Cuma, 4 Tem 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Serbest Kürsü

Dünyaya harami kesilen insan

Tijen Zeybek
Son güncelleme: 16 Haziran 2024 00:14
Tijen Zeybek
Paylaş
Paylaş

Marketlerde donmuş sebzeler gittikçe çoğalır ve çeşitlenirken taze sebze tezgâhları tam tersine giderek hem miktar hem de çeşit bakımından fakirleşiyor.

Var olanların da genetiği değiştirildiğinden giderek daha tatsız daha lezzetsizler. Taze ve doğal olan her şey giderek çekilip alınıyor hayatımızdan. Raf ömürlü ve yapay, genetiği ile oynanmış, tuhaf renkleri olanlar işgal ediyor rafları ve tezgâhları. Taze ete erişim de giderek zorlaşıyor, zorlaşacak. O konuda da donmuş ete yönlendiriliyoruz. Taze ve doğal olana, belli ki, sadece zenginler ulaşacak. Organik ürün rafları bunun habercisiydi zaten.

Yediklerimiz böyle de biz insanlar ne kadar doğalız, ne kadar doğallıktan yanayız acaba? Hani komik hikâyeye dönüşmüş bir güncel fıkra var ya, burnu yapılmış, kaşları dövme, memeleri silikon, dudakları dolgulu, tırnakları jel kadının biri markete gitmiş de ‘’bu domatesler organik mi acabaaa’’ diye sormuş. Halimizi ne de güzel anlatıyor.

İnsanlık ülküsünü kaybeden insanın plastikleşmemesi mümkün değildi. Azmi rekabete, rekabeti düşmanlığa, başarıyı test çözmeye ve sadece akademik başarıya, demokrasiyi üç-beş yılda bir, o da canı isterse, keyfi yerindeyse oy vermeye indirgeyen insanın varacağı başka bir yer olamazdı. Vardığımız yer burasıdır. İnsanlık ülküsünün içeriğinde olan vefa, dürüstlük, paylaşım, yardımlaşma, ahlaklı olma ve benzeri kavramların yerinde yeller esiyor. Çıkarına düşkünlük, yalakalık, becerip bal yemek, bencillik ki bize onu bireysellik olarak yutturdular tıpkı “Bu yaptığın ahlaksızlıktır” demek yerine “Bu yaptığınız etik değil sayın bakan” demeyi dilimize yerleştirdikleri gibi. Kibar kibar insanlıktan çıkıyoruz yani. Ahh ne kadar da uygarız böyle.

Dünyaya harami kesilen insan hâlâ rol kesiyor. Kendine daha çok yer açmak için eti yenmeyen, sütü içilmeyen hayvanları ortadan kaldırma planları yapılıyor. Bütün “modern”, “uygar’” devletlerin yaptığı gibi. Bu konuda yapılan tartışmalarda kullanılan dile bakar mısınız? Uyutmak, sorunu çözmek, ötenazi yapmak… Ama asla ve katta katletmek değil, öldürmek değil. Ötenazi imiş. Şuraya bir tanım bırakalım: “Ümitsiz durumda olan hastaların acılarını dindirmek için hayatlarına tıbbı yollarla son verme’’  hakkı ya da iradesi. Ne alakası var? Ama kibarlaşmak lazım ki ölüm bile güzelleşsin, modernleşsin, avrupaileşsin.

Önce ekmekler bozuldu, demişti biri bir zamanlar. Hayır, önce insan bozuldu ya da kötülük yani kötü insanlar egemen olmaya başladı diyelim.

Kimdi kötü insan?

Doymak bilmeyendir, ne paraya, ne mevkiye, ne makama, ne mala mülke, ne şöhrete, ne alkışa… bir türlü doymayan, aç gözlü insan. Yatı, katı oldu uçak istedi bunlar. Uçakları oldu helikopter, o da oldu medya sahipliği. Bunlar sabah kahvaltısını İstanbul’da, öğle yemeğini New York’ta, akşamı Bangkok’ta bir otelin ellinci katındaki çatıda, portakallı ördek yeme arzusu duyanlardır. Bunlar bütün dünyayı karbon ayak iziyle simsiyaha boyayıp uzaya turistik seyahat planları yapanlardır.

Geriye kalanlar mı?

İşte onların da çoğunluğu dudaklarını dolduruyor, pazularını şişiriyor, tiktok’ta eğleşiyorlar.

Görsel: haberajandanet.com

EtiketlendiSeçilen
Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanTijen Zeybek
Takip et:
1965 yılında Lefkoşa’da doğdu. İşletme lisans eğitiminden sonra Yakın Doğu Üniversitesinde Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik alanında master yaptı. Daha sonra Medya Çalışmaları ve İletişim alanında doktora yaptı. Halen Yakın Doğu Üniversitesi, İktisadi İdari Bilimler Fakültesi, İşletme Bölümünde Yrd. Doç. Dr. olarak görev yapmaktadır. Sanat, edebiyat alanında çeşitli TV programları yaptı. Halen Bayrak Radyo ve Televizyon kurumunda Anahtar Kelimeler adlı programı sürdürmektedir. Edebiyat alanında faal bir geçmişe sahiptir. Uzun yıllar boyunca Türkiye ve KKTC’de çeşitli gazetelerde köşe yazıları yazmıştır, yazmaya devam etmektedir. Deneme ve makaleleri çeşitli dergilerde yayımlanmaktadır. Seramik Heykel, resim ve enstalasyon (yerleştirme) sergileri açmıştır. Seramik Heykel alanında iki ödülü vardır. Şimdiye kadar yayımlanmış üç romanı bulunmaktadır.
Önceki Makale Kıbrıs’ta bayram ve kadayıf
Sonraki Makale Kurban ibadeti dinlere nasıl yerleşti?

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

ManşetSerbest Kürsü

Süreç uzun ince bir yol

Gürsel Demirok
4 Temmuz 2025
ManşetSerbest Kürsü

Özgürlüğün pozitifi negatifi

Medya Günlüğü
4 Temmuz 2025
ManşetSerbest Kürsü

ABD’lilerin İran’dan kaçışı

Alper Eliçin
3 Temmuz 2025
EditörSerbest Kürsü

Gelişen ekonomilerin altın ilgisi

Metin Duyar
3 Temmuz 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?