Cuma, 4 Tem 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Serbest Kürsü

Bir kaset ve bir suikast

Özer Arslanpay
Son güncelleme: 30 Haziran 2025 23:05
Özer Arslanpay
Paylaş
Paylaş

Geçen yıl ilgi çeken yazımızı hatırlıyor olabilirsiniz, Reşid Behbudov’un öldürüldüğünü anlatmıştık.

Azerbaycan’da da halen bu konudaki tartışma sürüyor. Bu bağlamda Behbudov’un ölümü hakkında yeni bilgiler ortaya çıktı. Uzun süredir şüpheli bulunan bu ölüm, yeni açıklamalarla birlikte artık suikast ihtimalini daha da güçlendiriyor. Geçen yıl, Hindistan ziyareti sonrası eline geçtiği iddia edilen bir kasetin onun ölümüne giden süreci başlattığını yazmıştım. Bu yıl gündeme gelen yeni bilgiler, kasetin içeriğine dair daha net bilgiler içeriyor. (1)

Azerbaycan basınına konuşan damadı Kâmil Şahverdiyev’in açıklamasına göre, Behbudov’un eline geçen kaset, 1987 yılında Mihail Gorbaçov’un eşi Raisa’nın ABD’de Ermeni diasporasıyla yaptığı bir görüşmeye ait. Ancak görüşmeden çok görüşmenin içeriği kritik görünüyor: Zira Raisa Gorbaçova’nın bu görüşmede Ermeni temsilcilerin Karabağ’la ilgili taleplerini dinlediği ve onlara destek sözü verdiği belirtiliyor. İddiaya göre bu kayıt, Behbudov’a 1988 yılında Türkiye’ye yaptığı turne sırasında dönemin bazı Türk yetkilileri tarafından ulaştırıldı. Kâmil Bey’in bu bilgisi ise eşine dayanıyor. Çünkü turnede kızı Rəşidə (Reşide) Behbudova’nın da babasına eşlik ettiği belirtiliyor. Yine ilk yazımıza eklenen yeni bilgilere göre:

Kaseti aldıktan sonra, aynı yılın aralık ayında Sovyetler Birliği lideri Mihail Gorbaçov’la görüşen Behbudov, toplantıya katılan Azerbaycan ve Ermenistanlı sanatçılar, bilim ve kültür insanlarının önünde Karabağ’ın Azerbaycan’a ait olduğunu söylemiş ve Şuşalı olduğunu hatırlatarak açıkça tavır koymuştur. Gorbaçov’la görüşmesinde Behbudov’un “Qan töküləcək!” (Kan dökülecek) diyerek masaya bir şey fırlatarak salonu terk ettiği belirtilmektedir. İşte yaşanan bu tartışmadan sadece altı ay sonra, 9 Haziran 1989’da Behbudov hayatını kaybetmiştir.

Ceyran-Reşid Behbudov

Vefatı da halen en az kaset kadar soru işaretlerini koruyor. Kâmil Bey’in yaptığı yeni açıklamaya göre Behbudov, Moskova’daki Kremlin Hastanesi’nde tedavi görmekteydi. Kâmil Bey’in şimdi anlattıklarını da Reşid Bey’in eşi Ceyran Hanım anlatmış. Ceyran Hanım olay günü hastane personeli tarafından Reşid Bey’in yattığı odadan dışarı çıkarılmış. Ardından Reşid Bey “bazı işlemler yapılacağı” söylenerek hastane odasından alınmış. Bundan sonrasında ise Ceyran Hanım kendisine verilen çayı içtikten sonra uyuyakalmış. Sabah saatlerinde uyandığında ise eşinin saat 04.10’da vefat ettiği bilgisinin kendisine verildiği kaydediliyor. Kâmil Bey gerçekleşen bir ölüm hadisesine rağmen saat 04.10’a dek gece boyunca kimsenin ölüm haberini vermediğinin altını çiziyor.

Daha sonra başhekimin yanına götürülen Ceyran Hanım’a, dinî gerekçeler öne sürülerek cenazeye otopsi yapılmamasına dair bir belge imzalatılıyor. Ancak Behbudov’un cenazesi Bakü’ye getirildiğinde yıkama sırasında vücutta otopsi izleri fark ediliyor. Aile adli tıptan otopsi raporunu talep ettiğinde ise raporun “kaybolduğu” cevabıyla karşılaşıyor. Israrlı sorular üzerine, ilgili kurumun yetkilileri “otopsi evraklarının birileri tarafından alınıp götürüldüğünü” söylüyor.

Tüm bu bilgiler, sanatçının ölümünün sıradan bir sağlık problemiyle açıklanamayacağını göstermektedir. Açıkça ortaya konan bu gelişmelerle birlikte Reşid Behbudov’un bir suikasta kurban gitmiş olduğu artık güçlü bir ihtimal değil, somut bir vakıadır.

Biliyorum, sizler baktığınız da Gorbaçov ile görüşmesinden 9 ay sonra bu ölümün gerçekleşmesi sebebiyle belki iki olay arasında bir illiyet bağı kurmakta zorlanabilirsiniz. Fakat hemen öldürülmesi dikkat çekeceği için, o olay sonrası “tehlikeli” görülmesi sebebiyle öldürülmesi emredilmiştir. Emrin uygulanması altı ayı bulmuştur.

İlk yazımda da dediğim gibi Reşid Behbudov’u sevenlerinin ona borcu, ölümünün arkasındaki sır perdesini kovalamaktan vazgeçmemektir. Benim çok saygı duyduğum hocalarımdan birinin dediği gibi Behbudov’un ruhunu özgür bırakmak için olayı sorgulamaktan vazgeçmemeliyiz. Keşke Rusya’da da belli bir yıl sonra gizliliği kaldırılan belgeler olsa da Reşid Bey’in ölümü meselesi aydınlansa.

Hem uluslararası ilişkiler hem de gazetecilik kariyerim boyunca Reşid Bey’e bir borç olarak olayı kovalamayı sürdüreceğim. Lütfen siz de onu seviyorsanız bu kez söylediği mahnısına değil çığlığına kulak verin…


(1) Rəşid Behbudovu kim öldürüb: dəhşətli kaset qalmaqalı – ANONS (MÜSAHİBƏ) https://modern.az/medeniyyet/522225/reshid-behbudovu-kim-ldurub-dehshetli-kaset-qalmaqali-anons-musahibe/ 

İlgili yazı:

Behbudov’un ‘sır’ ölümü

***

Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:

X

Bluesky

Facebook

Instagram

EtiketlendiKafkasyaRusya
Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanÖzer Arslanpay
Takip et:
18 yıldır gazetecilik mesleğini sürdürüyor. "Dış Politika Sorunları Bağlamında Azerbaycan Kamu Diplomasisinin Değerlendirilmesi" başlıklı yüksek lisans teziyle uluslararası ilişkiler alanında akademik uzmanlık kazanmıştır. Akademik çalışmaları çerçevesinde yayımlanan ilk bilimsel makalesi “Azerbaycan-Hindistan İlişkileri”, bu alanda yapılan öncü nitelikteki çalışmalardan biridir. Gazetecilik kariyeri boyunca çok sayıda gazete yazısına imza atan Arslanpay, hem akademik hem de medya alanındaki üretimlerine devam etmektedir. Türkiye’de yaşayan Azerbaycan diasporasının aktif bir üyesi olarak ulusal ve uluslararası düzeyde kamu diplomasisi, dış politika ve Türk dünyası üzerine içerikler üretmektedir. Özer Arslanpay bekardır. İngilizce, Rusça bilmektedir.
Önceki Makale Orta Doğu’daki sorunun kaynağı
Sonraki Makale Faizsiz ekonomi hayali

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

ManşetSerbest Kürsü

Süreç uzun ince bir yol

Gürsel Demirok
4 Temmuz 2025
ManşetSerbest Kürsü

Özgürlüğün pozitifi negatifi

Medya Günlüğü
4 Temmuz 2025
EditörSerbest Kürsü

ABD’lilerin İran’dan kaçışı

Alper Eliçin
3 Temmuz 2025
EditörSerbest Kürsü

Gelişen ekonomilerin altın ilgisi

Metin Duyar
3 Temmuz 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?