Uzmanlara göre, Richter ölçeği 7,7 büyüklüğündeki 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremin gerçek büyüklüğü 7,4 büyüklüğündeki 17 Ağustos 1999 Gölcük depreminin yaklaşık iki katıydı.
Anadolu topraklarında kayıtlara geçen 1939 yılındaki 7,9 büyüklüğündeki Erzincan depreminden sonraki bu en büyük depremle sarsılan kentler arasındaki Antakya da, uygarlığın gelişimine önemli katkıların beşiği olarak biliniyor.
Özellikle Antakya’nın bu önemli niteliğinin de etkisiyle, depremden çok kısa süre sonra bir araya gelen Senarist Jale Nakkaşoğlu, Yönetmen Nuri Koçak ve Gazeteci-Yazar Osman Şenkul, Akdeniz havzasının kadim kenti Antakya’nın, içinde bulunduğu bölgedeki tüm uygarlıklar ile ilişkilerini ve tarihsel gelişmelere olan etkisini kapsayan bulgularını bir araya getirerek sunuculuğunu Barış Atay’ın yapacağı bir belgesel film hazırlamaya karar verdi.
Belgesel ekibinin üyeleri, “Tarihi boyunca ilklerin yaşandığı, tarihçi Cicero’nun, ‘En bilge insanların bulunduğu, en özgürlükçü araştırmaların yapılabildiği, kalabalık bir kent’ diye söz ettiği Antakya’yı bütün yönleriyle tanıtmak ve sahip olduğu benzersiz değerlerin yeniden yaşamasına katkı yapmak için bir belgesel projesi hazırladık” dedi ve şunları söyledi:
“Dört bölümden oluşacak Bazı Kentler Yıkılmaz Belgeseli projemizde, geçmişi ilk çağlara kadar uzanan bu büyüleyici kenti, bulunduğu bölgeyi, tarihini, belgelere dayanarak anlatacağız. Yaşanan büyük yıkım sonrasında kaybolan eserlerin yeniden canlandırılması için, yeni yolların bulunmasına, yeniden yapılmasına hizmet edecek uzman görüşlerini gündeme taşıyacağız.
Yıkımıyla büyük üzüntü yaratan Antakya/Hatay’ın görkemli geçmişi geleceğine de ışık tutuyor. Her büyük yıkımdan sonra yeniden inşa edilen medeniyetler şehrinin etkili ve hayranlık uyandıran şaşırtıcı tarihini canlandırmalarla yeniden yaşayacak, insanlık tarihindeki önemli rolünü öğreneceğiz.
Daha önce de depremlerle yıkılan ama yeniden kurulan Antakya’yı gelecekteki tehlikelerden uzak tutmak için bugünden neler yapılabileceğini düşünmeye ve tartışmaya açmayı hedefliyoruz. Belgesel projemizde, Antakya’nın yaşadığı felaketi ve bugün var olan durumunu yansıtmakla kalmayıp uzun vadeli bir çözümün de parçası olmak amacındayız.
Kentin yeniden yapılanmasında tarihi eserlerin hangi anlayışla korunması gerektiği konusunda uzman görüşlerine yer vererek, medeniyetler şehrinin layık olduğu noktaya getirilmesine destek vermek istiyoruz.”
(Basın Bülteni)