İsrail’in bir yılı aşkın gece gündüz saldırılar düzenlediği Gazze’de ölenlerin sayısı 42 bini de geçti.
Neredeyse güvenli hiçbir yerin kalmadığı Gazze’de can kayıplarının yarısını çocuklar ve kadınlar oluşturuyor. Saldırılarda 100 bine yakın kişinin de yaralandığı hesaplanıyor.
İsrail esas olarak Gazze’yi hedef alıyor, ancak bir başka Filistin yerleşim bölgesi olan Batı Şeria’ya da zaman zaman saldırılar düzenliyor. Batı Şeria’daki saldırılarda şimdiye kadar 700’den fazla kişi öldü, altı bin kişi de yaralandı.
Gazze Şeridi Akdeniz kıyısında, Batı Şeria ise İsrail’in daha içlerinde yer alıyor.
DW Türkçe’de yer alan habere göre, İsrail, Mısır ve Akdeniz’in arasındaki küçük bir bölge olan Gazze Şeridi, dünyanın en yoğun nüfuslu bölgelerinden biri.
Yaklaşık 10 kilometre genişliğinde ve 41 kilometre uzunluğundaki bir alanı kapsayan Gazze Şeridi’nin nüfusu iki milyondan biraz fazla.
Gazze’de kilometrekare başına ortalama 5 bin 500 kişi düşüyor. İsrail’de ise ortalama nüfus yoğunluğu kilometrekare başına 400 kişi civarında.
Gazze Şeridi’nde ağırlıklı olarak Filistinliler yaşıyor. Gazze Şeridi’nin sakinleri arasında yerli Filistinlilerin yanı sıra 1948’de İsrail’in kurulması ve sonrasında Filistinliler ve İsraillilerin arasındaki askeri çatışmaların ardından İsrail’den Gazze’ye kaçan birçok mülteci yer alıyor.
Gazze Şeridi’nin sakinlerinin çoğu, bölgenin kuzeyinde ve özellikle Gazze’de yaşıyor. Bölgede nüfus çok genç. Nüfusun neredeyse yüzde 40’ı 15 yaşın altında.
Filistin bölgeleri arasında Gazze Şeridi ve İsrail işgali altındaki Batı Şeria yer alıyor.
Batı Şeria ve Doğu Kudüs’ün sınırlarında İsrail, Ölüdeniz ve Ürdün bulunuyor.
Gazze Şeridi’ne kıyasla Batı Şeria, alan olarak çok daha büyük ve daha az nüfusa sahip.
Batı Şeria, İsrail’in varoluş hakkını tanıyan ve çoğu Batılı ülke tarafından Filistinlilerin temsilcisi olarak görülen Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) en güçlü grubu El Fetih partisi tarafından yönetiliyor. Merkezi ise Ramallah kenti.
Gazze Şeridi ise 2007 yılından beri militan İslamcı Hamas tarafından yönetiliyor.
İsrail’le barış sürecini reddeden örgüt, tüzüğünde İsrail’in yok edilmesi çağrısında bulunuyor.
2007’de Hamas’ın Gazze’de iktidara gelmesinden bu yana İsrail bölgeyi “düşman toprağı” sayıyor. Büyük ölçüde izole durumdaki bölgeyi İsrail karadan, denizden ve havadan erişimi kontrol ediyor.
Hamas ise Gazze’de iktidara gelmesinden bu yana İsrail’e yönelik “meşru müdafaa” olarak tanımladığı saldırılara devam etti. Bu saldırılar, İsrail ordusuyla 2008-2009 yılları arasında ve 2012, 2014 ve 2021’de dört büyük askeri çatışmaya sebep oldu.
Nüfusun büyük bir bölümünün yoksulluk içinde yaşadığı Gazze’deki ekonomik izolasyon, yaşam koşullarında ciddi bir sorunlara yol açıyor.
15 ve 24 yaş arasındaki Gazzelilerin yaklaşık yüzde 40’ı işsiz.
Yoksulluk ve fırsat eşitsizliği, özellikle gençler arasında Hamas’ın destek toplamaya devam etmesini sağlıyor.
İsrail ve Gazze arasında yolcu geçişi için Erez Sınır Kapısı ve ticari malların geçişi için Kerem Şalom/Sufa Sınır Kapısı bulunuyor. Ayrıca Gazze’den Mısır’a Refah Sınır Kapısı’ndan geçilebiliyor.
Gazze’ye ithalat, İsrail tarafından sıkı bir şekilde kontrol ediliyor. Bunun bir sebebi, bölgeye silah taşınmasının önüne geçmek.
Gazze’nin Mısır ile olan sınırı ise sık sık kapatılıyor. Bu nedenle Hamas, tüneller aracılığıyla malları Gazze’ye sokmaya çalışıyor.
Gazze Şeridi büyük ölçüde uluslararası yardıma bağımlı. Birleşmiş Milletler’e göre yardıma bağımlılık, nüfusun yaklaşık yüzde 80’ini etkiliyor.
Gazze’de ayrıca düzenli olarak elektrik kesintileri yaşanıyor. Bölgede elektrik, genellikle günde yalnızca birkaç saat kullanılabiliyor.
Su kaynaklarının kıt olduğu bölgede nüfusun çoğunluğu temiz içme suyuna sahip değil.
Gazze’de uluslararası yardıma bağımlı olan sağlık sistemi, özellikle İsrail ile yaşanan askeri çatışma dönemlerinde yetersiz kalıyor.
Harita: BBC Türkçe