Cumartesi, 10 May 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
MG Özel

Rusya’nın unutmak istediği gün

Medya Günlüğü
Son güncelleme: 2 Eylül 2023 07:00
Medya Günlüğü
Paylaş
Paylaş

Rusya’da 1 Eylül tarihi çok önemlidir, pazar günü bile olsa okulların açılışı bayram havasında kutlanır.

Ama bundan 19 yıl önce, tam olarak 1 Eylül 2004’te Kafkasya’daki bir okula düzenlenen terör eylemi o bayram gününü gerçek bir kâbusa çevirdi. Yüzlerce çocuğun hayatını kaybettiği saldırı, sadece Rusya’nın değil, dünyanın en korkunç terör eylemlerinden biri olarak tarihe geçti

1 Eylül 2004’te yani Rusya’da okulların ilk ders zilinin çaldığı gün sabah saatlerinde Kuzey Osetya’nın Beslan kasabasında aniden ortaya çıkan silahlı Çeçenler öğrencileri, öğretmenleri ve velilileri rehin alarak okulun spor salonunda topladı. Rusya Federasyonu içinde yer alan Kuzey Osetya aynı zamanda Kafkasya’daki Rus bölgeleri içinde nüfusu Hristiyan olan tek yerdi. Rehin alınanların sayısı açısından Rusya’da yaşanan en büyük terör eylemlerinden biriydi: Çoğu çocuk binden fazla kişi teröristlerin elindeydi. Zaten kamuoyunu şoke eden de teröristlerin bu kez ilkokul çocuklarını hedef seçmesiydi. Teröristler ya birileri tarafından kullanılıyordu ya da Çeçen bağımsızlık hareketi o kadar köşeye sıkışmıştı ki çaresizlik içinde çırpınıyordu. Eylemcilerin Çeçenistan’dan Beslan’a kadar ellerini kollarını sallayarak gelebilmesi kimseyi şaşırtmamıştı, oraları zaten “yol geçen hanı”ydı.

Savaşın bitmesini, Rus askerlerin Çeçenistan’dan çekilmesini ve operasyonlara son verilmesini isteyen 30 civarındaki terörist, rehinelere kötü davranıyor, su ve yiyecek vermiyordu; o kadar ki-iddialara göre-bazıları kendi idrarını içmek zorunda kalmıştı.

Eylem o kadar büyük yankı ve tepki yaratmıştı ki, aracıların yardımıyla Çeçenistan Başkanı Aslan Mashadov devreye girerek Beslan’a gitmeye ve teröristleri çocukları bırakmaya ikna etmeye karar verdi. Eski bir komutan olan Mashadov, Rusya ile savaşta adı efsaneleşen Şamil Basayev gibi komutanlara göre daha ılımlı bir liderdi, kolaylıkla anlaşılabilecek biriydi ama Moskova isteseydi tabii…

Okul baskınının üçüncü günü yani 3 Eylül 2004’de, öğle saatlerinde, eylemin ilk günü ölenlerin cesetlerinin alınması için yardım ekiplerinin okula girmesinden birkaç dakika sonra kısa aralıklarla iki patlama oldu ve ortalık cehenneme döndü. Spor salonu yanmaya başlarken, binayı üç gündür kuşatma altında tutan özel timler yaylım ateşe başladı. Oset polisi meslektaşlarını engellemeye çalıştı ama başaramadı, işler kontrolden çıkmıştı, her yerde ceset dağları vardı.

Bilanço korkunçtu: Çoğu çocuk 312 kişi hayatını kaybetmişti.

Sonradan “Beslan hakkındaki gerçek” internet sitesini kuran Marina Litvinivoç’e göre okuldaki patlama iki Rus askerin spor salonuna el bombası atması sonucu başlamıştı. Onun tanıklardan edindiği bilgiler, üç gündür binden fazla kişiyi rehin alan teröristlerin saldırı başlayınca çocukları kurtarmak için kafeteryaya götürdüğünü, bu durumu görmesine rağmen Rus tankları ve özel timin yaylım ateşe devam ettiğini ortaya çıkarıyordu. Bir rehine, “Baktığımda kızımın başının yerinde olmadığını, koluyla ayağının tamamen ezilmiş olduğunu gördüm”, bir başkası ise “Her şey yanıyordu, ölü bedenlerin üzerinde yatıyordum. Sıraların üzerinde oturur halde duran cesetler de vardı” diyordu.

İşte, o cesetlerden biri, Türk vatandaşı Seyfi Doğan’ın sekiz yaşındaki kızı Alana’ya aitti yani manşetteki fotoğrafta babasının mezarı başında gözyaşı döktüğü Alana.

Oset asılı olduğunu söyleyen Doğan, 1990’larda Türkiye’den baba toprağı Kuzey Osetya’ya göç etmiş, Beslan’a yerleşerek fırın açmış, Vladikavkaz Üniversitesi’nde çalışan sosyolog Anita ile evlenmişti. Büyük kızları Alana sekiz, küçükleri Milana bir yaşındaydı.

Anita Doğan, bebek Milana’yı da alarak Alana’yı 1 Eylül’de okula götürmüş, eylem başlayınca birlikte rehin düşmüşlerdi. Ertesi gün küçük çocuğuyla gitmesine izin vermişler, Alana, “Beni bırakırsan bir daha görüşemeyiz. Beni öldürecekler anne!” diye haykırınca teröristlere “Beni alın, kızlarımı bırakın” demiş ama kabul ettirememişti.

Ne yazık ki, Alana’nın korktuğu başına gelmişti.

Anita Doğan sonradan okul baskınıyla ilgili gerçeklerin ortaya çıkması ve suçluların cezalandırılması için kurulan “Beslan Anneleri” hareketine katıldı ama hiçbir sonuç elde edemedi.

Beslan eyleminin arkasında gerçekte kimin bulunduğu 19 yıl sonra hâlâ muamma…

Eylemi kim düzenlemiş olursa olsun Beslan, Rusya’yı yönetenlere Çeçen savaşını meşru gösterme ve terörle mücadele adı altında iktidarı sağlamlaştırma olanağı sağladı. Örneğin, Beslan’ın hemen ardından Putin’in ilk aldığı karar valilerin seçimle işbaşına gelmesini kaldırmak ve Moskova tarafından atanmaları uygulamasını başlatmak oldu.

İster Çeçenler düzenlemiş olsun, isterse onları yönlendiren “gizli bir el”, sonuçta olan Alana ve yüzlerce çocuğa oldu.

Yaşasaydı Alana Doğan bugün 27 yaşında bir genç kız olacaktı…

Beslan trajedisi nedeniyle Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, o gün başlaması gereken ilk resmi Türkiye ziyaretini birkaç ay erteledi.

Madalya aldı

Beslan’da rehin alınan yüzlerce çocuktan biri olan Artur Nayfonov, katliamdan iki yıl önce düzenlenen Tokyo Olimpiyatları’nda kürsüye çıktı. 86 kiloda serbest stilde mücadele eden güreşçi Nayfonov Rusya adına bronz madalyayı kazandı.

Okul baskını sırasında yedi yaşında olan Nayfonov’un yanında 10 yaşındaki ablası Sabina ve 32 yaşındaki annesi Svetlana Nayfonova da vardı. İkisi baskından yaralı kurtuldu ama anneleri hayatını kaybetti.

Nayfonov’un zaferini paylaşan Twitter kullanıcısı Neil Hauer, Beslan’da onun sınıf arkadaşı olan ama o gün okula gitmediği için baskından kurtulan Zaurbek Sidakov’un da Tokyo’da 74 kiloda altın madalya aldığını belirtti.

EtiketlendiRusya
Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
Önceki Makale İtibarsızlaştırılan ve hırpalanan elitler
Sonraki Makale ‘Yaren Leylek’ film oldu

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

ManşetMG Özel

“Türk erkekleri rahatsız edici”

Fuad Safarov
10 Mayıs 2025
MG Özel

Stalingrad Muharebesi’nde Türkiye’nin rolü

Fuad Safarov
9 Mayıs 2025
MG Özel

‘En tehlikeli senaryo Türk-İsrail çatışması’

Fuad Safarov
7 Mayıs 2025
MG Özel

Rusya’da “Hakan Fidan” kitabı

Fuad Safarov
5 Mayıs 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?