Moskova’da yayınlanan Moscow Times gazetesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dış politikasını değerlendirdiği yazıda, Türkiye’de 14 Mayıs’ta yapılması planlanan seçimlerinin NATO içinde ve Rusya-Ukrayna savaşında yansımaları olabileceğini belirtti.
Belgrad Üniversitesi profesörlerinden Vlada Stankoviç imzasıyla yayımlanan “Erdoğan’ın Rusya ikilemi” başlıklı yazıda, Türkiye’nin özellikle 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Batı’dan hızla uzaklaştığı belirtildi.
Stankoviç, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Kırım’ın ilhakı dahil dış politika başarılarından etkilenen Erdoğan’ın ona güvenmekle kalmadığını, bir anlamda kader birliği yapmaya başladığını yazdı.
Stankoviç, “Çoğu gözlemci ‘küçük ortak’ gözüyle baksa da Erdoğan kendisinin Putin’le eşit olduğuna inanıyor ama aynı zamanda Rusya liderinin boğucu kucaklamasından kurtulamıyor” dedi.
Yazıda Erdoğan’ın Rusya’dan S-400 füzeleri alarak yanlış bir hesap yaptığı, bunun sonucunda da ABD’den iyice uzaklaşarak Rusya’ya rahatsız edecek kadar yakınlaşmak durumda kaldığı ileri sürüldü.
Ukrayna’daki savaşın Erdoğan için yeni bir fırsat yarattığını belirten Stankoviç, Türkiye’nin Rus işgalini kınamasına rağmen Putin’le daha da yakınlaştığını söyledi.
Erdoğan’ın Putin’le ilişkisi nedeniyle yaklaşan seçimlerde ABD’nin desteğini alamayacağını yazan Stankoviç, Amerikan Dışişleri Bakanı Antony Blinken’in Ankara ziyaretinde depremzedeler için 100 milyon dolar yardım sözü vermesinin Türkiye’nin İsveç’in NATO üyeliği karşılığında tavizler koparmaya çalışmaktan vazgeçmesi koşuluyla Ankara’nın yeniden Washington’ın saflarına katılmasının habercisi olabileceği yorumunda bulundu.
Yazıda, “Amerikalılar, Putin’in boğucu kucaklamasından bir kaçış yolu sunarsa, Erdoğan’ın bir kez daha saf değiştirmesine tanık olabilirler” denildi.
Moscow Times’taki yorumda ayrıca, Erdoğan’ın Moskova ve Kiev’le eşit ölçüde dostça ilişkileri bulunan az sayıdaki dünya liderinden biri olduğu, aynı zamanda İsveç’in NATO üyeliğini kullanmaya çalıştığı, Türkiye’de yapılacak seçimlerin hem İttifak içindeki ilişkileri bozma hem de Ukrayna’daki savaşı gidişatını etkileme potansiyeline sahip olduğu yorumu yapıldı.