Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in judo, yüzme, doğa gezisi, buz hokeyi, binicilik ve balık tutma, eski Devlet Başkanı Dmitriy Medvedev’in yoga, yüzme ve rock müzik dinleme gibi hobileri olduğu biliniyor. Fakat Rus çarları ve Sovyet liderlerinin ilginç hobileri modern dönemin yöneticilerine taş çıkaracak cinsten.
Rus tarih sitelerinde Rusya çarları ve Sovyet liderlerinin hayatları ve ilginç hobilerine dair ilginç bilgiler yer alıyor.
Örneğin, Çar İvan Grozni ya da Türkçede bilinen adıyla “Korkunç İvan” büyücülüğü ve falcılığı çok severdi. Hatta, gelecekteki politik olayları öngörebilmek için falcılardan yararlanıyordu.
Türkiye’de “deli”, Rusya’da ise “büyük” lakabıyla tanınan I. Petro (Pyotr) ise en çok hobisi olan Rus çarıydı. Petro, gemilerin inşası için proje çizmeyi, ayakkabı tamiri yapmayı, ağrıyan dişleri çekmeyi, yeni kentler inşa etmeyi ve sanat eserleri toplamayı çok severdi.
Çocuk huylu bir çar olan III. Petro votka içmeyi ve savaş oyunları oynamaya bayılıyordu. Hatta bu işi o kadar çok ciddiye alıyordu ki örneğin, bir fareyi iki savaş oyuncağını yediği gerekçesiyle idam ettirmişti!
Tarihte en sert, zalim ve ciddi çar diye tanınan Çar 1. Nikolay ise boş vakitlerinde, Rus ordusuna ait askeri kıyafet ve üniformaların dizaynıyla uğraşıyordu. 1. Nikolay’ın bu işlerden çok iyi anladığı hatta günlerce üniforma resimleri üzerinde çalıştığı resmi kayıtlarda yer alıyor.
Çar 2. Nikolay’ın ise iyi kemençe çaldığı biliniyor. Söylentilere göre bir gün yakın akrabası Prenses Gagarina Çar’ın kemençesini saklamış. Çok bozulan Nikolay kemençe geri verilse de bir daha eline almamış. Ayrıca, 2. Nikolay’ın av hastası olduğu belirtiliyor. Kayıtlara göre, son çar Nikolay tüfekle altı ayı, 48 porsuk, 20 kurt, 140 tilki, 899 sokak köpeği, bin 322 kedi, üç bin 341 karga ve 273 baykuş öldürmüş.
Bolşevik devrimi lideri ve SSCB’nin kurucusu Vladimir Lenin (Ulyanov) ise bisiklet hastasıydı. Uzun yıllar yurt dışında gizlenen Lenin bisiklete binme hobisine Paris’te merak salmış. Ayrıca Lenin satranç oynamayı çok severdi.
Stalin ise sık sık Bolşoy Tiyatrosu’nu ziyaret eder, opera ve baleyi izlemeyi çok severdi ama sinema özel bir tutkusuydu. Kremlin’deki özel sinema salonuna arkadaşlarını davet ederek yeni çıkan filmleri izlerdi. Daha sonra filmlerle ilgili duygularını paylaşmayı severdi. Stalin bilardo oynamaya ve şarkı söylemeye de bayılıyordu.
Ayrıca Stalin av meraklısıydı, ava giderken yanında kapan almayı da unutmazdı. Kapanla av yakalamak özel keyfiydi.
Nikita Kruşçev ise motosiklet kullanmayı seviyordu. Kruşçev bunun dışında yaban domuz ve tavşan avlamayı çok severdi. Örneğin 1964 yılında Kruşçev, konuğu olan dönemin Küba devrimci lideri Fidel Castro’ya kendi maharetini göstermek için iki büyük yaban domuzu, iki keçi ve dört tavşanı tüfekle avladı.
SSCB liderlerinden Leonid Brejnev’in ise içki masasını, arabaları ve hokeyi sevdiği söyleniyor. Fakat Brejnev’in en çok sevdiği hobisinin av olduğu biliniyor. Brejnev’in 90 adet av tüfeğine sahip olduğu, son avına ölümünden 1 gün önce çıktığı belirtiliyor. Eski Koruma Müdür Yardımcısı Vladimir Medvedev’in anlattığına göre, tüfekleri Brejnev’e arkadaşları armağan etmişti. Medvedev, “Brejnev mükemmel atış yapardı, tüfeğin ruhunu anlardı” diyor. Yaban domuzu ve geyik avlama tutkunu olan Brejnev, her atıştan sonra hayvanın ölüp ölmediğini kontrol eder, ölmemişse arka arkaya ateş etmekten zevk alırdı. Her avdan sonra Sovyet liderleri piknik yaparak votka ortamında avın keyfini çıkarırdı.
Brejnev’den sonra başa geçen Yuriy Andropov ise şair olarak ün yapmış. Uzmanlar Sovyet gizli servisi KGB’nin efsanevi başkanlarından biri olan Andropov’un güzel şiirler yazdığını söylüyor.
Konstantin Çernenko ise futbol hayranıydı. Spartak Moskova’nın fanatiği olan Çernenko, 1970’lı yılların ortasında parti makamından yararlanarak takımının Sovyet Üst Ligi’nden düşmesine bile engel olmuş.
Kafkasyalı Mihail Gorbaçov ise hamurlu yiyecekleri çok severdi. Fakat Gorbaçov’un en büyük hobisi, eşi Raisa ile birlikte geceleri saatlerce yürümekti.
Rusya Federasyonu’nun ilk Devlet Başkanı Boris Yeltsin, gençliğinde voleybol oynamayı sevse de yıllar içinde bu sporu tenisle değiştirdi. Ayrıca, edebiyata ilgi hobileri arasında yer aldı, kitaplar topladı. Hayatının son yıllarında ise film izlemeye çok zaman ayırdı.
Fuad Safarov, Moskova