Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun, son günlerde yaşanan polemikler, kayıtsız para karşılığı reklam iddiaları ve Genel Yayın Yönetmeni Tuncay Mollaveisoğlu’nun görevden uzaklaştırılmasıyla ilgili bir yazı kaleme aldı. Vakıf, Prof. Dr. Barış Doster’in yazılarına son verildiğini açıkladı.
Coşkun’un “Cumhuriyet bir Kuvayı Milliye kuruluşudur” başlıklı yazıdan bölümler şöyle:
“Bir asırlık çınar olan Cumhuriyet gazetesi bir Kuvayı Milliye kuruluşudur.
Yüzyıl boyunca ona saldırılmış, ele geçirme hareketleri olmuş ama bu kale işgal edilememiştir.
Dünyanın en saygın üniversitelerinden İngiltere’deki Oxford ve Reuters Gazetecilik Çalışmaları Enstitüsü, 2023 Dijital Haber Raporu’nu yayımladı. Bu rapora göre Cumhuriyet, tekrar Türkiye’nin en güvenilir gazetesi seçildi. (Cumhuriyet, 16 Haziran 2023)
Ancak Cumhuriyet gazetesi son günlerde sürdürülen yoğun saldırıların odak noktası durumundadır.
NFT adı verilen konu şudur: Cumhuriyet Vakfı’nın malı olan 100 yıllık Cumhuriyet arşivi kuşkusuz milyonlarca haber, makale ve tarihi resimlere sahiptir.
Bu arşiv herkesin yararlanmasına açıktır. İsteyen herkes parça başına 9 TL ödeyerek istediği haberi ya da resmi satın alabilir.
Bir şirket, arşivden bazı önemli resim ve yazıları alarak NFT adı verilen özel bir belge yapmak istedi. Bu konuda görüşmeler tamamlanmadan bu görüşmeleri durdurduk. Bir sözleşmeye varılmadan, sözü edilen bu şirkete, noterden ihtarname çekilerek konu üzerinde görüşmelere son verildi.
Buna karşın iki vakıf yönetim kurulu üyesi konu hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Cumhuriyet savcılığı bu başvurular karşısında takipsizlik kararı verdi.
Ancak bu konu gazetenin en önemli konusu gibi aylarca tartışmaya açıldı.
İkinci konu e-ticaret yasası Meclis’te konuşulurken özel haber yapıldığı, bu konuda ilan için bir şirketten 500.000 lira alındığıdır. Öncelikle belirtmeliyim ki söz konusu edilen olay, gazete yönetimince değerlendirilmiş ve ticari yönden de herhangi bir işlem gerçekleşmemiştir.
***
Tuncay Mollaveisoğlu Bodrum’da yaşıyordu. Onun İzmir bürosunun başına gelmesi, oradan genel yayın yönetmeni olması için birinci derecede gayret gösterdim.
Altı aydır genel yayın yönetmenliği yapıyordu. Ne yazık ki Cumhuriyet gazetesinin içinden yetişmeyenler, onun ruhunu özümseyemiyorlar.
Yazdığı son yazıda gazetenin saygınlığını yaralayıcı, vakıf yönetim kurulu üyelerinin onurlarını kırıcı cümleleri çıkarırsa yazının yayımlanacağını söyledim: Yoksa dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir gazetenin böylesi saldırılarla dolu bir yazıyı yayımlamasının mümkün olmadığını belirttim.
Tuncay Mollaveisoğlu, istifa etme gerekçelerini raporlayan bu yazıda ısrar etti. Kavga etmeden ağabey-kardeş gibi ayrıldık. Basın yaşamında başarılarının devamını dilerim.
Önemli soru şudur: Bu grup, neden gazetemizi ve gazetenin yöneticilerini suçlamak, karalamak için kimi sosyal medyayı kullanıyor? Niçin Cumhuriyet gazetesinin, yöneticilerinin ve çalışanlarının haksız yere iktidarın yandaş medyasında hedef gösterilmesine neden oluyor? Neden vakıf yönetim kurulunda bu konuları görüşmek yerine kamuoyunu etkilemeye çalışıyor?
Tüm veriler ve gelişmeler öyle gösteriyor ki karşımızdaki olay, birtakım gerekçeler yaratılarak Cumhuriyet gazetesini ele geçirme olayıdır.
Cumhuriyet gazetesi bir Kuvayı Milliye kurumudur. İşgal edilemez, satılamaz, satın alınamaz.”
“Çikolata kutusunda paralar”
Mollaveisoğlu Coşkun’un yazısına Twitter hesabından şöyle yanıt verdi:
“Alev Coşkun ‘Cumhuriyet gazetesinden yetişmeyenler onun ruhunu özümseyemiyorlar’ diyerek beni eleştirmiş. Gazeteden yetiştirdiğiniz isimler Uğur Mumcu’nun fotoğrafları ile dolu odada çikolata kutusunda para aldılar. Haber yaptılar. Evet ben o ruhu bilmiyorum.
Dümdüz gazeteciyim.”
Doster’in yazılarına son verildi
Medyaradar’ın haberine göre, Coşkun’un istifasını isteyen Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Barış Doster’in “Gazetecilik nedir? Ne değildir?” başlıklı bugünkü yazısı yayımlanmadı, ardından yazılarına son verildiği açıklandı.
Cumhuriyet Vakfı’ndan yapılan açıklamada, “”Bu karar; Doster’in, gazetenin yayımlanmasından sorumlu Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu’nda alınan kimi kararlara da uymayarak, Yönetim Kurulu üyesi olduğu vakıf aleyhine Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı başvurular üzerine verilmiştir” denildi.
Doster, yayımlanmayan yazısında doğrudan konuya değinmese de tartışmalara açık bir gönderme yaparak, “Kurumlarla birlikte kişilerin de hızla yozlaştığı günümüzde, gazeteci; bir konunun, bir sorunun, bir olayın, bir haberin, bir bilginin kamuoyuyla paylaşılması, kamuoyunda yayılması, bu sayede kamuoyu oluşturulması için herhangi maddi ya da manevi bir çıkar elde edemez. Meslek ilkelerinden ödün veremez. Çalıştığı kuruma reklam verenlere, ilan verenlere, haber yapma taahhüdünde bulunamaz. Bu kişi ve kurumlardan talimat, tavsiye, telkin alamaz” demişti.
Fotoğraf: (Soldan) Tuncay Mollaveisoğlu, Alev Çoşkun, eski GYY Arif Kızılyalın.
İlgili haber: https://medyagunlugu.com/cumhuriyette-karmasa/