İlhan İlmenöz
Pandemi döneminde sokağa çıkma ve seyahat kısıtlamaları nedeniyle insanların televizyon izleme süreleri ve alışkanları değişti. Buna bağlı olarak televizyon satışları ve “seç-izle” denilen platformların abone sayısı ve izlenirliği de arttı.
Çeşitli futbol-basketbol liglerini yayınlayan ve klasik kanallara ev sahipliği yapan platformlar bir yana, dizi ve film ağırlıklı yeni oluşumlar birer birer yerini alıyor. Son olarak Disney+ da izleyicilerine “merhaba” dedi.
80″lerin başında ilk kez renkli yayına başlayan TRT, 90’ların başında özel kanalların ortaya çıkması ile popülaritesini yitiriyor ve Türkiye bambaşka bir dünya ile tanışıyordu.
2000’ler sonrası ise karasal yayınlar yavaş yavaş azalırken artık farklı kategorilerde yayın yapan, ücretli aboneliğe dayanan dijital ve “seç-izle” platformları ön plana çıkıyordu.
Klasik ve yaygın olarak bilinen Digiturk -D-Smart vb. dijital platformlar bir yana, film ve dizi içerikleri ile gündeme gelen ve farklı ücretlendirme/izleme seçenekleri sunan seç-izle platformları da abone sayılarını arttırmaya başladı.
Peki bunlar hangileri ve aylık ücretleri ne kadar? 2022 itibarıyla inceleyecek olursak;
Netflix: Ağırlıklı olarak dizi-film ve belgeseller yayınlayan platform izleyicilerine 3 farklı seçenek sunuyor.
Temel-standart ve özel paket adı altındaki paketlerin yayın kalitesi de birbirinden farklı ve fiyatlar aylık 38-58-78 TL şeklinde. İlk paketi sadece bir kişi izleyebilirken standart paket 2, özel paket de 4 farklı kişi tarafından izlenebiliyor.
BluTV Şu anda ülkemizde en fazla pazar payına sahip olan BluTV, Haziran ayı itibarıyla aylık 30 TL olan ücretini 35 TL olarak güncelledi. Dizi ve filmlerin yanı sıra ulusal kanalları buradan izleyebilirsiniz.
Exxen: Acun Ilıcalı’nın kurucusu olduğu platform, film-dizi-eğlence içeriklerinin yan ısıra Avrupa kupaları maç yayınları yapıyor ve fiyatlar buna göre farklılaşıyor. Ayrıca reklamlı-reklamsız izleme seçenekleri de var. Fiyatlandırma şöyle;
Reklamlı: 19,90 TL Reklamsız: 29,90 TL
Exxenspor reklamlı: 59,80 TL Exxenspor reklamsız: 69,80 TL
Gain TV: Filli Boya’nın eski sahibi Gözde Akpınar’ın kurduğu Gain TV’nin ise aylık abonelik ücreti 21.90 TL ama içerik yönünden fazla zengin değil.
Prime Video: Bir alışveriş sitesi olan Amazon, prime üyeleri için Prime Video adı altında video içerikleri sunuyor. Aylık 7.90 TL ödeyerek hem dizi ve film izleyebiliyor hem de Amazon’un size özel hizmetlerinden yararlanabiliyorsunuz.
Mubi: Kendini yayıncı, dağıtıcı, küratör ve sinemasever olarak tanımlayan Mubi ise diğer seç-izle platformlarına göre daha sadık ve küçük bir kitleye hizmet veriyor. 2022 yılı aylık ücreti 26 TL olarak belirlenen Mubi, sinemaseverler için olmazsa olmazlardan.
Disney +: Ülke pazarına son giren seç-izle platformu olan Disney+ izlemek istiyorsanız aylık 35TL ödemek durumundasınız. Disney +’ın da kendine has özel bir izleyici kitlesi olacağı kesin.
Tabii bunların bazılarına yıllık abone olursanız fiyatlar biraz daha düşük oluyor. Bazen de arada kampanyalar yaparak daha uygun abonelik olanakları sağlıyorlar.
Bunların dışında Turkcell TV, S Sport, Apple TV, Bein Connect gibi abone olabileceğiniz başka platformlar da var. Yerli yabancı birçok dizi ve film içeriklerine sahip olan Puhutv ise tamamen ücretsiz. Ayrıca HBO Max’ın da 2022 sonlarına doğru Türkiye pazarına girmesi bekleniyor.
Şimdi gelelim asıl soruya;
Gerçekten üye olduğunuz platformun hakkını veriyor musunuz? Yani sadık bir izleyici misiniz? Yoksa çevrenizdekilerden etkilenip “üye olayım da nasıl olsa bir ara izlerim” diye mi abone oldunuz? Ya da bunların çoğuna abone olup gerçekten düzenli olarak izleyebiliyor musunuz?
Kişisel düşüncem bazılarının çok fazla araştırmadan, incelemeden “herkeste var bende de olsun” mantığıyla hareket ettiği… Özellikle yoğun iş temposunda sadece akşamları birkaç saat TV başında geçirenlerin bunların hepsini yakından takip etmesi mümkün değil. Ama sosyal medyanın da etkisi ile bazıları abone olmayınca sanki geride kalmış gibi hissedebiliyor.
Bu durumu FOMO sendromu (Fear Of Missing Out) ile açıklayanlar var. Fomo bir tür kaçırma korkusudur. Bu durumda olan birey, diğerlerinin deneyimlediği şeylerden eksik kalma duygusu hisseder. Fomo başkalarının ne yaptığını sürekli olarak izleme arzusudur. Fomo ayrıca pişmanlık duygusu olarak da tanımlanmaktadır. Bu durumda birey eğlenceli etkinliklerden, karlı bir yatırımdan, güncel olanı izlemekten ve sosyal etkileşimden mahrum kalma korkusu yaşar. Not: Fomo sendromu en çok Z kuşağında görülüyormuş.
Bir başka konu ise, “seç-izle” tarzı platformlara üye olurken öncelikle nerede izleyeceğinizi belirlemelisiniz. TV-PC ve ya mobil üzerinden izlemek isterseniz bunun uygun olup olmadığını öğrenin. Smart (akıllı) TV’lerin farklı işletim sistemleri olduğu için farklı uygulamalar indirilebiliyor veya bazıları televizyon ile birlikte yüklü olarak geliyor. Örneğin son gelen Disney+ her televizyona uygun değil. Abone olsanız bile bu yüzden sıkıntı yaşayabilirsiniz.
Smart TV’lerde 3 farklı işletim sistemi var; Webos-Tizen ve android… Seç-İzle platformlarına üye olup smart TV’nizden izlemek isterseniz öncelikle onun uygulamasını indirmeniz gerekiyor. Eğer TV’niz buna uygun değilse ayrıca Box TV denilen bir aparat alarak televizyonunuzu “smart” haline getirmeniz gerekir.
İnternet hızınız, televizyonunuzun işletim sistemi ve ara yüzü, abone olduğunuz platformun içeriklerine ulaşmadaki kolaylığı veya sunduğu bazı hizmetler birbirinden farklı olduğu için bazen o kadar para verdiğiniz halde üzülmenize yol açabilir.
Sonuç olarak, ulusal kanalların izlenirlik oranı her geçen gün düşerken “seç-izle” tarzı video içeriklere sahip olan platformlar daha çok talep ediliyor. Tek sorun artık her şeyin parayla olması, Nasreddin Hoca’nın dediği gibi “parayı veren düdüğü çalıyor.”
Bütün bunların dışında bir de “32 kısım tekmili birden” ne ararsanız bulacağınız korsan platformlar var ki o konuya hiç girmeyelim. Çünkü sessiz çoğunluk yani asıl kitle burada. O olayı zaten bilen biliyor.
Her ne izliyorsanız iyi seyirler…