Rus Profesör Stanislav Tkaçenko, diğer bazı ülkelere kıyasla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) uluslararası hukuk ve normların daha iyi çalıştığını söyledi.
Rossiya-1 TV canlı yayınına konuk olan St. Petersburg Devlet Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Fakültesi akademisyeni Tkaçenko, kimi ülkelerde uluslararası hukuk ve normların ihlal edildiğini hatırlattı. Buna karşılık, uluslararası alanda tanınmayan bazı devletlerde bu normların daha iyi işlediğini belirten Tkaçenko, KKTC örneğini vererek, “2010 yılında Kuzey Kıbrıs hakkında bir kitap yazdım. Oraya giderek, eski Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ve dönemin KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile mülakat yaptım. O görüşmede Talat bana çok ilginç konular anlattı” dedi.
Tkaçenko görüşmeyi şöyle anlattı:
“Talat bana, ‘dünya kamuoyu Kuzey Kıbrıs’ta yaşananları dikkate almıyor. Biz normal egemen, bağımsız bir devlette yaşıyoruz. Hiçbir uluslararası hukuk ve normu ihlal etmiyoruz. Kimsenin mal mülk hakkını ihlal etmiyoruz, insan ve uyuşturucu ticareti yapmıyoruz’ dedi. KKTC dünya devletleri arasında yer almaya çalışıyor. Talat, uluslararası topluluğun Kuzey Kıbrıs’ı bünyesine almadığını söyledi.”

Tkaçenko’nun KKTC örneğini vermesi, programın sunucusu ünlü gazetesi Vladimir Solovyov ve diğer konukları şaşırttı.
Tkaçenko ve KKTC’li akademisyen Muhittin T. Özsağlam, 2011 yılında St.-Petersburg kentinde, “Kıbrıs’ın izole edilmiş kısmı” adlı bir kitap yayınlamıştı. (*)
Daha önce de saygın Rus askeri tarihçi Aleksandr Şirokrad, Yunanistan’ın Ukrayna’ya desteğine karşılık olarak Moskova’nın KKTC’yi tanıması gerektiğini söylemişti.
Geçen yıl2024 Svobodnaya Pressa haber portalinde bir makale kaleme alan Şirkorad şunları yazmıştı:
“Tarihçilerimiz yalan söyledi, Yunanistan’ı bize ‘acımasız Osmanlı’nın kurbanı olarak tanıttı. Oysa Yunanistan, Ukrayna’ya silah tedarikinde üçüncü sırada yer alıyor. Atina Sovyetler Birliği döneminde aldığı silah, ekipman ve mühimmatı da Ukrayna’ya gönderiyor. Mecazi anlamda söylüyorum, bir dolma kalem yeterlidir, mutlaka altın uçlu olması gerekmez. Yani 15 Temmuz 1974’te kurulan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tanımamız yeterlidir.”
Rusya Dışişleri’ne seslenen Şirokrad, “KKTC’yi tanımanın fazlasıyla avantajı var. Peki tanımayı engelleyen ne? Dış politikadan sorumlu yetkililerin ataleti… En önemlisi de, Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi ile yakından ilişki içinde bulunan oligarkların çıkarları” demişti.
2023 yılında KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’den Moskova ile Lefkoşa arasında diplomatik ilişki kurulması olasılığını değerlendirmesini istemesi de Rus medyasında büyük yankı yaratmıştı.
(*) Isolated Part of Cyprus. Edited by Stanislav Tkachenko & Muhittin T. Özsağlam. VVM Publishing Ltd., St.-Petersburg, Russia, 2011.
***
Medya Günlüğü sosyal medya hesapları: