Fuad Safarov, Moskova
Geçen hafta hayatını kaybeden Sovyetler Birliği’nin son lideri Mihail Gorbaçov, sadece Rusların büyük bölümünün değil, Azerbaycan halkının da nefret ettiği bir politikacıydı.
Bu nefret temelsiz değildi: Kızıl Ordu’nun Ocak 1990’da Azerbaycan’ın başkent Bakü ve diğer şehirlerde yüzden fazla sivili öldürmesi, Karabağ ihtilafının ortaya çıkması, Ermenistan ve Karabağ’da Azerbaycanlıların katledilmesi nedenleriyle halk ona “katil” gözüyle bakıyordu. Nefretin diğer bir önemli nedeni ise, Azerbaycan lideri Haydar Aliyev’in, Gorbaçov’un baskısıyla Sovyet Komünist Partisi’nin en yüksek karar organı olan Politbüro’dan 1987 yılında istifaya zorlanmasıydı.
Gorbaçov’un o dönem Sovyetler Birliği Başbakan Birinci Yardımcısı görevinde bulunan Aliyev’i sevmemesi tarihçiler tarafından farklı şekillerde yorumlanıyor. Rus yönetmen Andrey Konçalovski’nin “İktidar Zamanı: Haydar Aliyev” belgesel filminde Aliyev-Gorbaçov ilişkisi konusunda ilginç detaylar var. 1970 yılının mayıs ayında parti yöneticileri Bakü’yü ziyaret etti. Gezide dönemin Stavropol Bölge Komünist Partisi Başkanı Gorbaçov da yer alıyordu. Gorbaçov ziyaret sırasında o zaman Azerbaycan Komünist Partisi lideri olan Aliyev ile tanıştı hatta aralarında samimi bir diyalog yaşandı. O dönem Aliyev’in yıldızının parladığını vurgulayan yönetmen Konçalovski, “Ama 17 yıl sonra ikisi siyasi düşmana dönüştü” dedi.
1982 yılında Sovyet lideri Leonid Brejnev hayatını kaybedince KGB (gizli servis) Başkanı Yuri Andropov, ülke yönetiminin başına geçti. Andropov’un yeni görevinde yakın adamlarının desteğine ihtiyacı vardı. KGB generali Aliyev de bu bağlamda ona yakın kişiler arasında gösteriliyordu. Andropov başkanlık koltuğuna oturur oturmaz Aliyev’i, Moskova’ya davet etti. Aliyev hem Politbüro üyeliğine seçildi hem de SSCB başbakan birinci yardımcılığı görevine getirildi hatta kulislerde başbakanlık koltuğuna oturacağı söylentisi bile yayıldı. Andropov’un ağır sağlık sorunları Batı medyasında yeni liderin kim olacağı konusunda spekülasyona yol açtı. İngiliz The Times gazetesi olası üç adayın isimlerini Sovyet Komünist Partisi Merkez Komitesi İkinci Sekreteri Gorbaçov, Askeri Sanayiden Sorumlu Parti Sekreteri Grigoriy Romanov ve Aliyev olarak sıraladı. Gazete Aliyev ve Romanov’un Gorbaçov’dan daha şansı olduğunu yazdı. Belgesele göre, Aliyev yakın çevresine bu iddialarla ilgili, “Politbüro’nun tek Müslüman üyesi ve bir Azerbaycanlı olarak başkan (parti genel sekreteri) seçileceğime inanmıyorum, mümkün değil” dedi.
1985 yılında Çernenko hayatını kaybedince Politbüro gerçekten de Gorbaçov’u göreve getirdi.
Belgesele konuşan Aliyev’in oğlu, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Gorbaçov ve babası arasındaki ilişkilerin 1985 yılından sonra bozulduğunu anlattı. İlham Aliyev, “Gorbaçov’un Haydar Aliyev’le çok iyi ilişkileri vardı. Fakat Gorbaçov başkan seçildikten sonra ona karşı tavrı değişti” dedi.
Başbakan Turgut Özal’ın 1986 yılında Moskova’ya yaptığı resmi ziyaret sırasında Aliyev, ilginç bir şekilde protokolde yer almadı.
Azerhistory.com portalında yer alan bir makaleye göre, Özal’ın başkanlığındaki Türk heyeti Aliyev’in görüşmelerde yer almamasına çok şaşırdı. Politbüro’nun Türk kökenli ilk ve tek üyesi Aliyev’in Özal’la görüşmelere alınmaması konusunda Sovyet yetkililer hiçbir açıklama yapmadı. Makaleye göre, Aliyev Türk heyetiyle görüştürülmemesinin nedenini Gorbaçov’a veya Başbakan Nikolay Rıjkov’dan sorabilirdi ama “Görüşmelere çağırmadılar, demek ki gerek görmediler” diye düşündü.
Ünlü Rus gazeteci Andrey Karaulov, 1987 yılında Gorbaçov’un, Aliyev’e “suni kalp krizi” yöntemi ile suikast düzenlenmesi talimatı verdiğini ileri sürüyor. Hastaneye kaldırılan ve aylarca tedavi gören Aliyev, kelimenin gerçek anlamıyla ölümden döndü. Aliyev’in o dönemdeki danışmanı Cemal Cemalov bu konuda, Türk medyasına yaptığı açıklamada, “Gorbaçov kendisinden akıllı ve tecrübeli olan Aliyev’le çalışmak istemiyordu. Başbakanlığa atanan Rıjkov ekonomi ve siyasi bakımından Aliyev’den zayıf bir politikacıydı. Eğer Aliyev atansaydı olaylar farklı gelişirdi” demişti.
11 Mayıs 1987’de Aliyev’in makam odasında kahvaltı yaptıktan 10 dakika sonra aniden fenalaştığını anlatan Cemalov, “Ne olduysa o kahvaltıda. 11 Mayıs’tan 2 Eylül’e kadar hastanede yattı. Ne oldu da Aliyev kalbinden rahatsızlandı” diye sordu.
Aliyev’in eylül ayında görevine dönmesinden sonra Gorbaçov’un baskıyı arttırdığını belirten Cemalov, “Ekim ayının sonlarında ikisi arasında bir görüşme yapıldı. İstifa dilekçesi yazmaya zorlanan Aliyev 23 Kasım öğle saatlerinde Kremlin’deki makam odasından ayrıldı” diye anlattı.
Ünlü Rus askeri uzman İgor Korotçenko ise, Gorbaçov’un o dönem Ermeni lobisiyle sıkı dostluk ilişkileri içinde olduğunu ve bunun etkisiyle Aliyev’i Kremlin’den uzaklaştırmış olabileceğini söyledi. Tarihçi Andrey Dugov ise, “KGB generali Aliyev, 1970’lı yıllarda Azerbaycan’a yakın olan Stavropol’de Gorbaçov’un ‘geçmişini’ (rüşvet olaylarını) çok iyi biliyordu. Gorbaçov’un Aliyev ile ilgili duyduğu en büyük rahatsızlık buydu” dedi.
1990 yılında Bakü’de yaşanan “Kanlı Ocak” olayları nedeniyle Aliyev, Azerbaycan’ın Moskova Daimi Temsilciliği’ne gelerek Gorbaçov yönetimindeki Kremlin’e sert tepki verdi. Bu aynı zamanda Aliyev’in Politbüro’dan ayrılmasından sonra kamuoyu önüne ilk çıkışıydı. Aynı yıl Azerbaycan’a, ardından doğduğu Nahçivan’a dönen Aliyev, 1993 yılında Azerbaycan cumhurbaşkanı seçildi. 2003 yılında tedavi gördüğü Amerika’da vefat etti.