Cumhur Deliceırmak, Girne
Uçmak nedir sorulsa.
Yanıtı ne olur kuşların?
Yeşil nedir diye sorun ağaca.
Ve gök mavisi nedir sorun maviye desem.
Gök mavi değildir der bilimsel bir ses.
Ve aynı ses döner yasa yapar insanlar uysun diye.
Yetinmez kalkar bir de hayvan hakları bildirgesi yazar ve oylamaya sunar, sunmakla da yetinmez oy birliği ile kabul eder BM kararı yapar.
Uçmak nedir sorulsa kendilerine pır uçar kuşlar ve şakır.
Yeşili sorsanız ağaca hışırdar yapraklar rüzgârda.
Güler yağmur olup gök, mavi nedir sorusuna.
İş yapılmalı.
İş üzerine lafazanlık etmek siyasetçinin hayat biçimi.
İnşaat işçileri değildir saptayan binanın metrekare hesabını ve fırıncı çırakları zorlanır marketten almak için yoğurup hamurunu nar gibi kızarttığı ekmekleri.
Kişi olmanın yolculuğunda ne olmak durağı yoktur, ne yapmakla ilgilenir kişi olmak isteyenler ve birey olmayı seçenler için de örneğin 50 birey arasında olmak önemlidir ya da en çok kazanıp hatta çoktan çok çok kazanıp da iş vergi vermeye gelince az en az hatta hiç vergi vermeyen mutlu azınlık 100 birey arasına giren olmaktır.
Bir birey bir bireye anlatır mavinin ne olduğunu ve kişi olmak yolunda canını yiyenler de gök yüzünü maviye boyar bireyler birey birey uyurken gözleri açık bir açıkgözlükle.
Sonra uyanır bir bakarsınız gök mavi, deniz mavi ve dahi dalga köpük, hava rüzgârlı, bulutlu, yağmurlu.
Ekmek nasıl gelir sofralara umurunda değil mutlu azınlık bireylerinin ve onlar kanun çıkaranlar arasında olmak için ömür tüketirler para ve ayrıcalık peşinde, yasa da yaparlar fırıncı çırakları az çok az ekmek yesin diye ve çalışsın boğaz tokluğuna patronların kasalarına para aksın diye.
Yasa kanun yoktur ağaç yeşil, gök mavi, deniz tuzlu olacak diye.
Onlar olur.