Pazar, 9 Kas 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Mentor

‘Yeşil futbol’

Mentor
Son güncelleme: 28 Aralık 2023 00:37
Mentor
Paylaş
Paylaş

Konu futbol ve hepimiz neden futbolun bu denli kirlendiğini ve aşağılık bir spor haline geldiğini merak ediyoruz ama merak etmeyin hiçbiri bir günde olmadı.

Aslında her şey 12 Eylül 1980 darbesi ile başladı, milliyetçi ordu kadrolarının Amerikancı subaylarca tasfiye edilmesi ve sonrasında da toplumu dizayn edecek tüm gücü ele geçirmeleri futboldaki kirlenmenin de başlangıcıdır.

O gücü ele geçirmelerine engel olacak eğitimli sosyal muhalefeti de sağ-sol çatışması diye tezgahladıkları kanlı olayları bahane edip hapislere tıktılar ve 12 Eylül öncesinde can düşmanı olanlar darağacında ölüme kardeş oldular.

Amaç Türkiye’yi yeşil kuşağın bir parçası yapmaktı.

Futbol da bunun dışında kalamazdı ve bu toplumsal dönüşümün temsilcisi olmalıydı. Ancak bu Fenerbahçe olamazdı çünkü Fenerbahçe Cumhuriyetle gelişmiş, temel tabanı kentli, modern, laik, milliyetçi kesim olan bir takımdı ve darbe öncesi bağımsız sadece Türkiye çıkarları için hareket edilmesi gereken Prusya ekolü ile de oldukça yakındı.

Oysa yeni sisteme “daha yeşil bir model” gerekiyordu.

Toplumdaki mühendislik sonucu hızla dejenere olup bireysel çıkara yönelen insanların manevi değerleri de yıpranarak yeşil siyaseti, o da yeşil kapitalizmi üretti. Aslında öteki dünya için yola çıkan insanlar bu dünya için de yaşamaya başladılar.

Bu bozulma içinde sırasıyla futbola Özal, Yılmaz, Ağar ve Fetö girdi, istenilen sonuçları almak için manipülasyon, algı, hile dönemi başladı ve sonrasında futbol futbol olmaktan çıkıp bugünkü halini alıp kirlendi.

Bu kirlilik tesadüfi olan bir şey değil, yıllar boyu organize edilmiş desteklenmiş bir süreç.

Hani söyleniyor ya, eskiden Fenerbahçe taraftarı bizim 10 katımızdı diye öyleydi ama aksi durum tesadüfen oluşmadı, bir takım dinamikler kullanılarak “taraftar” yaratıldı çünkü Fenerbahçe yeni toplumun rol modeli olamazdı.

Daha kaypak, daha manipülatif, daha her renge giren daha kontrol edilebilir bir rol model gerekiyordu ve futbol giderek artan ölçüde bu rol modeli yaratmak için manipüle edildi.

Elbette bu süreci anlamayan ve bu dönemde gerekli radikal önlemleri alamayan eski ve yeni Fenerbahçe yöneticileri de sistem içinde kalma çabaları ile bu sürece katkıda bulundu.

Bu futbol değil ve yakın zamanda da olmayacak; bu toplum mühendisliği ve başarıya ulaşması için Fenerbahçe’nin güçlü olmaması gerekiyor.

En iyi adamını da atacaklar, rakibini de kollayacaklar, evindeki maçta hakem süreden de çalacak, kumpas da kuracaklar.

Sen de rakibime penaltı vermediler evet haklılar, Fred’i attılar çünkü kötü söz söyledi diye sosyal medyada itiraf yazdırıp bu kirliliğin içinde aman ne sempatik yönetim diyeceklerini sanarak Polyannacılık oynayacaksın.

Bize radikal kararlar lazım ama onu alacak yüreği olan kimse yok, çıkacak gibi de görünmüyor.

Cuma günü oynanacak maçta Fenerbahçe aleyhine ilk sarı, sonra kırmızı ve penaltı için bahis oynayın, çuvalla para kazanırsınız.

Fenerbahçe’ye 12 Eylül öncesinin en kötü mirası Kadıköy cuntasıdır, Fenerbahçe büyük milliyetçi (muhafazakar değil) kitlelere hitap ederken yönetimleri toplumdaki gelişmeler nedeniyle üst yapıda tabanını şaşırıp elitist-laikçi (laik değil) kitlere yönelmesi ve 3 Temmuz’da bunun ayyuka çıkması tezgahın daha hızla başarıya ulaşmasını sağlamıştır.

Oysa Fenerbahçe’nin geleneksel taraftarı milliyetçi-laik kesimdir. Ben İYİP’li veya MHP’li değilim ama aptal da değilim, Fenerbahçe’nin geleneksel tabanı İYİP ve MHP’ye oy veren insanlardır ve bu ülkenin en milliyetçi organizasyonu Fenerbahçe’dir.

EtiketlendiFutbol
Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanMentor
Takip et:
Lafını sakınmayan bir Fenerbahçe taraftarından moda olduğu üzere tarafsız gibi görünmeye çalışan değil, gayet taraflı Fenerbahçe ve Türk sporu, kimi zaman da siyaset ve ekonomi yazıları... Twitter: @mentordiyorki. Eski tarihli yazılara ulaşmak için: https://arsiv.medyagunlugu.com/mentor
Önceki Makale Neden bağırarak konuşuruz?
Sonraki Makale RTÜK ceza yağdırdı

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

Mentor

Bahis gerçekleri ortaya çıksın

Mentor
31 Ekim 2025
Mentor

Fenerbahçe yansımaları

Mentor
24 Ekim 2025
Mentor

Fenerbahçe’yi anlamak…

Mentor
20 Ekim 2025
Mentor

Fenerbahçe “oligarşisi”

Mentor
17 Ekim 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?