Bülent Kaan Köse
Galatasaray, iki hafta kazandığı seri galibiyetlerin ardından, hemen hemen herkes “mental olarak toparlandı” diye yorumlasa da, Teknik Direktör Dominic Torrent, bana soracak olursanız en ciddi sınavlarından birini Konya’da verecekti. Her iki takımın da performans seviyesini düşündüğümde bu maçta sarı-kırmızılı ekibin önde olduğunu söylemeliyim. Hadi gelin bu güzel maçı bir mercek altına alalım…
Konyaspor, kendine has bir oyun tarzı ile oynayan bir takım. Genel olarak birinci bölge oyun kurulumu ile hareket eden Palut’un öğrencileri, kanattan içeriye garanti toplar ile inmeye çalışıyor.
Klasik sistemleri olan 4-2-3-1’den de vazgeçmiyorlar.
Olağan oyun şablonları bu. Maçın başlangıcında Galatasaray için doğru kadro seçiminin tam olarak olduğunu söyleyemem. Torrent, kazanan kadroyu bozmadan hareket etse de birkaç fire vardı diyebiliriz. Bu oyunculardan ilki Sacha Boey…. Hemen hemen her topta arkaya adam kaçıran Boey, bana soracak olursanız bu maçı pek iyi geçirmedi. Konyaspor merkezden kanatlara bir geçiş hücumu oynuyor.
Maça hızlı başlayan Konyaspor, Galatasaray’ın ikinci bölge zafiyetini çok iyi değerlendirdi. Hemen hemen her ataklarında Ahmed Hassan’ı değerlendiren yeşil beyazlı ekip, topu üçüncü bölgede tutmayı çok iyi başardı. Öyle ki, bu durumun gizli kahramanlarından bir tanesi Rahmanoviç…
“Box to box” oyunu o kadar iyi oynadı ki, Konyaspor topu çok rahat kontrol etti. Yenilen gollerden sonra da “rağmen psikolojisini” yönetmekte zorlanan Galatasaray, temaslı oyundan uzak kaldığından, oyunu istediği kadar rahat döndüremedi. Özetle, Galatasaray’ın kazanamadığı taraf, oyunu sertleştirememesi oldu.
İkinci yarı için kafamda birkaç plan olsa da, zamanlama konusunda eksikler olduğunu düşünüyorum. Kerem Aktürkoğlu’nun dahil olamayışı takımı üçüncü bölgede zora soktu. Saha parselasyonu konusunda ciddi sıkıntılar olduğunu düşünüyorum. Pulgar-Feghouli değişikliği Gomis’i çok rahatlattı. İkinci yarı hamlelerde gecikse de daha rahat ve baskın olan taraf Galatasaray oldu. Morutsan’ın hareketli oyunu son dönemeçte Galatasaray’a çok şey katsa da skoru almak için yetmedi. Psikolojik olarak bu iniş çıkışlar bu sezon olacak. Sizce, Galatasaray’ın sonraki dönemi ne olacak?