Cumartesi, 28 Haz 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe Yazıları

Cumhuriyetle taçlanan zafer

Hasan Sevilir Aşan
Son güncelleme: 30 Ağustos 2023 00:50
Hasan Sevilir Aşan
Paylaş
Paylaş

Ulusların varoluş veya yok oluş dönemeçleri ya coşkulu kutlamalarla ya da yaslarla anılır.

30 Ağustos Zaferi ulusumuzun makûs talihinin yenildiği en anlamlı tarihlerden birisidir.
1922 yılı Ağustosu, işgal altındaki Anadolu topraklarında dört yıl süren ulusal direniş ve kurtuluş mücadelesinin zaferle sonuçlandığı tarihtir.

Bu zafer Cumhuriyetin ilanı ile yeni bir devletle taçlanmıştır.

Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının önderliğinde 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun’da filizlenip tüm Anadolu cephelerine yayılan direniş ve istiklal mücadelesi ile işgal altındaki topraklar bir bir kurtarılır.

26 Ağustos sabahı Afyon Kocatepe’den başlatılan büyük taarruz ile Anadolu’daki son işgalci güçler topraklarımızdan temizlenir.

Yedi düvelin işgali altındaki savaş yorgunu Anadolu’da Mustafa Kemal önderliğinde başlayan ulusal direniş ve Cumhuriyet kazanımı, dönemin mazlum ulusları için de emperyalist paylaşımlarla mücadelede ümit aşılayıp, model oluşturan bir zaferin simgesi oldu.

İmparatorluk çökerken

Büyük Dünya Savaşı sonlanırken emperyal paylaşımların yolu açılmıştı.

Osmanlı İmparatorluğu ile İtilaf Devletleri arasında imzalanan Mondros Ateşkesi’nin hemen ardından Anadolu toprakları dört bir koldan işgale uğrar.

Mustafa Kemal Paşa o sırada İmparatorluğun Filistin, Suriye ve Irak coğrafyasını savunan Güney Cephesi Ordu komutanıdır. İşgal başlar başlamaz Afrin’deki karargahını Adana’ya taşır.

İskenderun Sancağı’nın işgaline çok içerlemiştir.

Yıldırım Orduları Komutanı olarak işgal kuvvetlerine karşı direniş başlatmayı planlamaktadır.

Geldikleri gibi..

İskenderun, Antakya illerini işgal eden Fransızlara karşı harekete geçmeye hazırlandığı sırada, işleri büyütmesinden endişe duyan son Padişah Vahdettin tarafından alelacele ordu müfettişi olarak görevlendirilerek İstanbul’a çağrılır.

Mustafa Kemal, işgalcilerin peşini bırakmaz, ‘’Huduttaki Ay’’ anlamında ‘’Hatay’’ ismini verdiği Sancak bölgesini, 20 yıl sonra işgalden kurtarıp Cumhuriyet topraklarına bağlar.

Apar topar İstanbul’a gelmesi istenilen Mustafa Kemal, 13 Kasım’da Haydarpaşa’da Adana treninden indiğinde gördüğü manzara, Çanakkale’de arkalarına bakamadan giden müttefiklerin ortak donanmasıydı.

İstanbul’u işgale hazırlanan 55 parçalık donanma Boğaz’a doğru seyredip, Dolmabahçe önlerinde toplarını Saray’a çevirerek yarım ay konumunda demir atmaktadır.

Haydarpaşa Garı’nda saatler süren bekleyişten sonra Boğaz trafiği açıldığında, Kartal isimli istimbotla karşıya geçen Mustafa Kemal, çevresindeki ümitsiz sessizliği “geldikleri gibi giderler” sözleriyle bozar.

Bandırma Vapuru

Mustafa Kemal, Adana’da toplum temsilcileri ile gün aydınlanana kadar süren gizli toplantılarla ateşlediği ulusal direniş fikrini, İstanbul’da kiraladığı, şimdi Atatürk Müzesi olan Nişantaşı’ndaki evindeki buluşmalarla olgunlaştırır.

Ordu müfettişi sıfatıyla, Samsun ve Batı Karadeniz bölgesinde yaşanan isyanları bastırmakla görevlendirildiğinde, zihni hazırlığını yapmış olduğu yeni bir devlet kurma düşüncesini annesi ile paylaşır (tarihçiler Zübeyde Hanım’ın bunu duyunca düşüp bayıldığını aktarır), “gidip de dönmemek var” diyerek annesi ve kız kardeşiyle helalleşip vedalaşır.

16 Mayıs sabahı aklında direniş ve istiklal fikirleriyle Bandırma Vapuru ile İstanbul’dan Samsun’a hareket eder.

19 Mayıs 1919’da Samsun’da başlattığı direniş hareketi bir ulusun yeniden varoluşunun mucizevi ilk adımıydı.

Bu ilk adım, heyecan dolu siyasi kongrelerin yarattığı enerji ve Anadolu cephelerindeki milli mukavemet ile istiklal mücadelesine dönüşmüştü.

Devrimci lider

Askeri ve siyasi dehası her geçen gün daha derinlerde idrak edilen Mustafa Kemal Atatürk, dünyayı değiştiren en büyük devrimci liderlerin başında yer almaktadır.

Bağımsız, çağdaş, laik devlet kurma fikri günümüzde de bir çok ulusun hâlâ özlemidir.
Büyük savaşlardan, dostluk ve kalıcı barış çıkarabilmişti.

Dahili ve harici bedhahların yarattığı mağduriyetler, bir ulusun kalbinde yaşayan aziz hatırasına saygıyı, sevgiyi hep pekiştirdi. Her mağduriyet girişiminde değeri arttı, fikirleri daha iyi anlaşıldı.

Büyük badireler atlatılarak, toplumsal özveri ile kazanılan Cumhuriyet, bizim için olduğu kadar, dönemin mazlum ulusları için de emperyalizme karşı ümit aşılayan mucizevi bir zaferin simgesiydi.

Hak ettiği önemle, bayram coşkusuyla kutlanılmalıdır.

Görsel: karar.com

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanHasan Sevilir Aşan
Takip et:
Emekli Büyükelçi. Adana doğumlu, Karadeniz Ereğli ve Ankara’da eğitimini tamamladı. Ankara Üniversitesi BYYO geçişli SBF Uluslararası ilişkilerden mezun. Dışişleri Bakanlığındaki 40 yıllık hizmetinde, Merkezde, personel, İktisat ve siyasi dairelerde görev aldı. Hariciye kariyerini Hindistan, Libya, Çekoslovakya ve İngiltere’yi takiben Tebriz ve Melbourne’da Başkonsolos, Arnavutluk ve Güney Sudan’da Büyükelçi olarak tamamladı. Çanakkale Savaşları Anma Törenleri Koordinatör Büyükelçisi ve G20 Türkiye Başkanlığında, Görev Gücü Başkanlığını yürüttü. İlgi alanları Balkanlar, Avustralya, Afrika, İran ve G20 ile Çanakkale 1915, Anzaklar, mülteci ve insani yardım meseleleri. 2019 yılından itibaren, Türkiye’nin en eski yerel gazetesi Yeni Adana’da, Defter başlıklı köşesinde diplomasi ve uluslararası ilişkiler üzerine düzenli yazıları yayınlandı.
Önceki Makale Sosyalizmi ararken Atatürk’ü bulmak
Sonraki Makale 30 Ağustos sözleri

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

Köşe Yazıları

İran’da kadınlar, savaş ve rejim

İsmail Boy
25 Haziran 2025
Köşe Yazıları

İran’da sol nasıl kaybetti?

Ulaş Başar Gezgin
24 Haziran 2025
Köşe Yazıları

Sakız’daki gizemli Türk yatı

Cenk Başlamış
22 Haziran 2025
Köşe Yazıları

Libya’nın doğusundan sürpriz çıkış

Aydın Sezer
21 Haziran 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?