8.6 C
İstanbul
22 Mart 23, Çarşamba
spot_img

İstanbul’un en iyi pastaneleri

Tanıdık sokakları ve dükkânları giderek azalsa da; bilip sevdiğimiz İstanbul’u pastanelerinden ayrı düşünmek imkânsız. Tanzimat sonrası Beyoğlu Pera’dan başlayıp çoğalan ilk pastaneleri, önlerinden geçerken iştah kabartan rengarenk pasta ve keklerle dolu cam vitrinleri, şehrin aydın kesiminin, ünlü yazar ve ressamlarının bir zamanlar müdavimi olduğu masaları düşünmek bile tatlı düşkünlerini heyecanlandırmak için yeterli.

İstanbul’un bugün çok daha hızlı akan ritmine ve farklı gastronomi beklentilerine uyum sağlayan modern pastaneleri listelerken, imza lezzetleriyle ayakta kalan tarihi klasiklere uğramayı da ihmal etmedik.

Five O’Clock

Uzun zamandır İstanbul’da ekler soranlara verilecek yanıtların başında Five O’Clock geliyor. Çilekli, şeftalili veya kestaneli charlotte pastaları, scone’ları ve ev yapımı çikolataları da akla sık sık gelenlerden. Her şubede sürdürdükleri rüya pastane atmosferi, pastel renkler ve günlük çıkan pastalarla dolu vitrin hayli keyifli. Pasta siparişi vermek isteyenler de mutlaka denemeli. Kurucusu ve pasta şefi Sinem Ekşioğlu, Le Cordon Bleu eğitimli, ekibin elinden çıkan butik pastaların hepsi şık, zarif ama en önemlisi lezzetli.

Art Cafe

Art Cafe’nin imza lezzetlerinden Pinoli’yi hâlâ tatmamış olanlar varsa bir dakika daha kaybetmemeli. Badem ve fındık mereng plakalarının arasında gerçek pastacı kreması ve dolu dolu taze meyveyle yaptıkları bu pastanın hem tek kişilikleri hem de muzlu, çilekli ve yoğun çikolatalı versiyonları var. Pavlova, armutlu ya da limonlu mereng, badem ezmeli ve vişneli tart gibi incelikli seçeneklerin yanı sıra unsuz ve rafine şekersiz günlük pastaları da mutlaka oluyor.

La Patisserie Lune

La Patisserie Lune, Fransız pastanelerine saygı duruşunda bulunuyor. Akkavak Sokak’ın kaldırımından bir iki basamakla aşağı indiğiniz anda Lune’un nil-beyaz hakim, her şeyden uzaklaştıran dünyasına adım atıyorsunuz. Girişteki vitrinde, taze günlük çıkan Fransız esintili butik pastalar dizili. İçeriye doğru yürüdüğünüzde arkada birkaç masalı, sevimli minik bir bahçe de sizi bekliyor. Lune, kısa bir mola vermek için de, kahvaltıdan beş çayına keyifli vakit geçirmek için de uygun. Kahvaltı seçenekleri tahmin edeceğiniz üzere kruvasan ve pankek çeşitleriyle dolu.

Cutie Cake

Sakin bir ara sokağın köşe başında konumlanan dükkânın beyaz ahşap kapısının çevrelediği camları, yeşil, pembe renkleri ve vitrinde parlayan günlük pastaları gerçekten içinizi açıyor. Genç sahibi Tuğana Okan, sosyoloji okurken sık sık gittiği Cannes’da Fransız pastacılığını öğrenmeye başlamış. MSA eğitimini de tamamladıktan sonra hayalini kurduğu Cutie Cake’i açmış. Mekanın favori tatlılarından biri Saint Honoré. Altı milföy hamuru, üzeri ise şu hamuru toplarıyla hazırlanan bu tatlının lavantalı, güllü, maçalı ve karamelli versiyonlarını yapıyorlar. İmza lezzetse ‘dev’ diye tabir ettikleri 35 cm’lik eklerler. Çikolatalı, karamelli, portakallı gibi çok fazla seçenek var ama en yenilikçisi maça ve yuzulu. Günlük tatlı ve pastalarını siparişle evlere de yolluyor.

Vakko Pattiserie

Vakko markasını zarif Fransız tatlarıyla buluşturan Vakko Patisserie, ‘haute couture pastacılık’ sloganıyla yüzümüzü güldüren bir diğer adres. Fransız pasta şefi Ghislain Gaille çatal batırmaya kıyamayacağınız tek kişilik çeşitler hazırlıyor. Fraisier, framboise, cheesecake ve milföyler, elma tatin, çeşit çeşit makaronlar… Lezzetli ve tüm detaylarıyla şık bir çay saati deneyimi sunan Vakko Pattiserie, aynı zamanda beş farklı ülkeden toplanan kahve çekirdekleriyle hazırladığı kahve harmanlarına da sahip.

Vi Coffee & Healthy Living

Rengarenk birbirinden şık tatlıları yiyerek sağlıklı kalmayı kim istemez? Bu minik ama mutfağı dev dükkanda her gün taze raw ve vegan lezzetler hazırlanıyor. Tadacağınız her şey doğal ve sağlıklı malzemeler seçilerek yapılıyor. Un, krema, tereyağı gibi ürünlere tariflerinde yer vermiyorlar. İşin en güzel yanı da glütensiz, şekersiz, katkısız bu lezzetlerin hiçbiri size sağlıksız versiyonlarını aratmıyor.

Kandilli Pastanesi

‘Luxury Patisserie’ kavramını Türkiye’ye getiren Kandilli Pastanesi, kendinizi Paris’te bir pastanede oturuyormuş hissini yaratıyor. Adından da anlaşıldığı gibi Kandilli’de yer alan pastane, şık butik pastane konseptinde sunduğu hizmet ve lezzet ile kendine hayran bırakıyor. Kandilli ekler ve Bosphorus de Coco tatlısını denemenizi öneririz. Kandilli Pastanesi’nde Türkiye’nin değerli şefleri tarafından hazırlanan birbirinden lezzetli ürünler ise Christofle servisler ve Hermes tabaklarda özel ve şık bir sunum ile servis ediliyor. Bu da lüks pastane konseptini ispatlıyor. Pazartesi hariç her gün 09.00-19.00 arasında açık olan Kandilli Pastanesi’nde oturmak içinse rezervasyon yaptırmanızı öneririz. Ayrıca mekanda misafir ağırlama süresi 1,5 saatle sınırlandırılıyor.

Mums Cafe

Tarihi Fransız geçidinin Mumhane ile kesiştiği köşesinde yer alan Mums Cafe, ufak ama insanın içini ısıtan dükkanı ile hem İstanbulluların hem yerli ve yabancı turistin uğradığı bir nokta oluyor. Bir anne ve kızın kurduğu sevimli bir cafe olarak başlayan Mums, bugün kendi brioche ve günlük tatlıları ile müşterilerini memnun eden bir hizmet sunuyor. Menüsünde yer alan ve günlük hazırlanan muzlu nutellalı rulo pasta ise favori tatlımız.

La Pierre Patisserie

Asıl işi iletişim danışmanlığı olan Bahar Ünal tarafından unutulmaya yüz tutmuş eski pastane kültürünü yeniden yaşatmak amacıyla Arnavutköy’de hayata geçirilen La Pierre Patisserie, kendine özgü tarifleri ile fark yaratıyor. Katkı maddesi kullanılmadan, günlük olarak hazırlanan tatlılar bulabileceğiniz La Pierre Patisserie’de başta özel üretilmiş Fransız kruvasanları olmak üzere paskalya çöreği, tahinli çörek, ayçöreği, badem unlu tartlar öne çıkıyor. En çok tercih edilen tatlısı ise beyaz çikolata, çilek ve frambuazlı pasta oluyor. Ayrıca mürdüm erikli tart, pavlovayı da denemenizi öneririz.

Grandma Bakery Cafe

İlk şubesini 2015 yılında Teşvikiye’de açan Grandma Bakery Cafe, ekşi mayalı ekmekleri ile olan ününü birbirinden lezzetli tatlılar ile arttırdı. Teşvikiye’den sonra Suadiye ve Galataport’ta şube açarak daha çok İstanbullu ile buluşan Grandma Bakery Cafe’de her gün taze ve günlük tatlılar hazırlanıyor. Lezzetli olmasının yanında sağlıklı ve şekersiz tatlılar da hazırlayan Grandma Bakery Cafe, sürdürülebilir beslenmeye de önem veren markalardan biri.

Miss Delicious Bakery

Şirin ve rustik bir mekan olan Miss Delicious Bakery, Arnavutköy’ün önemli mekanlarından biri. Sanat eseri gibi hazırlanan tatlılar, günlük olarak mutfaktan taze çıkıyor. Cupcake’lerin ön plana çıktığı pastanede birbirinden farklı ekler ve tatlar ise iştahları kabartıyor. Pastanede hazırlanan özel İtalyan kahve ve bitki çayları da lezzetli tatlılara eşlik ediyor. Miss Delicious Bakery, özel etkinlikler için de sipariş alıyor.

Marcel Patisserie

İlk olarak Reşitpaşa’da hizmet vermeye başlayan Marcel Patisserie, gördüğü ilgi sonrası rotasını Yeniköy’e çevirdi. Yeniköy’ün çarşısında yer alan pastane, caddeye bakan ön bahçe, Fransız brasserie’si tadındaki iç kısım ve arka bahçesiyle farklı oturma alanları sunuyor. Bodrum Mandalina Pasta, Lotus Cheesecake ve Şifon Kek ise pastanenin imza tatlıları. Ayrıca Yeniköy’deki Azur restoranı için özel üretilen Tahinli San Sebastian Cake, Marcel Patisserie’in spesiyallerinden biri.

Demlique by Tonka

Fairmont Quasar Istanbul bünyesinde yer alan Demlique, Datça’nın ünlü pastanesi Tonka’nın yaratıcısı ve ödüllü şef Feray Aydoğdu tarafından Demlique by Tonka konseptiyle hizmet veriyor. Fransız teknikleriyle hazırlanan günlük pasta, makaron, çikolata ve eşsiz tatların sunulduğu Demlique by Tonka’da tatlılar mevsimsel ve doğal ürünler ile hazırlanıyor. Menüsünde yer alan vanilyalı, çikolata kremalı ve vişneli eklerini ise denemenizi öneririz.

Tarihi Pastaneler

Baylan Pastanesi

Baylan Pastanesi’nin vaktiyle başka örneği olmayan uzun ve yüksek barıyla Karaköy’de açtığı dükkân; lezzet tarihimizin önemli hatıralarından. Baylan adını alarak Kadıköy’de tanınırlığını büyüten pastane, 1923’te Arnavut göçmeni Lenas ailesi tarafından kurulmuş. Kurucu Philippe Lenas, zamanla işini Viyana’da pastacılık eğitimi alan oğlu Harry Lenas’a emanet etmiş. Türkiye’nin ilk eğitimli pastacılarından Harry Lenas, sunduğu farklı ve Avrupai lezzetlerle pastanenin müdavimlerini yaratmakta gecikmemiş. Baylan denilince akla ilk gelen tatlı, bal-bademli ve krem şantili dondurma Kup Griye. Bugün Bebek ve Kadıköy şubelerinde hâlâ İstanbul’un klasikleri arasındaki varlığını sürdürüyor. Adisababa ise bir başka Baylan klasiği. Dondurulmuş kremayla hazırlanan ve soğuk servis edilen üç farklı parfe katından oluşuyor.

Divan Pastaneleri

Klasik pastane denilince Divan’ı akla getirmemek imkansız. Vitrinlerini süsleyen şık tatlıları, butik pastaları, reçetelerini sır gibi sakladıkları ev yapımı Divan çikolataları, çay-kahve saatlerinin zarif sunumları ve servis kalitesi Divan Pastanelerini İstanbul’un değişmeyen yüzlerinden biri haline getiren unsurlar. Elmadağ Divan İstanbul Otel içinde başlayıp Sütlüce’deki pasta, tatlı üretim imalathanelerinde büyüyen markanın bugün şehrin pek çok semtinde şubeleri bulunuyor.

Patisserie De Pera

130 yıllık anılarla dolu tarihiyle, şehrin en güzel buluşma noktalarından biri tartışmasız Pera Palace Otel’in pastanesi Patisserie de Pera. İç mimar Anouska Hempel’in mekânın tarihini hissettiren tasarımıyla göz alan pastane; kristal çay bardakları, gümüş çatal bıçaklar, zarif porselen tabaklar ve dantel peçetelerle farklı bir nostalji yaşatıyor. Kahveli, çilekli, vanilyalı makaronlar, ev yapımı çikolatalar; eklerler ve elbette Paris brest, Fransız geleneğinden vitrine yansıyan özel tatlardan bazıları.

Burç Lebon Pastanesi

Eskilerin en eskisi Lebon’un Beyoğlu için yeri çok başka. 1800’lerde açıldığı biliniyor ve İstanbul’un ilk pastanesi olarak kabul ediliyor. İstiklal Caddesi üzerindeki nostaljik dükkânda ev yapımı likörlü, vişneli çikolataları ve kestaneli şirozbek gibi lezzetleri yaşatmaları bile günün her saati uğramak için yeterli. Ayakta kalması; pek çok değerini kaybeden Beyoğlu için ayrıca önemli.

Beyaz Fırın

Akla ilk gelenlerden Beyaz Fırın, dile kolay bir değil iki asırlık bir maziye sahip. Kendi klasik lezzetlerini yaratan pastanede herkesin mutlaka kişisel bir favorisi var. Hikâye 1836’da Kosma Stoyanof tarafından Balat’ta Bulgar’ın Fırını olarak bilinen ve poğaça, çörek satan fırının açılmasıyla başlıyor. Zamanla Sarıiyer’e, Üsküdar’a, Kadıköy’e açılan şubelerle yoluna devam eden Beyaz Fırın, Stoyanof ailesi tarafından tam beş kuşaktır yönetiliyor. Bugün işlerin başında Cordon Blue mezunu Nathalie Stoyanof Suda var. Modern pastacılığı uygulayan ilk örnekler arasında önemli bir yere sahip Beyaz Fırın’ın özellikle Anadolu Yakası’yla bütünleştiğini söylemek mümkün. Günlük çıkardıkları 250’den fazla tezgâh ürünü arasında, acıbadem kurabiyesi, klasikleri patatesli sarma, poğaça limonata ikilisi, beyaz çikolatalı profiterol, çilekli milföy ve florantine de var.

Savoy Pastanesi

1950’lerden bu yana hizmet veren Savoy, İstanbul pastaneleri arasında hatırı sayılır bir üne sahip. Savoy’la büyüyen bir nesil için sandviçlerinden çikolatalı ve muzlu rulo pastalarına zihinde yer etmiş lezzetleri çok. Savoy’un vitrininde yok yok. Bakmak bile her birinden tatmak için sabırsızlandıran seçenekler arasında gezerken pastaneyle bütünleşen gofretlerini atlamayın.

İnci Pastanesi

Beyoğlu’nun Beyoğlu olduğu günleri hatırlarken İnci Pastanesi’nin minik dükkânında beklenen uzun profiterol kuyruklarını, tabaklara doldurulmuş bekleyen bol soslu porsiyonları düşünmemek mümkün mü? 1944’te kurulduktan sonra profiterolüyle ün yapan İnci, İstanbul’un yerini değiştirmek zorunda kalsa da ayakta kalmayı başaran kıymetlerinden. Profiterol yemek için uğramayı ihmal etmeyin!

Üstün Palmie

Baruhtane Caddesi’ndeki Üstün Palmie, paskalya çöreği geleneğini hâlâ sürdüren birkaç adresten biri. Kendi üretimleri vişne likörlü çikolatayı ve ev yapımı kurabiye çeşitlerini atlamamak gerek. Yine Paskalya zamanı kendi kalıpladıkları figürlü çikolatalar hem leziz hem eğlenceli.

Göreme Muhallebicisi

Tavuk suyu çorba da satmalarından anlayacağınız gibi bu dükkân hakiki tavuk göğsü muhallebi yapıyor. Gerçek tavuk göğsü ile ilgili bir başka detay, ucuyla bu kıvamlı tatlıyı kesmenize yardım eden geniş ve düz tatlı kaşıklarından vermeleri. Kısacası gerçek bir muhallebinin tüm bu ipuçlarını görebileceğiniz Göreme, sütlü tatlı konusunda önemli bir İstanbul durağı.

Nazar Profiterol

Profiterolün en iyisi nerede tartışmaları bitmez ama Nazar’ın yıllardır değişmeyen bir formülle hazırladığı profiterol için şehrin en iyisi diyenler çoğunlukta. Kurucusu ve sahibi Bahattin Boğaz pastacılığı memleketi Rize’de öğrenmiş. İstanbul’a geldiğinde uzun yıllar pastanelerde çalışmış, profiterolün formülü için gece gündüz denemeler yapmış. Nazarın çok sevilen çikolata sosu yumuşak ve kıvamlı ama çikolatası yoğun değil.

Gezi İstanbul

1987 yılında Avusturya’dan pasta, Belçika’dan çikolata, Fransa ve Türkiye’den geleneksel hamur işi kültürlerinin ürünlerini sunan Patisserie Gezi, 2014 yılının ikinci yarısında yapılanma sürecine girdi. Mayıs 2015 itibariyle yepyeni dekorasyonuyla Gezi İstanbul Brasserie konsepti altında İstanbul Taksim ve Larus Palas girişindeki Göktürk şubelerinde faaliyete başladı. Batılı tatlarla geleneksel lezzetlerin harmanlandığı Gezi İstanbul Brasserie’de doğal, katkısız, el yapımı ve taze ürünlerle hazırlanan tarifler tatlı severlere sunuluyor. Çikolatalı mousse, sakızlı muhallebi ve kaymaklı incir ise gittiğinizde mutlaka denemeniz gereken tatlardan birkaçı.

Görgülü Pastaneleri

1960 yılında kapılarını açan Görgülü Pastaneleri, yıllardan beri İstanbul Anadolu Yakası’nda yaşayanların uğrak pastanelerinden biri. Şerbetli tatlılardan sütlü tatlılara kadar birçok lezzetli ve kaliteli tarifi misafirlerine sunan Görgülü Pastanesi, özel günler için tasarım pastalar da hazırlıyor. Karadut soslu muhallebisi ise denenmesi gereken tatlardan biri.

(oggusto.com)

Medya Günlüğü
Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kar amacı taşımayan bir site.

İlginizi Çekebilir

4,757BeğenenlerBeğen
666TakipçilerTakip Et
11,196TakipçilerTakip Et

Popüler İçerikler