Moskova’da yayınlanan Nezavisimaya gazetesi, Batılı ülkelerin Ukrayna’ya gönderebileceği tanklarla ilgili bir yazıya yer verdi. Türkiye ve Yunanistan’ın elindeki bazı tank modellerine de değinilen yazının özeti şöyle:
“Kolektif Batı”nın (*) Ukrayna’ya silah ve askeri malzeme sevkiyatı operasyonda belki belirleyici değil ama yine önemli bir faktör. Henüz somutlaşmasa da Ukrayna’ya Batı yapımı tanklar da gönderilmesi bir süredir tartışılıyor.
Uzun süredir artık modasının geçtiğini düşünenler varsa da tanklar günümüzde kara savaşlarının en önemli vurucu gücü olmaya devam ediyor. Tabii tanklar aynı zamanda bir ülkenin askeri gücünün sembolü.
Kendi üretimi olan tankları Ukrayna’ya vermek gerilimi tırmandırmada yeni bir eşiğin aşılması anlamına geleceği için Batılı ülkelerin çekinceleri var. Bir yandan, prestijleri büyük darbe yiyeceği için yanan tanklarının Ukrayna steplerinde görünmesini istemiyorlar. Tabii zarar gören sadece prestijleri olmayacak, askeri güçleri de darbe yiyecek çünkü Batı’nın elindeki tankların sayısı o kadar da fazla değil.
Ukraynalı yöneticilerin ve askerlerin hayatı Batı’nın umurunda olmadığı için Ukrayna’ya Rus yapımı T-62’nin eşiti olan ikinci nesil tanklar verilebilir ki bunlar aslında hurda yığınından başka bir şey değil.
Teorik olarak Ukrayna’ya Amerikan yapımı M60 tankları verilebilir. Modernizasyonu yapılanlarla birlikte Amerikalıların elinde en az yedi bin M60 bulunduğu düşünülse de bunların çalışır durumda olduğu son derece kuşkulu.
Aslında bu modelden Türkiye’de 922, Yunanistan’da ise 671 adet var ama iki ülke kendi aralarında savaşa hazırlandığı için ellerindeki tankları Ukrayna’ya veremezler.
M60’ların modifiye edilmiş modeli olan M48, üreticisi ABD’nin elinde hiç kalmasa da yine Türkiye’de 757, Yunanistan’da ise 503 adet bulunuyor.
Alman yapımı ikinci nesil Leopard-1 tanklarının da Ukrayna’ya verilmesi konusu ciddi olarak tartışılıyor. Bu tanklardan Yunanistan’da 526,Türkiye’de ise 397 adet var. Almanya’nın elinde kalan sayı ise 180 civarında. Fakat bu model, şu anda Ukrayna’nın elinde bulunan Sovyet yapımı T-64/72/80’lerin teknolojik olarak çok gerisinde. Yani bu hurdalar Ukrayna’nın çok sayıda tankı bulunduğuna ilişkin bir illüzyon ve görüntü kalabalığı yaratmak dışında bir işe yaramaz.
Üçüncü nesil Batı tanklarından ise beş tip var.
Leclerc tanklarından sadece üreticisi Fransa’nın elinde 222 adet bulunuyor. Benzer şekilde İngiltere’de üretilen Challenger-2 tanklarından sadece İngiliz ordusunda 227 var. İtalyanların Alman Leopard-2’leri temel alarak geliştirdiği C1 Ariete’ler de 197 adetle sadece kendi ordusunda kullanılıyor. Bu ülkelerin “normal” sayılabilecek tanklarını Ukrayna ile paylaşmak isteyip istemeyeceği tabii soru işareti.
Amerikan M1 Abrams tankları da (fotoğrafta) NATO üyeleri içinde sadece ABD’de var. Ama son üretimi 1996’da yapılan tankların çoğu depoya kaldırılmış durumda. Amerikalılar SEP tanklarını ise Ukrayna’ya elbette vermez.
Benzer şekilde, Ukrayna’ya gönderilen T-72’ler karşılığında ABD’den Abrams alan Polonya da bunları Ukrayna’da vermeyecektir.
Leopard-2 tanklarından Almanya’nın elinde 642 adet bulunuyor ama bunların savaşabilecek durumda olduğu kuşkulu. Bu modelden Yunanistan elinde 353, Türkiye’de ise 345 adet var ama elbette Ukrayna’ya vermezler.
İspanya’da da 327 adet Leopard-2 var ama açıklamalara bakılacak olursa pek savaşacak durumda değiller.
Ama mesela Kanada sadece tatbikatlarda kullandığı 82 adet Leopard-2’nin değişik modellerini Ukrayna’ya verebilir.
Özetle teorik olarak Batı’nın elinde 9 bin 400 civarında üçüncü nesil tank var ama Ukrayna’ya verilebileceklerin sayısı siyasi ve teknik nedenlerle 500’ü bile bulmaz, bunlar da Ukrayna’yı kurtarmaz.
(*) https://medyagunlugu.com/haber/kolektif-bati-ne-demek-52621
