Seçimden önce “Kaldırılacak” vaadi verilen ve öğretmenlerin önüne engel gibi koyulan mülakat sistemi, öğretmenlerin hem atanmalarının hem de görevlendirmelerinin önüne geçmeye devam ediyor. Yurt dışında görevlendirilecek öğretmenleri belirleme sınavına girerek 90 puan aldıktan sonra mülakatta elenen Öğretmen Dündar Kerçin de önüne taş koyulan öğretmenlerden biri.
Milli Eğitim Bakanlığına (MEB) bağlı 6 yıldır öğretmenlik yaptığını söyleyen Dündar Kerçin, yurt dışında öğretmenlik yapmak için sınava giriyor. MEB’in düzenlediği yazılı sınavdan 100 üzerinden 90 puan alan Kerçin, ardından mülakata girmiş. Kerçin mülakatı, “Henüz kayıt başlamadan bana nereli olduğumu sordular. Şırnaklı olduğumu söyledim ama şaşırdım” diyor. MEB’de beş yıl çalışmış kişilerin yurt dışında görev yapmasının bu sınavdan geçerek mümkün olduğunu söyleyen Kerçin, “Yazılı sınav şubatta yapıldı. Ben 100 üzerinden 90 puan aldım. Ciddi bir puan bu. Bunun sonrasında da bakanlık iki mülakat yapıyor. İlk mülakatta yazılı sınavın sözlü hali yapıyor. Sorular aynı alandan aynı kapsamdan oluyor yani. Daha sonra bu sözlüyü geçen ikinci mülakata giriyor. Ben birinci mülakatta elendim. 44 verdiler bana. Yani yazılısında 90 aldığınız sınavın bir başka versiyonuna girip 44 almış oldum. Ben almadım bu puanı, bana 44 verildi” dedi. Mülakatın içeriğinden de bahseden Kerçin, “Mülakatta zarf çekiliyor. O zarfın içerisinde dört tane soru var. O dört sorunun üçünü de doğru yanıtladım ama 44 verildi” diye konuştu.
Mülakata gitmeden önce CV istendiğini söyleyen Kerçin şunları söyledi:
“Öğretmeni tanıyabilmek adına istenen bir CV bu. Biz orada Türkçe ve Türk kültürü öğretmeni olarak çalışıyoruz. Ben İngilizce dil grubuna başvuruda bulundum İngiltere ve İtalya’da çalışabilmek için. Burada istenen belgeler var. Bu belgelerde ‘Yüksek lisans ya da doktoranız var mıdır’, ‘Uluslararası alanda hiç makaleniz var mı’, ‘Enstrüman çalıyor musunuz’ gibi sorular var. Bu soru orada kültürü öğretebilecek miyiz diye. Benim yayın sürecinde iki makalem var. Bağlama çalmayı ve halk oyunu biliyorum. ‘Bilgisayar kullanmayı biliyor musunuz’ diye soruyor. Ben meslek lisesinden bilgisayar bölümü mezunuyum. Yani bilgisayar kullanabildiğim yetkinliği gösteren bir durum bu. Onun dışında dil şartı aranıyor. Ben yabancı dil sınavından yetmiş iki puan aldım. Bunların karşısında bana 44 puan verildi.”
Kerçin, “Muhtemelen Eğitim Sen’e üye olduğum için elendim” dedi.
Konuya ilişkin görüş aldığımız Eğitim Sen Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Evrim Gülez, mülakat sisteminin ister ilk atamada ister yurt dışına gidecek öğretmenlerin seçiminde AKP’nin ‘Benden olanı seçeyim’ aracı olduğunu söyledi. “Mülakat değil liyakat” şiarını tekrarlayan Gülez, “Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim öncesi mülakatı kaldıracağız sözü vermesine ve aradan bir yıldan fazla süre geçmesine rağmen mülakatta ısrar ediyor. Son zamanlarda illerinde en yüksek puanı alan okul idarecisi arkadaşlarımız mülakatta en düşük puanın verilmesinden dolayı elenmişlerdi. Yani ne kadar yüksek puan alırlarsa alsınlar nerede doğduklarından hangi sendikaya üye olduklarına kadar farklı farklı eleme nedenleri var. Milli Eğitim Bakanlığı Bilişim Sistemlerine (MEBBİS) girdikleri zaman öğretmenlerin hangi sendikaya üye oldukları bile görülebiliyor. Liyakatli olunsaydı bu arkadaşımız sınavdan geçerdi. Ancak burada amaç yurt dışındaki Türkiyeli öğrencilere iyi eğitim vermek değil. Seçim kriteri öğretmenin niteliği değil AKP’ye ne kadar yakın olduğu” diye konuştu.
Mülakata dair Anayasa Mahkemesinin ihlal kararı olduğunu hatırlatan Gülez, “Şimdi de Milli Eğitim Akademisi diye kendilerinden olanı yetiştirmek üzere bir öğretmen yetiştirme planını devreye geçirmek istiyorlar. Buna da karşıyız” dedi.
(Evrensel)