Uluslararası enerji uzmanı Mehmet Doğan, Rusya-Ukrayna savaşında çatışmaların ortasında kalan, Türkiye sınırına yaklaşık 620 kilometre uzaklıktaki Zaporijya Nükleer Santrali’nde yaşanabilecekleri X hesabında anlattı:
“Altı adet VVER-1000 reaktörleri ile toplam 6.000 MW kurulu güce sahip olan Zaporijya, Avrupa Birliği’nin en büyük nükleer santralı. (Akkuyu tam kapasite 4.800 MW olacak)
Rusya Ukrayna savaşında Mart 2022 tarihinde Zaporijya Rusya Federasyonu’nun kontrolüne geçti.
Bununla birlikte santrale elektrik temin eden 770KV ana hat ve 330 KV yedek hat Ukrayna’nın kontrolünde. Bu iki hatta arıza olursa, santralde bulunan 20 adet yedek dizel jeneratör mevcut.
Santral çalışmasa bile soğuk durumda olsa bile reaktörün sürekli soğutulması gerekiyor ve bunun için santrala elektrik temini hayati önem taşıyor. Santral Rusların kontrolünde ama iletim hatları Ukrayna’nın kontrolünde. Zaman zaman bu iletim hatlarında kesintiler oluyor.
Savaştan bu zamana her iki hatta da kesintilerin olduğu ve santralın son çare olarak dizel jeneratörlerle soğutulabildiği zamanları da maalesef yaşadık.
Kesintiler konusunda Ukraynalılar Rusların Ukrayna elektrik santrallarına yaptıkları saldırıları sebep gösterirken, Rus tarafı saldırılarını kesintiye neden olmayacak şekilde yaptıklarını ifade ediyor.
Kim haklı kim haksız bilmek mümkün değil, zaten aslında bir önemi de yok. Dünya 2 tane büyük nükleer santral krizi yaşadı, bir üçüncüsü pamuk ipliğine bağlı bir şekilde kapıda bekliyor
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA) olay yerinde sürekli takip ediyor. Bu arada, doğru mu yanlış mı bilmemize imkân yok, zaman zaman dizel jeneratörleri besleyen tanklara saldırılar olduğu haberleri yapılıyor.
Uzmanların tahminlerine göre reaktör soğuk durumda iken soğutma sistemi olmadan 3 hafta dayanabilir durumda, sonrasında reaktörde erime başlar ve erime sonucunda nükleer sızıntı başlar.
Reaktör sıcak durumda olduğunda ise, reaktörde erimenin 27 saat sonra başlayabileceği tahmin ediliyor. Dizel jeneratörlere yakıt besleyen tanklarda bulunan dizel ise toplamda 10 gün yetecek durumda
Her gün yeni bir haberle uyanıyoruz; ya 770 KV’lik hattın elektriği kesiliyor ya 330 KV’nin elektriği kesiliyor ya da her ikisi birden. Bu arada da dizel tanklara veya onların yakınlarına saldırı haberleri yayılıyor.
Her şeyin berbat olduğu bir senaryoda, yani 2 hat birden giderse, dizel jeneratörler çalışmaz ise, bu sefer santralı “ada modu”nda çalıştırıp, soğutma için ihtiyacı olan elektriği kendisinin üretmesi son çare olarak düşünülecek.
Ancak tam da burada başka bir risk var çünkü santral son 18 aydır çalışmıyor. Yaşanacak en küçük bir problem çok büyük bir probleme neden olabilir.
Buzdolabımızdaki tereyağın erimemesi için buzdolabının enerji teminini konuşuyor olsaydık, evet abartacak bir şey yok diyebilirdik. Ama savaş altında 2 elektrik hattı ve birkaç drone ile yangın çıkabilecek altı üstü dizel tanklarından bahsediyoruz.
İnsan bu kadar basit olmamalı diye düşünüyor ama maalesef bu kadar basit.