Pazartesi, 10 Kas 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Günlük

Enkaz altındaki hayatlar

Medya Günlüğü
Son güncelleme: 9 Şubat 2023 06:17
Medya Günlüğü
Paylaş
Paylaş

Depremin tam olarak ne zaman olacağını ya da binanın ne zaman çökeceğini bilmek imkansız olsa da, uzmanlar acil durumda aldığınız pozisyonun, hayatta kalmak açısından çok önemli olduğunu söylüyor.

İyi seçilmiş bir konum, enkaz altında koruma ve havaya erişim sağlayabilir.

Türkiye’nin en büyük sivil toplum yardım ve kurtarma kuruluşu olan AKUT’un koordinatörlerinden Murat Harun Öngören “Çök, kapan ve tutun pozisyonunu alabilmenin hayatta kalınmasını sağlayabilecek alan ve hava cebi oluşturabileceğini” söylüyor.

Çök, kapan ve tutun, dizlerin üzerine çökmek, bir masanın ya da sağlam bir cismin altına girmek ve sallantı geçene dek sıkı durmak demek.

Öngören “Acil durum önlemleriyle ilgili eğitim, tatbikat ve farkındalık önemli ama sıklıkla görmezden geliniyor. Bu da sizin enkaz altındaki yaşam beklentinizi belirleyecektir” diye de ekliyor.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Sağlık Acil Durumları Programı’ndan teknik yetkili Dr. Jetri Regmi de, hazırlığın önemine dikkat çekiyor;

“Dayanıklı bir masa gibi güvenli bir yere sığınmak, hayatta kalma şansını artırabilir. Her acil durum farklı olduğundan net bir şey yok, ancak ilk baştaki arama kurtarma çalışmaları, yerel toplulukların hazırlık kapasitesine bağlıdır.”

Hava ve suya erişim, yıkılmış bir binanın altında mahsurken, hayatta kalmak açısından çok önemli. Ancak bu da yaralanma seviyesine bağlı. Kan kaybediyor olmak, yaşama şansını 24 saatin ötesine taşımayı zorlaştırıyor.

Dolayısıyla uzmanlar, depremzede enkaz altında çok ağır yaralı değilse ve soluyacak havası varsa, bir sonraki adımın suya erişim olduğunu belirtiyor.

ABD’deki Duke Üniversitesi’nden yoğun bakım uzmanı Prof. Richard Edward Moon’a göre “su ve oksijen olmaması, hayatta kalmak açısından kritik sorunlar

“Her yetişkin günde 1,2 litre su kaybediyor. İdrar, nefes alıp verme, su buharı ve terleme yoluyla. Bir insan 8 litreden fazla su kaybettiğinde ağır hastalanır”

Bazı tahminlere göre insanlar, su olmadan üç ila yedi gün hayatta kalabiliyor.

Bir insanda kafa travması ya da başka ağır yaralanmalar varsa ya da nefes imkanı kısıtlıysa, felaketin ertesi gününe hayatta kalma şansı çok azalıyor.

Dr. Regmi’ye göre yaralanmanın düzeyini değerlendirebilmek önemli.

“Omuriliklerinde, kafasında ya da göğüslerinde yaralanma olanlar, akut travma tedavi tesislerine götürülene dek yaşamayabilir. Kan kaybı, kırıklar ve organlarda yırtılmalar, ölüm ihtimalini artırıyor.”

Dr. Regmi, kurtarmadan sonraki tedavinin de aynı derecede önemli olduğunu söylüyor.

“Enkaz altından kurtarılanlar bile, ‘ Crush (ezilme) sendromundan’ ölebilir. Bu, deprem gibi felaketlerde yıkılan duvarların altında kalanlarda sıklıkla görülür.”

WHO teknik yetkilisine göre Crush sendromu, enkazın yarattığı baskı nedeniyle kaslar hasar gördüğünde ve toksin ürettiğinde yaşanıyor. Enkaz kaldırıldığındaysa toksinler vücuda yayılıyor ve ciddi sonuçlara yol açabiliyor.

İklim de, kurbanların ne kadar süre hayata tutunabileceğinden belirli oluyor.

Prof. Moon, Türkiye’deki hava koşullarının durumu çok daha kötüleştirdiğini söylüyor.

“Ortalama bir yetişkin, vücut sıcaklığı koruma kapasitesini kaybetmeden en çok 21 derecede dayanabilir. Bundan daha soğuk olursa, mesele değişir” diyor.

Bu sıcaklığın altında, vücut sıcaklığı ortam sıcaklığını takip ediyor.

Yoğun bakım uzmanı, “Hipoterminin hızı, kişinin ne kadar izole olduğuna, ne kadar korunmaya sahip olduğuna bağlı. Ancak en nihayetinde, bu talihsiz insanların pek çoğu, hipotermiye yenilecektir” diye konuşuyor.

Tersine, yaz aylarındaysa kişinin mahsur kaldığı yer çok sıcaksa, hızla su kaybedilebiliyor ve bu durum yaşama şansını azaltıyor.

Psikolojik güç

Uzmanlara göre, sıklıkla hafife alınan bir diğer faktör de psikolojik güç ve kontrol.

Psikolojik kararlılığı korumanın ve hayatta kalmaya odaklanmanın da çok önemli olduğu uyarısı yapıyorlar.

Arama kurtarma uzmanı Öngören “Korku, doğal tepkimiz ama panik olmamalıyız. Hayatta kalmak için psikolojik açıdan da güçlü olmalıyız” diyor.

Bu, kararlılık gerektiriyor.

“Korku hissinden sıyrılmaya çalışmak ve kendinizi kontrol altına almak önemli. Motivasyonunuz ‘Tamam şimdi buradayım ve hayatta kalmanın bir yolunu bulmalıyım’ olmalı. Böylece daha az bağırıp, daha az hareket edersiniz. Duyularınızı ve paniğinizi kontrol ederek, enerjinizi tasarruflu kullanmanız gerek.”

Hayatta kalma hikayeleri

1995’te Güney Kore’deki bir depremde, bir depremzede 10 gün sonra enkaz altından çıkartılmıştı. Yağmur suyunu içerek ve karton bir kutuyu yiyerek hayatta kaldığı belirtildi. Aklını faal tutabilmek için de bir oyuncakla oynamıştı.

Mayıs 2013’te bir kadın, bir fabrikanın enkazından çökmesinden 17 gün sonra çıkartılmıştı.

Kurtarıldıktan sonra “Birkaç gün boyunca kurtarma görevlilerinin seslerini duydum. Dikkatlerini çekmek için sopalarla ve demir çubuklarla enkaza vurdum. Kimse beni duymadı. 15 gün kurutulmuş yiyecekle beslendim. Son iki gün sudan başka bir şeyim yoktu” demişti.

Haiti’de 220 binden fazla kişinin ölümüne neden olan Ocak 2010’daki depremden sonra, bir adam yağmalanan bir dükkanın enkazının altında 12 gün sonra sağ çıkmıştı. Daha sonra bir kişinin de 27 gün sonra enkazdan çıkartıldığı belirtildi.

Ekim 2005’te Keşmir’in Pakistan’a bağlı kesiminde yaşanan depremden sonra 40 yaşındaki Naksa Bibi adlı kadın, mutfağının enkazından çıkartılmıştı.

(BBC Türkçe)

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
Önceki Makale VPN nasıl kullanılır?
Sonraki Makale ‘Perişanız yardım edin’

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

GünlükManşet

Bir türlü patlamayan dinamit

Medya Günlüğü
10 Kasım 2025

Mehmet Şüküroğlu çiziyor

Mehmet Şüküroğlu
10 Kasım 2025
EditörGünlük

Gazeteci Arıpınar hayatını kaybetti

Medya Günlüğü
10 Kasım 2025
EditörGünlük

BBC’de “Trump” istifaları

Medya Günlüğü
10 Kasım 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?