Yeni bir dünya savaşı çıkacağı iddiası uzun süredir yüksek sesle dile getiriliyor. Bu görüşte olanlar, uluslararası alanda birinci ve ikinci dünya savaşlarının öncesindeki siyasi, ekonomik ve toplumsal koşulların benzerinin yeniden oluştuğunu düşünüyor.
Üç buçuk yıldır süren Rusya-Ukrayna savaşı ve İsrail’in üç yıla yakın süredir devam eden ve Gazze sınırlarını çok aşan saldırılarına geçen hafta Rusya’ya ait olduğu ileri sürülen İHA’ların (insansız hava aracı) komşu NATO üyesi ülkelerin hava sahasını ihlal ettiği iddialara eklenmesi savaşın Avrupa’da çıkacağı dedikodusunu körükledi. İHA’lar dışında, üç Rus savaş uçağı Estonya sahasını geçen hafta 12 dakika süreyle ihlal etti.
Birinci ve ikinci dünya savaşlarından farklı olarak şu anda pek çok ülkenin elinde nükleer silah bulunması topyekûn bir savaş çıkması olasılığını en aza indiriyor. Rusya’nın kendi varlığını tehlikede görmedikçe Avrupa ülkelerine saldırması ya da işgale kalkışması çok zayıf bir seçenek. Kaldı ki tüm enerjisini ve kaynaklarını Ukrayna’daki savaşa ayıran Rusya’nın, kendisinden güçlü bir askeri bloka karşı ikinci bir cephe açması gerçekçi görünmüyor. Avrupa Birliği (AB) yöneticilerinden bazılarının Rusya ile savaş isteyen açıklamalarına karşın, NATO’nun da nükleer silahları bulunan bir ülkeye saldırı düzenlemesi zayıf bir olasılık.
Bu durumda geriye iki taraf arasında sınır ötesi provokasyonlar yaşanması ve bölgesel gerilimler yaşanması seçeneği kalıyor.
Bu durum aslında son günlerde kısmen yaşanıyor. Estonya, Romanya ve Polonya, hava sahalarının değişik şekillerde ihlal edildiğini açıkladı ve Moskova’yı sorumlu tuttu. Rus yetkililer ise suçlamaları reddetti. Yine de, hem söz konusu ülkelerin savunma kapasitelerini test etmek hem de siyasi mesaj vermek amacıyla Rusya’nın İHA’larını kullanmış olmasını tümüyle reddetmek mümkün değil.
Asıl dikkat çekici olansa, üç Rus MİG savaş uçağının Estonya hava sahasını 12 dakika süreyle ihlal etmesi. İhlal üzerine, İsveç, Finlandiya ve İtalya’ya ait savaş uçakları havalandı ve engelleme yaparak MİG’lerin Estonya hava sahasını terk etmesini sağladı. Bu olayın ardından ABD Başkan Donald Trump, NATO ülkelerinin hava sahasını ihlal eden Rus uçaklarını düşürmesi gerektiğini söyledi.
Elbette, bir Rus İHA’sı düşürmekle savaş uçağını vurmak arasında siyasi sonuçları açısından çok büyük fark var. Türkiye’nin 2015 yılında hava sahasını 17 saniye ihlal eden bir Rus jetini vurması iki ülke arasında sekiz ay süren bir krize yol açmıştı.
Her şeye rağmen, özellikle Avrupa’da savaş çığırtkanları bulunsa da, kıtada yakın gelecekte topyekûn bir savaş çıkması olasılığı az görünüyor.
İç huzursuzluklar
Avrupa’da yakın dönemde savaş çıkması olasılığı uzak ama iç karışıklıklar yaşanması tehlikesi gerçekten büyük.
Enerji başta yaşam maliyetinin artması, ekonomik durgunluk, siyasi kutuplaşma ve sosyal medya üzerinden hızlanan radikalleşmeye, aşırı sağcıların göçmenlere yönelik tepkisinin eklenmesiyle pek çok Avrupa ülkesinde protestolar ve sokak gerilimleri yaşanıyor. Bu alanda en çok dikkat çeken ülkelerin başında yoğun göçmen nüfusun yaşadığı Birleşik Krallık ve “Avrupa’nın yeni hasta adamı” olarak anılmaya başlanan Fransa geliyor. Almanya da, aşırı sağcı AfD’nin yükselişi ve göç karşıtı mitinglerle huzursuzluğun arttığı ülkelerden biri. Ayrıca, doğu eyaletlerinde yaşanan ekonomik sıkıntılar ve kutuplaşma da gerginlik kaynağı.
Ekonomik durumun daha kötüleşmesine de bağlı olarak sokak protestolarının artması ve güvenlik kuvvetleriyle çatışmalar yaşanması, hatta silahlı saldırılar düzenlenmesi olasılığı zayıf olmamakla birlikte bu eylemlerin devletleri yıkacak boyuta ulaşması ve genel olarak Avrupa çapında bir kaos çıkması beklenmiyor.
Balkanlar’a dikkat
Etnik fay hatlarının hâlâ kırılgan olduğu kıtanın doğusu ise potansiyel bir çatışma tehlikesini barındırıyor.
Boşnaklarla ülkedeki Sırplar ve Kosova ile Sırbistan arasındaki gerilimin bölgesel çatışmalara dönüşmesi somut bir risk.
***
Medya Günlüğü sosyal medya hesapları: