Siz hangi bitki olurdunuz?” sorusuyla baş başa bırakıyorum sizleri…

***

Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:

X

Bluesky

Facebook

Instagram

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanYasemin Özben
Takip et:
Önceki yaşamında bir martıydı. Öyle mavi, öyle özgür ruh! Her fikre saygılı ancak son noktada bildiğini okur. Bir çift mavi gözün ışığında fikri hür vicdanı hür...
Önceki Makale Dünya “İnsan Çağı”na girdi
Sonraki Makale Antik çağda dil deneyi

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

ManşetSerbest Kürsü

Güzelin görülmeye olan eğilimi

Tijen Zeybek
5 Ekim 2025
EditörSerbest Kürsü

Antik çağda dil deneyi

Halil Ocaklı
4 Ekim 2025
EditörSerbest Kürsü

Dünya “İnsan Çağı”na girdi

Adil Gürkan
4 Ekim 2025
Beyaz ÖnlükEditör

Yaşlanan kalp kapakları

Osman Akdemir
4 Ekim 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?